- ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Putin’e “derhal ateşkes” çağrısı yaparak Rosneft ve Lukoil’e yaptırım açıkladı.
- Yaptırımlar, Trump yönetiminin Ukrayna savaşı sürecinde Moskova’ya karşı ilk doğrudan ekonomik adımı oldu.
- Petrol fiyatları yaptırım sonrası varil başına 2 dolar yükselerek 64 dolara çıktı; AB de LNG yasağıyla eş zamanlı hamle yaptı.
ABD, Rusya’ya karşı uzun süredir beklenen enerji yaptırımlarını devreye aldı. Hazine Bakanı Scott Bessent, “Başkan Putin’in anlamsız savaşını sona erdirmeyi reddetmesi nedeniyle Kremlin’in savaş makinesini finanse eden en büyük iki petrol şirketine yaptırım uyguluyoruz,” diyerek, ABD’nin kararlılığını vurguladı.
Yaptırımlar, Rusya’nın dev enerji şirketleri Rosneft ve Lukoil’i hedef alıyor. Bu karar, Şubat 2022’de başlayan Ukrayna işgalinden bu yana Trump yönetiminin Moskova’ya karşı attığı ilk ciddi adım olarak dikkat çekiyor. Hazine Bakanlığı ayrıca bu iki devin onlarca iştirakini de listeye aldı; bu şirketlerin ABD’deki tüm varlıkları dondurulacak ve Amerikalıların onlarla iş yapması yasaklanacak.
ABD’nin adımı sonrası petrol fiyatları hızla tepki verdi. Brent ham petrol vadeli işlemleri varil başına 2 doların üzerinde yükselerek 64 dolar civarına çıktı. Analistler, “küresel enerji arz zincirinde kısa vadeli sıkışıklık” uyarısı yaptı.
Trump, Oval Ofis’te yaptığı açıklamada, “Putin’le Macaristan’da yapılması planlanan görüşmeyi doğru zaman olmadığını düşündüğüm için iptal ettim,” dedi. Ayrıca yaptırımların “uzun süre yürürlükte kalmasını gerektirmeyeceğini” umduğunu belirtti. Ancak Washington’daki kaynaklar, bu kararın ABD’nin enerji diplomasisinde yeni bir dönemece işaret ettiğini düşünüyor.
Trump, yılın başında Hindistan’dan gelen mallara %25 ek gümrük vergisi getirmişti; bu hamle de indirimli Rus petrolü alımına yönelik misilleme olarak görülmüştü. Buna karşın Çin’e yönelik herhangi bir enerji yaptırımı uygulanmadı. Bu durum, Washington’un Asya enerji dengelerini bozmadan Moskova’yı sıkıştırma stratejisini gösteriyor.
Columbia Üniversitesi’nden Edward Fishman, “Bu bir kerelik bir hamle olamaz. ABD, Rosneft ve Lukoil’le iş yapan diğer aktörleri de hedef almalı,” diyerek daha geniş kapsamlı adımlar beklediğini söyledi. Hazine Bakanlığı eski yetkilisi Jeremy Paner ise yaptırımların bankaları veya Asyalı alıcıları kapsamamasını “Putin’in dikkatini çekmeyecek kadar dar” buldu.
Ukraynalı yetkililer ise kararı “müthiş bir haber” olarak nitelendirdi; Kiev yönetimi, bu iki enerji devinin yıllardır ABD yaptırım listesine alınmasını talep ediyordu.
Avrupa Cephesi: AB LNG Yasağını Erkene Çekti
Washington’un kararına paralel olarak Brüksel, Rusya’ya yönelik 19. yaptırım paketini onayladı. Paket, Rusya’dan sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ithalatının iki aşamada tamamen yasaklanmasını öngörüyor.
Kısa vadeli sözleşmeler 6 ay içinde, uzun vadeli sözleşmeler ise 1 Ocak 2027 itibarıyla sona erecek. Bu takvim, AB’nin Rus fosil yakıtlarına bağımlılığı azaltma planını bir yıl öne çekmiş oldu.
Ayrıca AB, Moskova’nın “gölge filosu” olarak adlandırılan tanker ağından 117 gemiyi daha yaptırım listesine ekledi; toplam sayı 558’e yükseldi. Yeni listede Kazakistan ve Belarus’taki bazı bankalar ile Çin enerji sektöründen dört kuruluş da yer alıyor.
Jeopolitik ve Piyasa Yansımaları
- ABD’nin enerji diplomasisi yeniden şekilleniyor: Trump yönetimi, Asya pazarını doğrudan karşısına almadan Rus petrol gelirini hedefliyor.
- Küresel arz riski: Rosneft ve Lukoil’in üretim ve ihracat kanallarındaki olası aksamalar, yılın son çeyreğinde petrol fiyatlarını yukarı itebilir.
- Batı ittifakında senkronizasyon: ABD, AB ve İngiltere’nin art arda devreye aldığı yaptırım paketleri, Rus enerji sistemini çok yönlü baskı altına alıyor.
Piyasalar açısından bu adımların sonucu net: Kısa vadede arz endişeleri, orta vadede ise jeopolitik risk primi yeniden fiyatlanacak. Enerji savaşında kartlar bir kez daha karılıyor.






