Yatırımlarının büyük kısmını ABD borsasında tutan küresel yatırımcılar, son dönemde rotayı Avrupa ve diğer uluslararası piyasalara çevirmeye başladı. Hollanda’da yaşayan Kanadalı yatırımcı Keith Moffat, geçmişte portföyünün %90’ını ABD hisselerine ayırırken, son haftalarda bu pozisyonlarını tamamen tasfiye ederek Avrupa ve uluslararası şirketlerin hisselerini içeren borsa yatırım fonlarına geçti. Moffat, ABD piyasalarının fazla değerli olduğunu belirtirken, eski Başkan Donald Trump’ın Kanada’yı “ABD’nin 51. eyaleti” olarak nitelendirmesinin kendisi için bardağı taşıran son damla olduğunu ifade etti.
Trump’ın söylemleri ve artan siyasi gerilimlerin yatırımcılar üzerindeki etkisi giderek artarken, JPMorgan Chase’in sadece iki ay önce “Amerikan istisnacılığı”nı 2025’in ana yatırım teması olarak tanımlamasına rağmen yatırımcılar alternatif piyasalara yöneliyor. Yeni gümrük vergileri ve dış politikadaki belirsizlikler yatırım kararlarında belirleyici olmaya başladı. Çin ve Avrupa piyasaları ise bu süreçte beklentilerin üzerinde bir performans sergiledi.
Avrupa Hisselerinde Canlanma Sinyalleri
Almanya’nın ekonomiye 1 trilyon euroya kadar kamu desteği sağlamayı onaylaması, Avrupa piyasalarındaki iyimserliği artırdı. Desteklerin önemli bir kısmı savunma harcamalarına yönlendirilirken, ülkenin DAX endeksi bu yıl yaklaşık %15 yükseldi. Avrupa genelinde artan savunma bütçeleri, ABD’nin izolasyonist politikalara yönelmesiyle daha da hız kazandı. Bu gelişmeler, Avrupa savunma şirketlerinin hisselerinde yükselişe yol açtı.
Slovakya kökenli Miami merkezli yatırımcı Lia Holmgren, Avrupa piyasalarının uzun süre sessiz kaldığını ancak son dönemde DAX ve Avrupa bankalarının umut vadettiğini belirtti. Holmgren, kısa vadeli yatırımlarının bir kısmını şubat ayında ABD dışına taşıyarak Avrupa savunma hisselerine yöneltti. “ABD’deki şirketler dünyanın en iyileri olabilir, ama değerlemeler çılgın seviyelerde” diyen Holmgren, yatırımcıların artık farklı fırsatlar aradığını vurguladı.
Yatırım Fonları Avrupa’ya Akıyor
Morningstar verilerine göre, yılın ilk iki ayında, yatırımcılar Avrupa hisselerine odaklanan ABD merkezli borsa yatırım fonlarına 2 milyar dolardan fazla net giriş yaptı. Bu durum, 2024’ün ikinci yarısında yaşanan 8.5 milyar dolarlık fon çıkışının tersine döndüğünü gösteriyor. Aynı dönemde, ABD hisse senedi ETF’lerine girişler ise yavaşladı.
Yılbaşından bu yana S&P 500 %3.6 değer kaybederken, Avrupa Stoxx 600 endeksi %8.3 yükseldi. ABD piyasalarında hâlâ güçlü temellere inanan yatırımcılar bulunsa da, düşen tüketici güveni, ısrarcı enflasyon ve zayıflayan harcamalar yatırım kararlarını yeniden şekillendiriyor.
Değerlemeler Dikkat Çekiyor
Yatırımcılar, ABD dışındaki piyasalarda ciddi iskontolar olduğunu da fark ediyor. Stoxx Europe 600 şirketlerinin fiyat/kazanç oranı son bir yılda 18.7 seviyesindeyken, S&P 500 için bu oran 24.6 olarak ölçüldü. Hong Kong merkezli Hang Seng endeksi ise 13’ün altında bir oranla dikkat çekiyor.
Almanya’da yaşayan Amerikalı Peter Stern, portföyünün %70’ini ABD hisselerinde tutarken, son dönemde bu oranı azaltarak Avrupa hisse ve tahvillerine yöneldi. ABD ile Avrupa arasında tırmanan diplomatik gerilimlerin kişisel riskler doğurabileceğini düşünen Stern, kazancını ve harcamalarını euro ile yaparken paralarının ABD’de “kilitli” kalmasından endişe duyduğunu söyledi.
ABD’de yaşayan girişimci Thomas Cooper ise, Trump dönemi piyasalarındaki oynaklığa karşı altın yatırımlarını artırırken, Avrupa ve gelişen piyasalarda işlem yapmakta zorlandığını belirtti. Günlük işlemler yaptığı için zaman bulmakta zorlanan Cooper, “Bu kadar para ile yurt dışı piyasalarda işlem yapacak güveni bulamıyorum” dedi.
Avustralya’nın Queensland kentinden piyasaları takip eden Andrew Barnett, portföyünün yarısından fazlasını LVMH ve Alibaba gibi ABD dışındaki şirketlere kaydırmış durumda. Ancak Barnett, hâlâ ABD’nin en yetenekli iş gücüne ve en başarılı şirketlere sahip olduğunu düşünüyor. “AB içinde 27 farklı ülke, kültür, dil ve emeklilik yaşı var. ABD her zaman Avrupa’dan daha iyi performans gösterecek. Ama bazı dönemlerde farklı fırsatlar doğuyor” yorumunu yaptı.