İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) politika faizini %42,5’e düşürmesini değerlendirdi. Şubat ayı enflasyonunun beklentilerin altında kalmasının Merkez Bankası’na indirim için alan açtığını ifade eden Kopuz, bankaların faiz indiriminin KOBİ’lerin finansman maliyetlerini düşürecek şekilde ticari kredilere yansıtmasını beklediklerini vurguladı.
- “Merkez Bankasının politika faizini tedricen düşürme eğiliminin devam ettiğini görüyoruz” ifadesini kullanan Kopuz, şubat ayındaki enflasyon verisinin TCMB’ye faiz indirimi için hareket alanı sunduğuna dikkat çekti.
- Kopuz, “Şubat ayı enflasyonunun beklentilerin altında gelmesiyle Merkez Bankasına indirim yönünde bir alan da açılmıştı ve 250 baz puanlık ölçülü bir indirim daha yapıldı. Böylece gösterge faiz ile yüzde 39 olarak açıklanan şubat ayı tüketici enflasyonu arasındaki makas da oldukça daralmış oldu.” değerlendirmesinde bulundu.
- Mevcut faiz oranıyla enflasyondaki yavaşlama eğilimi ve istihdam görünümü bozulmadığı sürece parasal genişlemenin ihtiyatlı bir şekilde sürebileceğini belirten Kopuz, bu sürecin mali disiplin ve yapısal reformlarla destekleneceğinin altını çizdi.
- Ayrıca küresel ekonomideki belirsizliklerin Türkiye’ye etkilerinin yakından izlenmesi gerektiğini ifade eden Kopuz, “küresel güç dengelerinin çok kaygan bir zeminde hareket ettiği, jeopolitik belirsizliklerin zirve yaptığı son gelişmelerin Türkiye ekonomisine etkilerini, riskler ve fırsatlar penceresinden dikkatle takip ediyoruz.” ifadesini kullandı.
- Kopuz, faiz indirimlerinin kısa vadede likiditeyi artırdığına dikkat çekerek, KOBİ’lerin büyümesi, ihracat potansiyelini artırması ve sağlıklı bir iktisadi döngü için koşulların iyileştirilmesinin önemine vurgu yaptı.
- Bankalara çağrıda bulunan Kopuz, “Bankalardan, KOBİ’lerin finansman maliyetlerini aşağı çekecek şekilde ticari kredilere yansıtılmasını bekliyoruz.” açıklamasında bulundu.
Sonuç:
Kopuz, faiz indirimlerinin reel ekonomiye ve özellikle KOBİ’lere olumlu yansımasının önemini vurgularken, bu süreçte mali disiplinin korunmasının kritik olduğunu belirtti. Ekonomik toparlanmanın kalıcı olması için bankaların, Merkez Bankası kararlarını finansman maliyetlerine yansıtmasının hayati olduğunu ifade etti.