Bakır Tarihi Zirvede: Arz Çöküyor

Bakır fiyatı metrik ton başına 11.500 dolar eşiğini aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı.
Arz kesintileri, ticaret tarifeleri ve ABD’ye yönelen akımlar küresel stokları hızla eritti.
“Elektrifikasyon metali” yeniden jeopolitik bir emtia hâline gelirken, küresel sanayi zincirlerinde maliyet baskısı artıyor.

Küresel emtia piyasasında kritik eşik aşıldı: LME 3-aylık bakır fiyatı metrik ton başına 11.500 doların üzerine çıkarak tarihi zirvesine ulaştı. Bloomberg verilerindeki uzun vadeli grafik, 2000’lerden bu yana yaşanan tüm döngüleri gölgede bırakan bir sıkışmanın oluştuğunu gösteriyor. Bu yükseliş, kısa vadeli bir spekülatif atak değil; yapısal bir arz daralmasının, ticaret politikalarının ve jeopolitik kırılmaların birleşik etkisi.

Piyasanın bu noktaya gelmesinde üç dinamik belirleyici oldu. İlki, tedarik tarafındaki kesintiler: Şili ve Peru’daki düşük tenör, Afrika’daki lojistik sorunları ve bazı büyük madenlerin geçici kapanışları küresel arzı zayıflattı. İkincisi, ABD’nin ithalat tarifeleri sonrası fiziki bakırın hızla Amerika’ya yönelmesi. Bu yönelme, Asya ve Avrupa piyasalarındaki görünür stokları daha da inceltti. Üçüncüsü ise dünyanın geri kalanında “arz tükenmesi” alarmı. LME ve Şanghay depolarındaki bakır stokları son yılların en düşük seviyelerine yaklaşmış durumda.

Bu tablo bakırı yeniden jeopolitik statüye taşıyor. Elektrikli araçlar, batarya yatırımları, veri merkezleri, savunma sanayii ve grid modernizasyonu gibi yüksek büyüme alanları bakıra bağımlı. Bu nedenle fiyatlardaki her artış yalnızca emtia piyasasını değil; enerji dönüşümünü, teknoloji yatırımlarını ve sanayinin maliyet yapısını doğrudan etkiliyor.

Bakırdaki kırılma, yatırımcıların dikkatini yeniden “elektrifikasyon metali”ne çevirdi. Fiyatların bu seviyede kalıcı olup olmayacağı ise arz tarafında yeni kapasite devreye girmeden zor görünüyor.