BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Donald Trump’ın sevdiği gümrük tarifeleri darbe aldı. 29 Ağustos’ta, Federal Temyiz Mahkemesi’nin başkanın Amerika’nın ticaret politikasını yeniden şekillendirme yetkisine dair şüphelerini dile getirmesinden bir ay sonra, mahkeme çoğunluğu, Trump’ın tek başına ülkenin tarife tablolarını değiştiremeyeceğine hükmeden üç yargıçlı panelin kararını onayladı. Bu, Trump’ın geri adım atmak zorunda kalacağı anlamına mı geliyor?
7’ye karşı 4 oyla alınan VOS Selections, Inc v United States kararı, başkandan hızlı bir tepki gördü. Karardan bir saatten kısa süre sonra Trump, Federal Temyiz Mahkemesi’ni “Son Derece Partizan Bir Mahkeme” diye niteledi ve kararın “Amerika Birleşik Devletleri’ni kelimenin tam anlamıyla yok edeceğini” söyledi. Ancak açıklamasında tarifelerin Yüksek Mahkeme’ye yapılacak temyiz başvurusu süresince yürürlükte kalacağını vurguladı.
Genelde gündeme çok çıkmayan Federal Temyiz Mahkemesi bir karar vermek için aylar harcar; VOS Selections gibi en banc (tüm yargıçların katıldığı) davalarda bu süre altı aya kadar çıkabilir. Böylesine önemli bir konuda yalnızca 29 günde 127 sayfalık karar yayımlanması olağandışı bir hızdı. Ayrıca Trump’ın mahkemeyi partizan olarak nitelemesi de tabloya uymuyor: çoğunlukta George W. Bush’un atadığı bir yargıç vardı; muhalifler arasında ise iki Obama ataması bulunuyordu. (Federal Temyiz Mahkemesi, Trump’ın henüz hakim atamadığı tek istinaf mahkemesi.)
VOS Selections davasının temelinde Trump’ın geniş çaplı tarifeleri uygulamak için 1977 tarihli Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasası’nı (IEEPA) kullanma yetkisi olup olmadığı yatıyor. Bu yasa, başkana “ABD’nin ulusal güvenliği, dış politikası veya ekonomisine yönelik olağanüstü tehditlerle mücadele için ithalatı düzenleme” yetkisi veriyor. Hükümet, tarifeleri gerekçelendirmek için iki acil duruma atıf yaptı: fentanil krizi ve ABD’nin ticaret ortaklarıyla olan “büyük ve kalıcı ticaret açıkları”. Federal Temyiz Mahkemesi çoğunluğu ise Trump’ın bu gerekçelerle “trafik” ve “karşılıklılık” tarifeleri koymasının IEEPA’nın yetki sınırlarını aştığını söyledi.
Anayasa’ya göre “vergi, gümrük vergisi, harç ve resim koyma yetkisi” yalnızca Kongre’ye aittir. Başkanlara gümrük vergisi artırma yetkisi veren diğer yasaların aksine, IEEPA’da “tarifeler”, “vergiler” veya “ek vergiler” gibi ifadeler yoktur; bu da mahkemeye göre Trump’ın hamlesini anayasaya aykırı kılıyor. Çoğunluk, 1971’de Richard Nixon’ın, IEEPA’nın selefi bir yasa altında ödemeler dengesindeki açığı gidermek için %10’luk ek gümrük vergisi koymasına izin verildiğini kabul etti. Ancak bu ek vergi “beş aydan kısa sürdü”. Kongre ne zaman başkana tarife yetkisi verdiyse, “açıkça tanımlanmış prosedürel ve içerik sınırlamaları” getirdi.
Trump ise Yüksek Mahkeme’nin nihayetinde tarifelerini “kurtarmasına” yardımcı olacağını öngörüyor. Bu VOS Selections davasında veya şimdiden Yüksek Mahkeme’nin önünde olan Learning Resources, Inc. v Trump davasında olabilir. Haklı da çıkabilir. Çünkü VOS Selections’ta dört Federal Temyiz yargıcı, IEEPA’nın başkanlara hiçbir şekilde tarife değiştirme yetkisi vermediğini savundu. Çoğunluğun daha “nüanslı” görüşü – yani bazı tarifelerin mümkün ama Trump’ınkilerin yetki dışında olduğu – daha kırılgan olabilir. Yüksek Mahkeme’deki altı muhafazakâr yargıç, çoğunluğun “neden bu özel tarifelerin sınırsız yetki kullanımı olduğunun açıklanmadığını” söyleyen muhalefeti dikkate alabilir.
Yüksek Mahkeme’nin muhafazakâr 6–3 çoğunluğu, genellikle başkanlık yetkilerine cömert davranıyor ve Trump’ın güvenlik–dış politika gerekçelerine de kayabilir. Ancak tarifelere karşı çıkan geniş muhafazakâr ve liberteryen grup yargıçların elini ağırlaştırabilir. Ayrıca mahkeme, Trump’ın tarifelerini onaylarsa, Kongre onayı olmadığı için reddettiği Joe Biden’ın öğrenci affı planıyla neden farklı davrandığını açıklamak zorunda kalacak.
Trump bu davayı kaybetse bile, mahkemelerde deneyebileceği başka yasal yollar mevcut. Ödenmiş gümrük vergilerinin iadesini bekleyenler ise epey bekleyecek gibi görünüyor.