İran-İsrail Gerilimi Masada, Almanya ve Ermenistan’la Temaslar Yoğunlaştı
BS Ekonomi – Haziran 2025
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bölgesel çatışmaların tırmandığı bir dönemde hem Almanya Şansölyesi Friedrich Merz hem de Ermenistan Devlet Başkanı Vahagn Haçaturyan ile Ankara’da ayrı ayrı görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmelerin ana eksenini, İsrail ile İran arasında devam eden çatışma, bölgesel güvenlik tehditleri ve Avrupa’yı da etkileyebilecek potansiyel kriz senaryoları oluşturdu.
Nükleer Sızıntı ve Göç Riski Gündemde
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Erdoğan, Almanya Şansölyesi Merz ile yaptığı görüşmede, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarıyla başlayan çatışmalı sürecin bölge güvenliğine yönelik tehdidi en üst seviyeye çıkardığını belirtti. İran ile yaşanan nükleer anlaşmazlıklarda çözüm yolunun diplomasi ve müzakere masasında aranması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, yaşanan gelişmelerin sadece Orta Doğu’yu değil, Avrupa’yı da göç dalgası ve nükleer sızıntı riski bakımından tehdit ettiğine dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin krizin tırmanmaması ve bölgesel sükunetin sağlanması adına aktif diplomatik çabalarını sürdüreceğini ifade etti. Görüşmelerin, Türkiye’nin Batılı müttefiklerle koordinasyon içinde çok yönlü kriz yönetimi stratejisinin bir parçası olduğu değerlendiriliyor.

Ermenistan ile Yeni Sayfa Arayışı
Aynı gün içerisinde Ankara’da bir diğer kritik diplomatik temas ise Ermenistan Cumhurbaşkanı Vahagn Haçaturyan’ın ziyareti oldu. Erdoğan’ın Haçaturyan’ı resmi törenle ağırlaması, iki ülke arasında son yıllarda başlatılan normalleşme sürecinin sürdüğüne işaret ediyor. Görüşmede, bölgesel işbirliği olanakları, ticaret köprülerinin açılması ve Kafkasya’daki dengelerin korunması üzerine fikir alışverişi yapıldı.
Türkiye’nin eş zamanlı olarak hem Batı ile hem de Güney Kafkasya aktörleriyle yürüttüğü diplomasi, İran-İsrail hattındaki gerilim karşısında çok kutuplu denge politikası izlediğini ortaya koyuyor. Ankara’nın, bölgesel tansiyonun Avrupa’ya yansıma potansiyeline karşı hem güvenlik hem insani boyutta hazırlık yaptığı yorumları yapılıyor.
Bsekonomi İsrail-İran savaşı perspektifi:
- Türkiye, yalnızca arabulucu pozisyonuna odaklanmıyor; aynı zamanda göç, enerji ve güvenlik riskleri bakımından stratejik bir tampon bölge rolü üstleniyor.
- Almanya ve Ermenistan ile yapılan görüşmeler, çok taraflı kriz yönetimi sürecinde eksen çeşitlendirme ve çok yönlü diplomatik manevra alanı yaratma çabasının göstergesi.
- İran-İsrail çatışmasının Avrupa’ya sıçrama ihtimaline karşı, Türkiye’nin erken pozisyon alma stratejisi dikkat çekiyor.