
Rusya ve Belarus, Maduro’ya açık destek vererek gerekirse siyasi sığınma kapısını aralarken, Washington bölgede askeri baskıyı artırıyor.
Aynı gün Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Ukrayna’ya gönderilecek AB barış gücünün “meşru askeri hedef” olacağını söyleyerek Avrupa’ya sert bir uyarı gönderdi.
Moskova’nın hem Latin Amerika hem Avrupa hattında eş zamanlı sertleşmesi, Rusya’nın küresel gerilim noktalarını yeniden konumlandırdığı bir döneme işaret ediyor.
Küresel jeopolitiğin iki farklı cephesinde aynı gün gelen açıklamalar, Moskova’nın stratejik duruşunda belirgin bir sertleşmeye işaret ediyor. Bir yanda Latin Amerika’da Nicolas Maduro’nun geleceğine yönelik diplomasi trafiği hızlanırken, diğer yanda Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Avrupa’ya doğrudan caydırıcı mesaj verdi.
Reuters’ın özel haberine göre Venezuela lideri Maduro, 21 Kasım’da Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde, kendisi ve ailesi için tam yasal dokunulmazlık sağlanması hâlinde ülkeyi terk etmeye hazır olduğunu iletti. Bu bilginin sızmasının ardından Rusya ve Belarus devreye girdi. Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Venezuela’nın Moskova büyükelçisiyle 17 gün içinde ikinci görüşmesini yaparak Maduro için “kapımız açık” mesajını güçlendirdi. Kremlin ise Putin’in telefon görüşmesinde Maduro’nun “egemenlik mücadelesine” tam destek sunduğunu açıkladı.
Aynı saatlerde başka bir cephede tansiyon yükseliyordu. Moskova’da konuşan Lavrov, Ukrayna’ya gönderilmesi gündeme gelen herhangi bir AB barış gücünün Rusya tarafından “meşru askeri hedef” olarak görüleceğini söyledi. Lavrov, Avrupa ülkelerinin dile getirdiği barış gücü fikrinin sonuçlarının “çok iyi anlaşılması gerektiğini” vurgulayarak Avrupa’nın çatışmada rolünü sert bir dille eleştirdi. Rus Bakan, Kiev’in müttefiklerini “savaşın temel nedenlerini çözmek yerine geçici ateşkes arayışına girmekle” suçladı.
Öte yandan ABD cephesi iki alanda da sertleşiyor. Trump yönetimi Karayipler’de askeri yığınağı artırırken, Maduro için “günleri sayılı” açıklamasıyla baskıyı tırmandırdı. Aynı anda Washington, Avrupa hattında Rusya’ya karşı savunma mimarisini sıkılaştırmaya çalışıyor.
Böylece Moskova, Latin Amerika ve Avrupa cephelerinde aynı anda pozisyon alarak, hem kendi müttefiklerini koruma niyetini hem de Batı’ya yönelik caydırıcılık stratejisini netleştiriyor. Maduro’nun ülkeyi terk etmeye hazır olduğuna dair bilgi ile Lavrov’un AB’ye karşı “meşru hedef” uyarısı birleştiğinde ortaya çıkan tablo, Rusya’nın küresel kriz hattını genişlettiği bir dönemin işaret fişeği niteliğinde.
Önümüzdeki haftalar, hem Venezuela’da olası bir güç boşluğu hem de Ukrayna sahasında yeni bir tırmanma riski açısından kritik olacak.
