Trump ve Erdoğan’ın “olağanüstü” bağı

Tarih:


Trump ve Erdoğan’ın “olağanüstü” bağı, İsrail gerilimi ve jet anlaşmasıyla sınanıyor

Trump ile Erdoğan arasında geçmişte “bromance” (sıkı dostluk) olarak nitelenen ilişki; Suriye yaptırımlarının kaldırılması ve gümrük tarifelerinde verilen tavizler gibi başarılar getirmişti. Ancak bu ilişki şu anda iki büyük sınavla karşı karşıya.


🇮🇱 1. Türkiye–İsrail Gerilimi

Türkiye’nin Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şaraa’ya verdiği açık destek, İsrail’in stratejik çıkarlarıyla çelişiyor ve ikili ilişkilerdeki gerilimi derinleştiriyor.

ABD ise Suriye’deki İsrail askeri operasyonlarını kamuoyu önünde eleştirdi—bu, uzun süreli bir müttefik için oldukça nadir bir tutum ve Trump ile Erdoğan’ın diplomatik olarak ne kadar zor bir dengede yürüdüğünü gösteriyor.

2023 sonbaharından bu yana Türk–İsrail ilişkileri ciddi biçimde bozuldu. Kasım 2024’te Türkiye İsrail ile diplomatik bağları tamamen kopardı, ticareti durdurdu ve Gazze nedeniyle İsrail’i alenen eleştirmeye, Hamas’a destek vermeye devam etti.


✈️ 2. F-35 / Jet Anlaşması

Erdoğan, Trump yönetiminden milyarlarca dolarlık F‑35 savaş uçağı anlaşması istiyor. Türkiye, 2019’da Rusya’dan S‑400 hava savunma sistemi alması nedeniyle programdan çıkarılmış, buna rağmen 1.3–1.4 milyar dolar ödeme yapmıştı. Şimdi tekrar programa dahil olmak istiyor.

Trump bu talebe olumlu yaklaştı. Lahey’deki NATO zirvesinde ilerleme işaretleri görüldü. Erdoğan, “İnşallah bu işi ilerleteceğiz” diyerek umutlu açıklamalarda bulundu.

Ancak ABD Kongresi’nin direnci aşılması zor bir engel. İsrail ve Yunan asıllı Amerikalı lobiler anlaşmaya karşı çıkıyor. Ayrıca ABD, S‑400 sisteminin aktif olarak kullanılmaması ve NATO sistemlerinden tamamen izole edilmesi konusunda kesin güvenceler istiyor.

Türkiye’deki bazı firmalar, F‑35’in tedarik zincirinde kilit rol oynuyordu. Programa dönüş, bu şirketlerin yeniden önemli sözleşmelere erişmesini sağlayacak ve Ankara için büyük bir kazanım olacak.


⚖️ Neden Önemli?

Trump’ın arabuluculuğu, ABD, Türkiye ve İsrail’in çıkarlarını bir araya getirme konusunda tek olasılık olabilir. Uzmanlar, kişisel dostluklara rağmen politika farklılıklarının ciddi tavizler gerektirdiğini belirtiyor.

Türkiye’nin NATO, Rusya, İran ve Batı arasında denge kurarak stratejik özerklik elde etme hedefi; bu tür yüksek riskli anlaşmalarla, hem yaptırımların kaldırılması hem de savunma kapasitesinin yeniden inşasıyla mümkün olabilir.


📝 Özet Tablosu

Test KonusuTürkiye’nin Hedefiİsrail’in KaygısıABD’nin Rolü
İsrail ile çatışmaSuriye müttefikine destek, Gazze için ateşkes çağrısıİsrail’in Suriye ve Gazze stratejisinin zayıflamasıTrump diplomasisiyle arabuluculuk
F-35 jet anlaşmasıF-35 programına yeniden giriş, hava gücünü artırmakİsrail’in bölgedeki askeri üstünlüğünü koruma çabasıKongre onayı, S‑400’ün pasifleştirilmesi

🧭 Gelecek Görünümü

ABD Kongresi en büyük mücadele alanı olarak öne çıkıyor: Anlaşma için Türkiye’nin resmi taahhütlerde bulunması (örneğin S-400’ün mühürlenmesi, tarafsızlık güvenceleri) gerekebilir.

Bölgesel gelişmeler—özellikle İsrail ile İran arasında tırmanan gerilim—ilişkileri daha da karmaşıklaştırabilir ve müzakereleri raydan çıkarabilir.

Uzmanlar uyarıyor: Bu, basit bir dostluk meselesi değil. İç politik kutuplaşmalar ve bölgesel çıkar çatışmaları nedeniyle gerçek ilerleme sağlamak zor olabilir.


- Golden Swan Abone Ayrıcalıkları - Golden Swan Abone
- Reklam Alanı -

Haberi paylaş:

spot_img

Son gelişmeler

Neden Golden Swan Abone Olmalıyım?

Gündemi sadece takip etmek değil, doğru yorumlamak istiyorsanız doğru yerdesiniz. Tüm ayrıcalıkları görmek için okumaya devam edin.

Benzer haberleri oku
Bağlantılı

Avrupa’nın refah imparatorluğunun finansmanını sigara, alkol ve benzin mi sağlıyor…

Günahın yükü, seküler bir kıtada da hissedilebilir mi?Günahın yükünü,...

ABD Uzay Komutanlığı, uyduya karşı uydu savaşına nasıl hazırlanıyor?

Geçen yılın sonlarına doğru, biri Amerikan, diğeri Fransız olan...

Aşağı yönlü ticaret… Günlük siyasi güncelleme

Donald Trump, Avrupa Birliği ile bir ticaret anlaşması yaptı.İskoçya’daki...

AI’ın “ya hep ya hiç” yarışı, güvenliği dert etmeye vakit bırakmıyor.

Yeni teknolojilerin ahlaki panik yaratması oldukça yaygındır: Telgrafın toplumsal...