BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Geçtiğimiz ay meydana gelen Air India kazasına ilişkin ön rapor, uçağın motorlarına yakıt akışını kontrol eden anahtarların kalkıştan birkaç saniye sonra “kesme” konumuna geçtiğini ortaya koydu. Hindistan Uçak Kazası Soruşturma Bürosu, bu aşamada uçağın motorlarını üreten GE Aerospace ya da uçağın üreticisi Boeing’e yönelik herhangi bir tavsiye edilecek işlem bulunmadığını belirtti. Kazada 270 kişi hayatını kaybetmişti.
Donald Trump’ın son gümrük tarifesi tehdidinin ardından Amerikan borsa endeksleri hafifçe geriledi. Trump, 1 Ağustos’tan itibaren Kanada mallarına %35 vergi uygulanacağını duyurdu; eğer yeni bir ticaret anlaşması yapılmazsa. Öte yandan Trump, NBC News’e yaptığı açıklamada Avrupa Birliği’ne yeni gümrük tarifesi oranlarının yakında bildirileceğini söyledi. AB ise Amerika’nın ön anlaşmayı onaylamasını beklediğini belirtti.
Amerika’da bu mali yılın Haziran ayına kadarki ilk dokuz ayında gümrük vergilerinden elde edilen gelir rekor kırarak ilk kez 100 milyar doları aştı. Hazine Bakanlığı’na göre, geçen ay tahsil edilen gümrük vergisi geçen yılın aynı dönemine göre dört kat artarak brüt bazda 27,2 milyar dolara ulaştı. Hazine Bakanı Scott Bessent, Amerika’nın Trump’ın ticaret politikasının “meyvelerini topladığını” söyledi. Başkan Trump, 1 Ağustos’ta birçok ülkeye yönelik yeni ithalat tarifelerinin yürürlüğe gireceğini belirtti.
Rusya, Moldova ve Romanya sınırlarına yakın bölgeleri hedef alan drone ve füze saldırılarıyla Batı Ukrayna’yı yoğun biçimde bombaladı. Saldırılar, yaklaşık 265.000 kişinin yaşadığı Çernivtsi kentini de vurdu; bu şehir, savaşın başından bu yana ilk kez hedef alındı. İki kişi hayatını kaybederken, onlarca kişi yaralandı. Moskova, bombardımanlarını artırmak için son dönemde drone üretimini hızlandırmıştı.
Amerikan Dışişleri Bakanlığı, federal iş gücünü küçültme çabaları kapsamında 1.300’den fazla çalışanı işten çıkardı. Medya raporlarına göre, görevlerinin “feshedildiğini” bildiren yazılar 1.107 sivil memura ve 246 dış hizmet görevlisine gönderildi. Cuma günü binadan ayrılan çalışanlar, mesai arkadaşları tarafından “alkışlarla uğurlandı”.
Warren Buffett ve özel sermaye şirketi 3G Capital tarafından 10 yıl önce birleştirilen Kraft Heinz’ın, iki ayrı şirkete bölünmeyi planladığı bildirildi. 2015’ten bu yana şirketin hisse değeri %60’tan fazla düştü. Bölünme sonrası şirketlerden birinin temel gıda ürünlerine, diğerinin ise daha hızlı büyüyen sos ve çeşni pazarına odaklanması bekleniyor.
Birleşmiş Milletler, 27 Mayıs ile 7 Temmuz arasında Gazze’de yardım dağıtım merkezlerine yakın yerlerde en az 798 Filistinlinin öldüğünü açıkladı. Geçtiğimiz ay İsrail gazetesi Haaretz, İsrail askerlerine bu tartışmalı bölgelerdeki Filistinlilere ateş açmaları yönünde emir verildiğine dair haberler yayımlamıştı. Bu merkezler, Amerika destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından işletiliyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise bu haberleri “kan iftirası” olarak nitelendirdi.

Gazze’de Ateşkes Olacak mı?
Gazze’de ateşkes görüşmeleri yavaş da olsa ilerliyor. Amerika, Katar ve Mısır’dan arabulucular, İsrailli rehinelerin aşamalı olarak serbest bırakılması ve savaşın sonlandırılmasına yönelik müzakerelerin başlatılması karşılığında 60 günlük bir ateşkes önerdi. Hem Hamas’ın hem de İsrail’in bu çerçeveyi prensipte kabul ettiği bildiriliyor. Ancak taraflar arasındaki bazı anlaşmazlıklar, anlaşmayı hâlâ bozabilir.
Perşembe günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “birkaç gün içinde” ateşkese varmayı umduğunu söyledi, ancak Hamas tamamen silahsızlandırılmadıkça savaşın sona ermeyeceğini yineledi. Ayrıca Gazze’nin askerden arındırılması ve Hamas’ın yönetim gücünün elinden alınması gerektiğini vurguladı.
Hamas ise buna karşılık, geçici bir ateşkesin kalıcı bir ateşkese dönüşeceğine dair garanti talep ediyor — İsrail ise şu ana kadar böyle bir taahhütte bulunmayı reddetti.
Bu arada savaş sürmeye devam ediyor. Cuma günü en az 18 Filistinli hayatını kaybetti; bunların 10’u bir yardım merkezinin yakınında öldürüldü. Perşembe günü ise İsrail’in gerçekleştirdiği bir hava saldırısında bir tıp merkezinin yakınında 10 çocuk öldü; İsrail ordusu, saldırıda bir Hamas militanının hedef alındığını açıkladı.

Sivil Haklar Aktivistleri Trump’ı Nasıl Görüyor
Cumartesi günü, Amerika’nın en köklü sivil haklar kuruluşu olan Siyahi İnsanların Gelişimi İçin Ulusal Dernek (NAACP), Kuzey Carolina’da yıllık kongresine başlıyor — ancak dikkat çekici bir davet bu yıl gönderilmedi. Kuruluşun 116 yıllık tarihinde ilk kez görevdeki bir başkan kongreye davet edilmedi.
NAACP Başkanı Derrick Johnson, yaptığı açıklamada Donald Trump’ı demokrasiyi zayıflatmak, sivil haklara saldırmak ve anayasaya aykırı başkanlık kararnameleri yayımlamakla eleştirdi. Beyaz Saray’dan gelen yanıt ise oldukça sertti: “NAACP, nefretten ve ayrıştırmadan başka bir şeyin öncüsü değil.”
Yıllar boyunca hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi başkanlar bu kongrede konuşma yaptı. (Trump, ilk döneminde davet edilmesine rağmen, daveti her seferinde geri çevirmişti.) Kongrede konuşan son Cumhuriyetçi başkan, 2006 yılında George W. Bush olmuştu. Bush konuşmasında, hem kendi partisinin hem de siyahi seçmenlerin birbirini dışladığını üzülerek belirtmiş ve bu ilişkinin değişmesi gerektiğini söylemişti.
Günümüzde siyahi seçmenler hâlâ ağırlıklı olarak Demokrat Parti’yi destekliyor. Ancak Donald Trump, 2020 ile 2024 seçimleri arasında bu seçmen grubundaki desteğini iki katına çıkarmayı başardı.

Avustralya’nın Denge Oyunu
Cumartesi günü Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, Çin’e ikinci resmî ziyaretine çıkıyor. Çin, Avustralya’nın en büyük ticaret ortağı ve aynı zamanda en fazla uluslararası öğrenci gönderen ülke. İki ülke arasında bundan tam on yıl önce imzalanan serbest ticaret anlaşması, görüşmelerin ana gündem maddesi olacak.
Albanese, Çin’le “mümkün olan her yerde iş birliği” yapacaklarını, ancak “gerekli olduğunda karşı çıkacaklarını” söyledi. Çin, örneğin yapay zekâ gibi alanları kapsayacak şekilde ticaret anlaşmasını genişletmek istiyor. Ancak başbakan, hassas ve gelişmekte olan teknolojiler konusunda fazla yakın iş birliğinden kaçınma eğiliminde.
Avustralya uzun süredir refah için Çin’e, güvenlik için ise Amerika’ya bağımlı. Ancak Donald Trump’ın göreve gelmesiyle bu denge daha kırılgan hâle geldi. Trump, Avustralya’nın savunma harcamalarını artırmasını istiyor ve yakın zamanda Amerika’yla birlikte hareket etmeye yönelik yeni taahhütler de talep edebilir. Çin, bu yaklaşımı “Soğuk Savaş zihniyeti” olarak reddediyor; ancak Şubat ayında Avustralya kara sularına savaş gemileri göndererek Canberra’yı tedirgin etti.
Başbakan Albanese, bu ziyaretinde ev sahibini memnun etmeye çalışırken, müttefikini de kızdırmamaya dikkat edecek.

Ada Oyunları başlasın
İskoçya’nın uzak Orkney Adaları’nda yaklaşık 22.000 kişi yaşıyor. Önümüzdeki bir hafta boyunca ada sakinleri biraz daha kalabalık bir ortamla karşılaşacak. Cumartesi günü Orkney, Ada Oyunları’na ev sahipliği yapmaya başlayacak. Bu Olimpiyat tarzı yarışma, Cayman Adaları, Grönland ve Gozo gibi Avrupa ülkelerine bağlı egemen olmayan bölgelerden gelen takımları bir araya getiriyor. Sporcular, okçuluk, jimnastik ve yüzme dâhil olmak üzere 12 farklı branşta madalya için mücadele edecek.
Orkney, iki yılda bir düzenlenen bu etkinliğin tartışmalı ev sahiplerinden biri oldu. Daha önceki ev sahipleri arasında, nüfusu 103.000 olan Jersey gibi yerler bulunuyordu. Orkney ise, yarışacak 2.000 sporcuyu barındıracak konaklama altyapısından yoksun. Organizatörler, yerel okulları geçici yatakhanelere dönüştürdü. Bazı sporcular sponsorluk veya sübvansiyon alsa da, çoğu katılım masraflarını kendileri karşılıyor ve sunulan konaklama koşullarından memnun değil. Ziyaretçilere “sıcak bir Orkney karşılaması” vaat edildi. Katılımcılar ise muhtemelen iyi bir gece uykusunu tercih edecek.

Bu hafta Trump Tower’da çeşitli bir grup, New York’taki gökdelenin yeni kiracısı olan futbolun yönetim organı FIFA’yı kutlamak için bir araya geldi. Başkanın oğlu Eric Trump, Brezilyalı büyük futbolcu Ronaldo ve birkaç FIFA yöneticisi kameralar karşısında gülümsedi. Oradaki en önemli isim ise FIFA’nın tartışmalı başkanı Gianni Infantino’ydu. Infantino aynı zamanda Kulüpler Dünya Kupası’nın kupasını da tanıttı. Turnuvanın finali 13 Temmuz’da New Jersey’de İngiliz takımı Chelsea ile Fransız ekibi Paris Saint-Germain (PSG) arasında oynanacak.
Turnuva, Bay Infantino’nun göz bebeği; Avrupa dışındaki ülkelere daha fazla futbol fırsatı yaratma sözünün bir parçası. Turnuvaya prestijli bir yaz takvimi sağladı ve takım sayısını yediden 32’ye çıkardı. Bu sayede Brezilya, Suudi Arabistan ve Yeni Zelanda gibi ülkelerden kulüpler, Avrupa devleriyle karşılaşma fırsatı buldu. Infantino bu kulüplere büyük paralar vaat etti. Chelsea ve PSG finale çıkarak 108 milyon dolar kazandı; turnuvanın galibi ekstra 9,5 milyon dolar daha alacak.
Bay Infantino, yeni bir futbol düzeninin beklenmedik bir savunucusu gibi görünüyor. 1970 yılında İsviçre’de İtalyan ebeveynlerden doğdu. Çok dilli ve hukukçu olan Infantino, 2000 yılında Avrupa futbolunun yönetim organı olan UEFA’da çalışmaya başladı ve başkan Michel Platini’nin sağ kolu olacak şekilde yükseldi. 2015 yılında, uzun süredir görevde olan FIFA Başkanı Sepp Blatter yolsuzluk suçlamalarıyla görevden alındı. Platini de aynı soruşturma kapsamında hedef alındı. Bay Infantino, bu anı açık kaleye şut çeken bir forvet gibi değerlendirdi. Basına FIFA’yı temizleyeceğine söz verdi; üyelere ise FIFA’nın gelirini artırma vaadinde bulundu.
Başkanlığının dokuzuncu yılında Bay Infantino en azından bir vaadini yerine getirdi. Bağımsız tahminlere göre, FIFA’nın geliri 2022 ile 2026 Dünya Kupaları arasında 13 milyar dolara ulaşarak ikiye katlanma yolunda.
Ancak FIFA’ya yeni dostlar kazandırırken, köklü ilişkilerini de zedeledi. 2022’de düzenlenen amiral gemisi turnuvanın Katar’da yapılmasına verdiği destek büyük tartışma yarattı. 2023’te FIFA’nın yıllık etkinliğini Ruanda’ya taşıyarak ülkenin diktatörü Paul Kagame’ye destek verdi. Ayrıca 2026 Dünya Kupası öncesinde Amerika’nın ev sahipliği yapacağı organizasyon kapsamında Donald Trump’la yakın ilişkiler kurdu. Belki de en tartışmalı karar olarak, 2034 Dünya Kupası’nı geleneksel ev sahibi seçim sürecini atlayarak Suudi Arabistan’a yönlendirdi.
Bay Infantino, eleştirilerden etkilenmiş gibi görünmüyor. Bu yılın başlarında FIFA üyeleri, organizasyonun kongresi için Paraguay’ın başkenti Asunción’da toplandı. Ancak açılış üç saat ertelendi: Bay Infantino, Trump, Katar Emiri ve Suudi Arabistan’ın fiili lideri Muhammed bin Selman ile yaptığı görüşmeler nedeniyle gecikti. Avrupa delegasyonu salonu terk etti. Bay Infantino nihayet sahneye çıktığında, FIFA’nın “dünyayı birleştirdiğinden” bahsetti.