Ukrayna ordusu, Rusya’nın enerji altyapısına yönelik en sert saldırılarından birini gerçekleştirdi. Genelkurmay Başkanlığı, gece boyunca insansız hava araçlarıyla (İHA) Rusya’nın Krasnodar ve Sızran petrol rafinerilerini vurduklarını açıkladı.
Krasnodar rafinerisinin yıllık 3 milyon tonluk üretim kapasitesi olduğu, bu yakıtların doğrudan Rus ordusunun ikmalinde kullanıldığı belirtildi. Saldırı sonrası bölgede art arda patlamalar ve yangınlar meydana geldi. Samara bölgesindeki Sızran rafinerisi de hedef alındı; buranın kapasitesi yılda 8,5 milyon ton. Burada da yangınlar tespit edildi.
Rusya ise karşı hamle olarak Ukrayna’ya çok yoğun bir hava saldırısı düzenledi. 537 farklı tip İHA, 8 İskender-M balistik füze ve 37 seyir füzesi fırlattığını duyurdu. Ukrayna hava savunması ilk verilere göre 548 hava unsurunu imha ettiklerini açıkladı.
BS Ekonomi Yorumu
Enerji tesislerine yönelik bu tür saldırılar, savaşın jeopolitik olduğu kadar ekonomik bir boyutu olduğunu bir kez daha gösteriyor. Rafineri kapasitesine indirilen darbeler, Rusya’nın hem cephedeki askeri lojistik gücünü hem de enerji ihracatındaki güvenilirliğini sınayabilir.
Küresel piyasalar açısından bu tablo, iki kritik sonuç doğurabilir:
- Petrol fiyatlarında yukarı yönlü baskı: Tedarik hatlarının kırılganlığı yeniden gündeme geliyor.
- Enerji arz güvenliği riski: Avrupa’nın Rus petrol ürünlerine dolaylı bağımlılığı sürdüğü için bölgesel fiyatlama hassasiyetleri artabilir.
Bu gelişmeler yakın vadede diplomasi ihtimalini iyice zayıflattıyor. Taraflar enerji altyapısını hedef almaya devam ederse, savaşın maliyetleri sadece cephede değil, küresel ekonomide de büyüyecek.