Küresel Baskılar ve Fed’in Yeni İkilemi
Trump yönetiminin yeni ve kapsamlı tarife planı sonrası küresel piyasalarda yaşanan sert düşüşler, resesyon endişelerini artırırken gözler yeniden ABD Merkez Bankası’na çevrildi. Piyasalar, Fed’in faiz indirimine daha hızlı ve daha kapsamlı biçimde gitme ihtimalini yükseltiyor.
Analistlere göre bu beklentinin temelinde, ABD’deki büyüme görünümünün zayıflaması yatıyor. Yeni tarifeler kısa vadede enflasyonu artırabilir ancak Fed, fiyat baskılarına rağmen büyümeyi desteklemek için faizleri düşürme yoluna gidebilir.
Cuma günü konuşan Fed Başkanı Jerome Powell, politika adımları konusunda aceleci olmayacaklarını belirterek “Acele etmemizi gerektirecek bir durum yok gibi. Bu gelişmelerin nasıl sonuçlanacağını görmemiz gerekecek,” dedi.
Resesyon Riski Fed’i Zorlayabilir
Morningstar Yatırım Yönetimi’nden Dominic Pappalardo’ya göre, tarifelerin tetiklediği ekonomik bir yavaşlama, enflasyon yüksek seyretse bile Fed’i faiz indirimine zorlayabilir. Bu, Fed’in klasik politika yaklaşımına ters bir durum. Normalde fiyat baskıları karşısında sıkı para politikası tercih ediliyor.
10 yıllık Hazine tahvili getirisi Cuma günü %4’ün altına geriledi. Aynı anda hisse senetleri de düşerken, piyasa katılımcıları büyüme beklentilerini aşağı çekti.
State Street Global Advisors’tan Michael Arone, “Piyasa, tarifelerin yaratacağı enflasyondan ziyade ekonomik büyümeye daha çok odaklanmış durumda. Muhtemelen Fed de bu kaygıyı paylaşıyordur,” dedi.
Faiz İndirimine Ne Zaman Başlanır?
CME FedWatch verilerine göre, piyasalar yıl sonuna kadar üçten fazla faiz indirimi ihtimalini %85 olasılıkla fiyatlıyor. Bu oran, tarife açıklaması öncesinde bir ila iki indirim arasında değişiyordu. Dört faiz indirimi durumunda hedef federal fon oranı %3,25–3,50 aralığına düşecek ki bu, geçen yılın zirvesine göre iki tam puanlık bir düşüş anlamına geliyor.
Mayıs 2025 toplantısı için faiz indirimi olasılığı %30 seviyesine çıkarken, Haziran ayında bir indirim ihtimali %70 ile daha yüksek değerlendiriliyor.
Fed’in Çıkmazı Derinleşiyor
Pappalardo, Fed’in hem büyümeyi destekleme hem de enflasyonla mücadele görevlerinin aynı anda zorlandığını vurguluyor. Powell da Cuma günkü açıklamalarında bu ikilemi kabul etti: “Tarife artışlarının beklentilerin çok ötesinde olduğu netleşiyor. Aynı durumun ekonomik etkiler için de geçerli olması muhtemel: Daha yüksek enflasyon ve daha yavaş büyüme.”
Powell, enflasyon yükselirse karşılık vermeye hazır olduklarını belirtse de, mevcut görünümün şekillenmesini bekleyeceklerini yineledi.
Wells Fargo Yatırım Enstitüsü’nden Sameer Samana, Fed’in enflasyon hedefinden tamamen vazgeçmesini beklemiyor. “Eğer fiyat baskıları olmasaydı, Fed büyümeyi desteklemek konusunda daha hızlı hareket edebilirdi. Şimdi ise daha temkinli davranacaklar,” diye konuştu.