Türkiye, “Sıfır Atık” projesiyle çevre duyarlılığını vurgularken nasıl oldu da Avrupa’nın en büyük plastik atık alıcılarından biri haline geldi? İngiliz The Guardian gazetesi, Türkiye’nin plastik geri dönüşüm sürecini ve atık ithalatını mercek altına alan kapsamlı bir analiz ve podcast yayımladı.
Türkiye’nin Plastik Atık Alımındaki Büyük Artış
2017 yılında Çin, artık dünyanın plastik atıklarını kabul etmeyeceğini duyurduğunda, birçok Avrupa ülkesi yeni çöplerini gönderecek alternatif ülkeler aramaya başladı. Bu süreçte Türkiye, Avrupa’nın en büyük atık alıcılarından biri haline geldi.
İngiltere ve Avrupa’dan gelen plastik atıkların büyük bölümü Adana, Mersin ve Gaziantep gibi kentlere yönlendirilirken, bu atıkların önemli bir kısmı kontrolsüz şekilde yakıldı veya doğaya terk edildi.
The Guardian’ın haberine göre:
- 2017’den itibaren Türkiye’ye yönlendirilen plastik atık miktarı yılda 200 bin tonu aştı.
- 2020 itibarıyla Türkiye, Avrupa’dan en fazla plastik atık ithal eden ülke konumuna geldi.
- İngiltere’den Türkiye’ye ihraç edilen plastik atık miktarı 2016’dan sonra %300 arttı.
Ancak bu atıkların büyük bölümü geri dönüştürülemediği için yasadışı yollarla yakılıyor veya doğaya bırakılıyor. Adana çevresinde yapılan araştırmalarda Avrupa’dan gelen plastik atıkların tarım arazilerine döküldüğü, su kaynaklarını kirlettiği ve ciddi çevresel zararlar verdiği ortaya çıktı.
Adana’daki Çiftliklerde Avrupa’nın Çöpleri
Haberde yer alan bir örnekte, Adana’da bir çiftçi olan İzzettin Akman, narenciye bahçelerinin yanında Avrupa’dan gelen çöplerin yakıldığını gördüğünde, bu durumun tarım alanlarına verdiği zararı fark etti.
- Plastiklerin yakılması sonucu çiftçinin narenciye ağaçları zarar gördü, meyve verimi düştü.
- Yangın sonrası ortaya çıkan kimyasal kalıntılar ve plastik atıkların toprağa karışması nedeniyle su kaynakları kirlendi.
Bu olay, Türkiye’nin atık ithalatı politikalarının tarım ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerini gözler önüne seriyor.
Plastik Geri Dönüşümü: Gerçekten Bir Çözüm mü?
Geri dönüşüm, küresel plastik krizine çözüm olarak sunulsa da, gerçek şu ki, birçok plastik türü geri dönüştürülemiyor veya bu süreç büyük çevresel zararlar doğuruyor.
The Guardian’ın makalesinde vurgulanan bazı noktalar şunlar:
- Plastik, kimyasal yapısı gereği defalarca geri dönüştürülemiyor.
- Plastiğin geri dönüşümü, kirletici maddelerin yayılmasına ve düşük kaliteli ürünlerin üretilmesine neden oluyor.
- Birçok Avrupa ülkesi, kendi plastik atıklarını işlemek yerine Türkiye gibi ülkelere ihraç ederek sorumluluktan kaçınıyor.
Türkiye’de birçok geri dönüşüm tesisinin yeterli altyapıya sahip olmadığı, işlenemeyen atıkların yasadışı yöntemlerle bertaraf edildiği belirtiliyor.
Türkiye’nin Atık Politikaları ve Devletin Açıklamaları
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, 2017’de “Sıfır Atık” projesini duyurduğunda, Türkiye’nin atık yönetimini iyileştirmeyi amaçladıklarını belirtti. Ancak aynı dönemde Türkiye’nin Avrupa’nın en büyük plastik atık alıcısı haline gelmesi büyük bir çelişki olarak görülüyor.
Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, The Guardian’ın iddialarını manipülasyon olarak nitelendirerek şu açıklamalarda bulundu:
- Türkiye’nin geri dönüşüm konusundaki uluslararası başarılarının görmezden gelindiği
- Sıfır Atık Hareketi’nin küresel çapta ödüller aldığı
- Türkiye’nin geri dönüşüm alanında önemli reformlar yaptığı
Ancak çevre örgütleri ve aktivistler, Türkiye’de atık yönetimi politikalarının yetersiz olduğunu ve ithal edilen plastiklerin büyük bir kısmının yasadışı yollarla bertaraf edildiğini savunuyor.
Sonuç: Türkiye Avrupa’nın Plastik Çöplüğüne mi Dönüştü?
Türkiye, daha yeşil ve sürdürülebilir bir atık yönetimi hedeflediğini ilan ederken, Avrupa’nın plastik çöplerini kabul eden en büyük ülkelerden biri haline geldi. Bu durum, hem çevresel yıkıma hem de tarımsal üretime ciddi zararlar verilmesine neden oluyor.
The Guardian’ın haberi, Türkiye’nin “Sıfır Atık” iddiaları ile atık ithalatı politikaları arasındaki büyük çelişkiye dikkat çekiyor ve Türkiye’nin, Avrupa’nın plastik atıklarından kurtulmak için kullandığı bir merkez haline geldiğini gözler önüne seriyor. (Kaynak) (Kaynak)