
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’daki savaşın müzakereler yoluyla sona erdirilmesinin hâlâ mümkün olduğunu söyledi. Pekin’de yeni bir doğalgaz boru hattı anlaşmasını tamamladıktan sonra konuşan Putin, ABD’nin samimi çabalarına dikkat çekerek “tünelin ucunda ışık” gördüğünü ifade etti. Ancak mesajlarının tonuna rağmen Moskova, uzun süredir öne sürdüğü sert taleplerden geri adım atmaya hazır görünmüyor.
Putin, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmeye açık olduğunu, ancak bunun Moskova’da yapılması gerektiğini belirtti. Görüşmenin iyi hazırlanması ve somut sonuç üretmesi gerektiğinin altını çizen Putin, aksi halde askeri yöntemlerle hedeflerine ulaşmaya devam edeceğini söyledi. Kiev’in NATO’ya katılma fikrinden vazgeçmesi ve Rusça konuşanlara yönelik ayrımcılığın sona erdirilmesi talepleri yeniden gündeme geldi.
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Moskova’nın görüşme için adres olarak önerilmesini “kabul edilemez” buldu. Zelenskiy ise olası bir anlaşmanın koşullarını masaya yatırmak için ısrarcı; ancak iki taraf arasındaki mesafe hâlâ büyük. Zelenskiy, Putin’in taleplerini karşılamaması halinde Washington’a Rusya’ya yeni yaptırımlar uygulaması çağrısında bulundu.
ABD Başkanı Donald Trump, barış görüşmelerine aracılık etme girişimlerini sürdürüyor. Trump iki liderin buluşmasını isterken, Rusya’ya ikincil yaptırımlar uygulamakla tehdit etti fakat henüz bu adımı atmadı.
Rusya ekonomisi, Batı’nın uyguladığı kapsamlı yaptırımlar nedeniyle ciddi baskı altında. Moskova yönetimi, dört Ukrayna bölgesini ilhak ettiğini iddia etmeyi sürdürüyor. Kiev ve Batı başkentleri ise bu adımı yasa dışı bir toprak gaspı olarak değerlendiriyor.
Putin’in Çin dönüşünde yaptığı açıklamalar, Moskova’nın diplomasi kanalını tamamen kapatmadığını gösteriyor. Ancak ileri sürdüğü koşullar, Kiev ve Batı için hâlâ kabul edilebilir olmaktan uzak. Diplomasi seçeneği gündemde kalsa da, tarafların pozisyonları arasındaki uçurum, çatışmanın kısa vadede sonlanmasının zor olduğunu ortaya koyuyor.
Öte yandan ABD’nin barış için devreye girmesi, finansal yaptırımların gidişatını da belirleyecek. Moskova için “tünelin ucundaki ışık” diplomasiden mi yoksa silahların gölgesinden mi gelecek, piyasa ve yatırımcılar açısından kritik belirsizlik burada yatıyor.
