ABD’de Ulusal Muhafız Krizi: Federalizm Testi ve Trump’ın Yeni Hamlesi
Amerika Birleşik Devletleri’nde kamu düzeni ve eyalet-federal ilişkileri yeni bir sınavdan geçiyor. Los Angeles ve çevresinde yaşanan protestolar ve toplumsal hareketlilik, Başkan Donald Trump’ın Ulusal Muhafızları federal düzeyde kontrol etme hamlesiyle yeni bir boyuta taşındı. Bu adım, yalnızca Kaliforniya’da değil, ülke genelinde federalizmin sınırlarını tartışmaya açıyor.
Federalizm Çatışması: Trump’ın Memorandumu
7 Haziran 2025 tarihinde Başkan Trump, Kaliforniya Ulusal Muhafızları’nın federal kontrol altına alınmasını öngören bir memorandum yayımladı. Bu karar, 10 U.S.C. §12406 sayılı yasaya dayanarak “federal görevleri yerine getirmek” amacıyla valilik onayı olmadan Ulusal Muhafız birliklerini federal hizmete çağırma yetkisini kullandığını öne sürüyor. Gerekçe olarak ise federal binaların korunması, kamu düzeninin sağlanması ve potansiyel iç tehditlerin bertaraf edilmesi gösteriliyor.
Ancak Kaliforniya Valiliği’nden Savunma Bakanlığı’na gönderilen resmi yazıda, bu kararın federal mevzuata ve anayasal usullere uygun olmadığı savunuluyor. Yazıya göre; federal hizmete çağırma işlemleri, yasal olarak valilik makamı ile koordinasyonu gerektiriyor. Valilik yetkilileri, “eyaletin egemenliği ve kamu güvenliği üzerindeki yetkilerinin devredilemez” olduğunu belirtiyor ve Trump’ın adımının “eyaletin güvenlik güçlerini kendi rızası dışında federal kontrol altına alma” anlamına geldiğini vurguluyor.


Yerel Güvenlik ve Federal Müdahale Dengesi
Los Angeles’ta yerel güvenlik otoriteleri tarafından yapılan açıklamalarda, mevcut güvenlik önlemlerinin yeterli olduğu ve protesto olaylarının kontrol altına alındığı bildirildi. Şehir yönetimi, federal müdahalenin gereksiz bir tırmanmaya neden olabileceği ve eyalet yetkililerinin otoritesini zayıflatacağı görüşünde. Uzmanlara göre, Kaliforniya gibi büyük ve özerk bir ekonomiye sahip bir eyalette federal müdahale, toplumsal kutuplaşmayı derinleştirebilir ve halkın devlete olan güvenini aşındırabilir.
Öte yandan federal yönetim, ülkede artan sosyal huzursuzlukları bastırmak ve federal mülkiyetin güvenliğini sağlamak adına güçlü bir tavır sergilemek istiyor. Bu çerçevede Trump’ın Ulusal Muhafız kartını kullanması, başkanlık otoritesini güçlendirme çabasının bir parçası olarak yorumlanabilir. Özellikle seçim atmosferinde, kamu düzeni ve otorite vurgusu Trump’ın tabanındaki desteği sağlamlaştırmak için stratejik bir adım olabilir.
Olası Senaryolar: Trump ve Valilik Yetkileri
Trump’ın bu hamlesinin ABD hukuk sistemi içinde yasal bir tartışmaya yol açması muhtemel görünüyor. Yasalara göre federal hükümet, belirli koşullarda (örneğin isyan veya iç tehdit durumlarında) Ulusal Muhafızları federal kontrol altına alabiliyor. Ancak uygulamada bu yetki, genellikle eyalet valileri ile koordinasyon içinde kullanılıyor. Bu nedenle Kaliforniya Valisi’nin yetkileri ve veto mekanizması da devreye girebilir. Eğer valilik Trump’ın kararına itiraz ederek federal mahkemeye başvurursa, süreç yargıya taşınabilir ve bu durum, yetki paylaşımı konusunda emsal oluşturabilecek bir karar doğurabilir.
Trump’ın mevcut tavrı, güvenlik sorunlarını ve kamu düzenini öne sürerek “eyaletlerin yetersiz kaldığı” argümanını destekliyor. Bu yaklaşım, özellikle federal mülkiyetin korunması ve kamu düzeninin tesisi konularında güçlü bir icra yetkisini savunan eski başkanın karakteristiği ile örtüşüyor. Ancak uzun vadede bu tür federal müdahaleler, eyalet yönetimlerinin özerkliğine yönelik kaygıları artırabilir ve eyalet-federal ilişkilerini daha da gerginleştirebilir.
Federalizm Tartışması ve ABD’nin Yol Ayrımı
Son yaşanan gelişmeler, ABD’nin federal yapısının esnekliğini ve eyaletlerin özerkliğini yeniden tartışmaya açıyor. Trump’ın Ulusal Muhafız kararının yürürlüğe girmesi halinde, Los Angeles başta olmak üzere yerel yönetimlerin tepkisi sertleşebilir. Valilik ile federal yönetim arasındaki yasal mücadele, hem kamu düzeni hem de federalizmin geleceği açısından kritik bir test alanı olacak. Bu süreçte, kamuoyunda da “federal otorite mi yoksa yerel özerklik mi” tartışması daha da derinleşebilir.
Özetle, Trump’ın Kaliforniya Ulusal Muhafızları hamlesi, yalnızca güvenlik politikaları açısından değil, ABD’nin federal düzeni açısından da kritik bir dönemeç anlamına geliyor. Federal hükümetin gücü ve eyaletlerin hakları arasındaki ince denge, önümüzdeki dönemde Amerikan siyasetinin en önemli başlıklarından biri olmaya devam edecek.
BSEkonomi Bilgi Notu: Bu haberin finansal piyasalara etkisi
Altın: Güvenli liman talebiyle yükseliş eğiliminde olabilir.
DXY: Kısa vadede güvenli liman etkisiyle güçlenebilir. (Piyasanın yorumuna göre tam aksi istikamette de seyredebilir.)
ABD Tahvilleri: Riskten kaçış eğilimiyle talep artışı görebilir.
✅ ABD Risk Primi: Uzun vadede artabilir, volatilite yükselebilir.