- ABD’de 3. çeyrek bilanço sezonu önümüzdeki hafta resmen başlıyor; finans sektörünün devleri sahneye çıkıyor.
- İlk dalgada JPMorgan, Goldman Sachs, Morgan Stanley, BlackRock gibi büyük bankalar ile TSMC ve Rio Tinto gibi reel sektör devleri rapor açıklayacak.
- Piyasalar, sonuçların Fed’in faiz indirim temposu ve ABD ekonomisindeki “yumuşak iniş” senaryosu üzerindeki etkisine odaklanmış durumda.
ABD borsalarında gözler yeniden bilanço defterlerine çevriliyor. 2025’in üçüncü çeyreğine ait sonuçlar önümüzdeki hafta açıklanmaya başlıyor.
Bu sezon, hem finans sektöründeki kârlılık trendi hem de küresel ekonominin resesyon eşiğinden uzaklaşıp uzaklaşmadığına dair sinyaller açısından kritik öneme sahip olacak.
Haftanın takvimi yoğun:
- Salı günü Wall Street’in dev yatırım bankalarıyla birlikte start veriliyor. BlackRock, Citigroup, Goldman Sachs ve JPMorgan Chase sonuçlarını açıklayacak. Bu dört kurumun verileri, yılın kalanında sermaye piyasalarındaki risk iştahını belirleyecek ilk güçlü sinyali verebilir.
- Çarşamba günü Bank of America, Morgan Stanley ve madencilik devi Rio Tinto sahne alacak. Özellikle BofA ve Morgan Stanley’nin yatırım bankacılığı gelirlerindeki seyir, finansal istikrarın yönünü belirleyecek.
- Perşembe günü finansal kurumların yanında teknoloji devlerinden TSMC öne çıkıyor. Aynı gün BNY Mellon, Charles Schwab ve US Bancorp bilanço açıklayacak. TSMC’nin sonuçları, yarı iletken arz zinciri ve yapay zekâ yatırımlarının hızını ölçmek açısından yakından izlenecek.
- Cuma günü ise tüketici harcamaları cephesinde önemli bir gösterge olarak American Express bilançosu açıklanacak.
Bu dönem, sadece kârlılık değil, aynı zamanda şirket yönlendirmeleri (forward guidance) açısından da belirleyici olacak.
Fed’in faiz indirimi patikasına girdiği bu dönemde, finans devlerinin kredi hacmi, mevduat maliyetleri ve marj trendleri para politikası beklentilerini doğrudan etkileyebilir.
Analistlere göre 3. çeyrek, “gerçek ekonominin nabzını” tutmak için test dönemi niteliğinde. Enerji fiyatlarındaki oynaklık, Çin’deki talep zayıflığı ve Avrupa’daki durgunluk işaretleri, bilançolara baskı yaratabilir. Buna karşın ABD’deki istihdam piyasasının güçlü seyri, özellikle tüketici harcamalarına dayalı sektörlerde olumlu bir görünüm sağlayabilir.
Bu bilanço sezonu sadece kazanç raporlarının değil, 2026 fiyatlamalarının da ön izlemesi olacak.
Eğer bankalar ve çip üreticileri beklentilerin üzerinde bir performans sergilerse, S&P 500 endeksi yıl sonuna doğru yeniden 7.000 puan hedefini konuşmaya başlayabilir.
Ancak zayıf finansal raporlar, faiz indirimi beklentilerinin bozulmasıyla birlikte Wall Street’te satış dalgası yaratma potansiyeline sahip.