BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Uluslararası güvenlik danışmanlık sektörünün saygın kuruluşlarından birinin hazırladığı ve kapalı devre gönderilen özel analiz notu, İsrail ile İran arasında tırmanan gerilime dair beş maddelik bir temel senaryo seti sunuyor. Belge, küresel enerji ve güvenlik piyasalarını yönlendiren kilit başlıkları çerçeveleyerek, önümüzdeki günlerde yaşanması muhtemel gelişmelere ışık tutuyor.
Analiz, bölgedeki askeri hareketliliğin küresel enerji arzını felç edecek boyuta ulaşmayacağını, jeopolitik riskin ise belirli sınırlar içerisinde kalacağını öngörüyor. Bu kapsamda, kriz senaryosu yerine, “kontrollü çatışma ve sınırlı diplomasi” temasına dayanan bir denge stratejisi dikkat çekiyor.
🔍Beş Temel Öngörü- Odakta Petrol ve Güvenlik
1. İran’ın Petrol Altyapısı Büyük Ölçüde Hedef Olmayacak
Rapor, İsrail’in gerçekleştirdiği askeri operasyonların, İran’ın petrol üretim tesisleri, limanları veya ihracat altyapısını doğrudan hedef almayacağını öngörüyor. Bu yaklaşım, enerji piyasalarında arz krizine neden olabilecek bir kırılmayı öteleyecek nitelikte.
Bu öngörü, ham petrol fiyatlarındaki ani sıçramaların geçici olacağı, yani arz yönlü kalıcı bir bozulma yaşanmayacağı varsayımına dayanıyor. Böylece global enerji tedarik zincirinin ana hatlarının korunacağı beklentisi güçleniyor.
2. Hürmüz Boğazı Kapatılamayacak
Küresel enerji arzının yaklaşık %20’sinin geçtiği, jeopolitik anlamda kritik öneme sahip Hürmüz Boğazı’nın etkin şekilde kapatılması beklenmiyor. Bunun hem teknik hem de stratejik açıdan mümkün olmadığı belirtiliyor.
Boğazın kapanması, başta Asya ve Avrupa olmak üzere büyük enerji ithalatçısı ülkelerde ciddi arz darboğazlarına neden olabilirdi. Ancak analiz, İran’ın deniz trafiğine bu ölçekte bir müdahaleyi sürdürebilecek kapasiteye sahip olmadığını savunuyor.
3. Körfez’deki Petrol Tesisleri Hedef Alınmayacak
İran’ın, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri veya Bahreyn gibi Körfez ülkelerine ait rafineri, liman veya petrol terminali gibi altyapıları doğrudan hedef almayacağı ifade ediliyor. Bu yaklaşım, bölgedeki devletler arası savaşa dönüşebilecek zincirleme reaksiyonları önlemeye dönük bir denge stratejisi olarak yorumlanıyor.
Bu başlık, aynı zamanda OPEC üyelerinin tepkilerini sınırlama ve krizin yalnızca İsrail-İran düzleminde kalmasını sağlama amacı taşıyor olabilir.
4. ABD Askerî Altyapısı Bölgesel Olarak Sınırlı Kalacak
İran’ın askeri misillemelerini, Irak ve Suriye’deki hedeflerle sınırlı tutacağı, ancak Kuveyt, Katar, Bahreyn gibi Amerikan üslerinin doğrudan saldırı altında olmayacağı öngörülüyor. Bu da ABD’nin krize doğrudan dahil olmasını geciktirebilir ya da sınırlı tutabilir.
Analiz, bu varsayımı İran’ın bölgesel denklemde daha geniş bir savaşı göze almak istemeyeceği fikrine dayandırıyor. Washington’un doğrudan hedef alınması durumunda, çatışmanın sınırları ciddi şekilde genişleyebilir.
5. Diplomatik Fren Mekanizması Devreye Girecek
Kritik öngörülerden biri de, çatışmaların bir süre sonra diplomatik kanallara evrileceği ve İran’ın barış talebinde bulunacağı yönünde. Buna karşılık, uluslararası aktörlerin (özellikle Batılı ülkelerin) bu süreci İsrail’in daha ileri gitmesini önlemek için bir kaldıraç olarak kullanacağı düşünülüyor.
Bu yaklaşım, “önleyici savaş”tan sonra “dengeleyici barış” arayışına geçiş yapılacağı anlamına geliyor. Saha baskısı, masadaki müzakere gücüne çevrilecek.
📈 BSEkonomi Notu:
Raporun genel yapısı, savaşın küresel enerji ve finans piyasalarını sarsacak boyuta ulaşmayacağı yönünde. Analizin arka planında, kontrollü bir çatışmanın finansal istikrarı tamamen bozmayacağı inancı var.
Bu çerçevede üç temel varsayım öne çıkıyor:
- Petrol fiyatları geçici yükselip dengelenir: Eğer İran’ın altyapısı hedef alınmaz ve Hürmüz açık kalırsa, Brent tipi petrol geçici yükselişler gösterse de 90–95 dolar bandında dengelenebilir.
- Jeopolitik risk kısa vadede sınırlı fiyatlanır: Güvenli liman varlıklarında (altın, İsviçre frangı, Japon yeni) yükselişler görülse de bu dalga dramatik boyutlara ulaşmayabilir.
- Savunma ve enerji hisseleri pozitif etkilenir: Silah üreticileri, enerji şirketleri ve yapay zeka destekli güvenlik teknolojileri geliştiren firmalar ön plana çıkabilir.
⚠️ Kırılma Noktaları:
Ancak analizdeki varsayımlar; özellikle aşağıdaki gelişmeler yaşanırsa hızla geçersiz hale gelebilir:
- İran’ın vekil grupları (Hizbullah, Husi milisleri) aracılığıyla Körfez veya İsrail dışındaki bölgelere saldırı düzenlemesi
- İsrail’in saldırıları nükleer altyapının ötesine taşıması
- ABD’nin doğrudan askeri müdahaleye zorlanması
- İran’da rejim içi bir kırılma veya iç savaş dinamiklerinin tetiklenmesi
- Çin veya Rusya’nın açık taraf tutarak dengeyi bozması
✍️ KIRILGAN BİR DENGE
Sızan bu analiz notu, “krizi fırsata çevirme” stratejisiyle piyasa güvenini sürdürmeye çalışan aktörlerin elindeki senaryo setini temsil ediyor. Ancak bunun ötesinde, belirsizliğin her geçen saat arttığı ve jeopolitik sürprizlerin giderek daha olası hale geldiği bir gerçek.
Bu nedenle yatırımcılar, yalnızca temel senaryoya değil, alternatif stres testlerine de hazırlıklı olmalı.