● Trump, Şi Cinping ile görüşmesinden dakikalar önce Pentagon’a 1992’den bu yana ilk kez nükleer silah testi emri verdi.
● Putin aynı saatlerde, “müdahale edilemeyen” su altı nükleer insansız aracı Poseidon’un başarıyla test edildiğini açıkladı.
● Küresel piyasalar “Soğuk Savaş 2.0” endişesiyle gerildi; altında volatilite jeopolitik risk yükseldi.
Washington’da diplomasi trafiği zirveye çıkarken, Beyaz Saray’dan dünyayı sarsacak bir karar geldi. ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yapacağı kritik görüşmeye dakikalar kala, Savaş Bakanlığı’na (Pentagon) 1992’den bu yana ilk kez nükleer silah denemelerinin derhal başlatılması talimatını verdiğini açıkladı.
Trump, kararını “Amerikan caydırıcılığına yeniden güven tesis edilmesi gerekiyor” sözleriyle savundu. Bu hamle, ABD’nin 1996 tarihli Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Anlaşması’nı (CTBT) fiilen askıya alması anlamına geliyor. Beyaz Saray kaynakları, ilk denemelerin Nevada Test Sahası’nda yapılacağını ve hazırlıkların “acil koduyla” başlatıldığını doğruladı.
Moskova sessiz kalmadı: Poseidon sahnede
Trump’ın açıklamasından kısa süre sonra Vladimir Putin, Rusya’nın Poseidon adlı nükleer güçle çalışan su altı dronunu başarıyla test ettiğini duyurdu. Kremlin’e göre Poseidon, “hiçbir savunma sistemi tarafından engellenemeyen” bir silah. 10.000 km menzile, saatte 185 km hıza sahip olduğu bildirilen araç, nükleer başlık taşıyabiliyor ve deniz tabanında tsunami etkisi yaratabiliyor.
Moskova kaynakları, testin zamanlamasının “tesadüf olmadığını” belirterek, “Washington güç gösterisi yapıyorsa, biz de denizden yanıt veriyoruz” yorumunu yaptı.
Piyasalar tedirgin, altın tırmanıyor
Jeopolitik gerilimin yükselmesiyle altın fiyatı %1,7 primlendi, ABD tahvil faizleri düştü. Savunma sanayi hisseleri yükselirken, Asya piyasaları “jeopolitik risk primi”ni fiyatlamaya başladı. Analistler, Trump’ın bu adımının “diplomasi yerine caydırıcılığı öne çıkaran stratejinin dönüşü” olduğunu söylüyor.
Soğuk Savaş 2.0 mı?
Uzmanlara göre iki açıklama arasındaki zamanlama, “yeni bir nükleer rekabetin sahneye konduğu” izlenimini güçlendiriyor. ABD’nin test kararı kara ve hava sistemlerini; Rusya’nın Poseidon’u ise denizaltı teknolojilerini yeniden gündeme taşıdı.
Jeopolitik gözlemciler, Trump’ın bu kararla hem Çin’le müzakere masasına “askeri üstünlük kartını” koyduğunu hem de Putin’in Asya üzerindeki etki alanını sınırlamaya çalıştığını belirtiyor.
Sonuç olarak, dünyanın üç büyük gücü arasında diplomasi yerini yeniden nükleer psikolojiye bırakıyor. Bu kez cephe değil, zamanlama savaşları başlıyor.







