ABD Başkanı Donald Trump’ın 90 günlük “tarife molası” 9 Temmuz’da sona ermesi beklenirken, Hazine Bakanı Scott Bessent pazar günü yaptığı açıklamayla bu sürecin 1 Ağustos’a kadar uzatıldığını duyurdu. Ancak bu, geçici bir nefes alma süreci. Bessent’e göre, eğer ticaret anlaşması yapılmazsa ABD, 2 Nisan’daki sert tarife seviyelerine geri dönecek.
Bessent, Trump’ın önümüzdeki günlerde yaklaşık 12 ülkeye uyarı mektupları göndereceğini ve bu mektuplarda anlaşma sağlanamaması hâlinde tarifelerin eski yüksek seviyelere çıkacağının belirtileceğini söyledi. Böylece, Trump yönetiminin ticaret politikaları yeniden küresel belirsizliklerin merkezine oturmuş durumda.
Öte yandan ABD iç ekonomisine yönelik endişeler de derinleşiyor. Ekonomistler, Trump’ın imzaladığı yeni yasa tasarısı kapsamında ABD bütçe açığının GSYİH’nin %8’ine kadar yükselebileceğini belirtiyor. Bu, pandemi sonrası dönemde bile görülmeyen bir açık anlamına geliyor.
Aynı zamanda ABD borsaları değerlemeler açısından tehlikeli sularda. Shiller Fiyat/Kazanç (P/E) oranı, tarihin en yüksek seviyelerine yakın seyrediyor. Bu durum, yatırımcıların şirketlerin kâr potansiyelinden ziyade politik teşviklere oynadığına işaret ediyor. S&P 500 endeksi, zayıf istihdam ve yapay zeka kaynaklı iyimserlikle destekleniyor olsa da, Fed’in temkinli duruşu ve Trump’ın belirsiz gümrük tarifesi politikaları yatırımcıyı tedirgin ediyor.
Bu gelişmelerin ortasında, 10 Temmuz’da sona erecek işlem haftası görece sakin ekonomik verilere sahne olacak. Ancak jeopolitik tansiyon, ticaret politikaları ve şirket bilançoları yatırımcının radarında kalmaya devam edecek.
BSEkonomi notu:
Trump’ın ticaret savaşı stratejisi, sadece hedef ülkelere değil, ABD piyasalarına da yansıyor. Tarife belirsizliği, özellikle ihracata dayalı sektörlerde tedarik zinciri planlamasını zorlarken; bütçe açığının hızla büyümesi ve hisse senetlerindeki şişkinlik yatırımcı için kırılgan bir ortam yaratıyor. Ağustos ayı, küresel ticaret düzeni ve ABD piyasalarının yönü açısından belirleyici olabilir.