– ABD Başkanı Donald Trump, New York Belediye Başkanlığı yarışına müdahil olarak Demokrat aday Zohran Mamdani’yi hedef aldı; Mamdani’ye oy veren Yahudileri “aptal” olarak niteledi.
– Trump, Mamdani seçilirse New York’a federal fon sağlamayı durduracağını açıkladı; şehir bütçesinin %6,4’üne denk gelen 7,4 milyar doları kesme tehdidinde bulundu.
– Uganda doğumlu Müslüman bir göçmen olan Mamdani’nin yükselişi, Demokrat Parti içinde ideolojik bir kırılmayı tetiklerken, Trump’ın açıklamaları seçim atmosferini keskinleştirdi.
Trump’tan New York’a Sert Mesaj: “Mamdani Kazanırsa Fon Yok, Ona Oy Veren Yahudiler Aptal”
ABD Başkanı Donald Trump, New York Belediye Başkanlığı seçimlerine beklenmedik ölçüde dahil olarak, siyasetin merkezine yeni bir fay hattı yerleştirdi.
Trump, Pazartesi günü sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, Demokrat aday Zohran Mamdani’ye oy veren Yahudileri “aptal insanlar” olarak nitelendirdi ve Mamdani’nin seçilmesi halinde “New York’a federal yardımın kesileceğini” söyledi.
Trump’ın açıklaması, hem dini hem de etnik temelde ayrışmayı körüklediği gerekçesiyle büyük tepki topladı.
ABD Başkanı’nın “Zohran Mamdani’ye oy veren her Yahudi, kendini Yahudi düşmanı olarak tanımlayan aptal bir insandır” ifadeleri, seçim öncesi atmosferi daha da sertleştirdi.
Demokratlar Arasında Fırtına: Genç, Göçmen ve Sosyalist Bir Aday
New York Belediye Başkanlığı yarışının en dikkat çekici ismi Zohran Mamdani, 34 yaşında, Uganda doğumlu bir eyalet meclisi üyesi.
Kendisini “demokratik sosyalist” olarak tanımlayan Mamdani, New York’un en zenginlerine vergi artışı, şirket vergilerinin yükseltilmesi, sabit kiraların dondurulması ve kamu destekli konutların artırılması gibi radikal vaatlerle kampanya yürütüyor.
Demokrat Parti içindeki genç ve ilerici kanadın sembolü haline gelen Mamdani, uzun süredir “yerleşik düzenin adayı” olarak görülen eski vali Andrew Cuomo’ya karşı yükselişte.
Ön seçimlerde Cuomo’yu yenerek sürpriz bir çıkış yapan Mamdani, şimdi hem Cumhuriyetçilerin hem de partinin merkez kanadının hedefinde.
Trump’ın Mamdani’ye yönelik çıkışları, Demokrat Parti içindeki “ideolojik kimlik krizini” derinleştirmiş durumda. Parti, bir yandan genç seçmenlere seslenmek isterken, diğer yandan finans çevreleri ve ılımlı seçmenleri ürkütecek bir sola kayıştan endişe ediyor.
Trump’tan Cuomo’ya Destek: “Mamdani Kazanırsa New York’a Fon Yok”
Trump, aynı paylaşımında eski New York Valisi Andrew Cuomo’yu desteklediğini açıkladı.
Cumhuriyetçi Başkan’ın, bir Demokrat adaya açık destek vermesi alışılmadık bir hamle olarak değerlendirildi.
Trump, “Cuomo’yu sevseniz de sevmeseniz de başka seçeneğiniz yok. Ona oy verin ve iyi bir iş çıkarmasını umun. Mamdani bu işi yapamaz” ifadelerini kullandı.
Bu açıklama, seçim dengelerini anında değiştirdi.
Trump ayrıca Mamdani kazanırsa New York’a “asgari tutar dışında federal fon aktarılmayacağını” söyledi.
New York Eyalet Denetçisi’nin raporuna göre, federal hükümetin şehre sağladığı fonlar 2026 mali yılında 7,4 milyar dolar — bu da şehir bütçesinin %6,4’üne denk geliyor.
Yani Trump’ın tehdidi yalnızca siyasi değil, mali bir baskı aracı niteliğinde.
Siyasi Arka Plan: “Mamdani Fenomeni” ve Trump’ın Hesabı
Trump’ın sert söylemleri, yalnızca New York özelinde değil, 2026 başkanlık seçimleri öncesi ulusal bir stratejik mesaj olarak da okunuyor.
Trump, Mamdani gibi ilerici Demokratları “aşırı sol” olarak etiketleyerek, kendi tabanını konsolide etmeyi amaçlıyor.
Mamdani’nin Müslüman kimliği ve İsrail politikalarına getirdiği eleştiriler, Cumhuriyetçiler tarafından “antisemitik” olarak çerçeveleniyor.
Buna karşılık Mamdani, Trump’ın açıklamalarını “MAGA hareketinin yerleşik düzenle olan işbirliğinin bir yansıması” olarak tanımladı ve şu ifadeyi kullandı:
“Trump ve Cuomo aynı bağışçıları, aynı küçük vizyonu ve aynı dokunulmazlık duygusunu paylaşıyorlar.”
Mamdani ayrıca, “New York’un geleceği yerleşik çıkarların değil, çalışan insanların elinde olmalı” diyerek kampanyasını sürdürdü.
BS Ekonomi Yorumu
Trump’ın Mamdani çıkışı, “yerel bir seçim üzerinden ulusal kimlik savaşı” başlattı.
Göçmen kökenli, genç ve sol bir adayla; muhafazakâr, yerleşik ve popülist bir başkan arasında simgesel bir karşılaşma yaşanıyor.
Mamdani’nin adaylığı Demokrat Parti’nin tabanındaki dönüşümü; Trump’ın söylemi ise Cumhuriyetçi tabanın “tehdit algısını” temsil ediyor.
Ancak bu kez tehdit yalnızca ideolojik değil — finansal: Trump, “fon kesintisi” tehdidiyle siyaseti bütçeyle cezalandırma noktasına taşıyor.
New York seçimlerinin sonucu, yalnızca bir belediye başkanını değil, 2026 Amerika’sında hangi ideolojik hattın hâkim olacağını da gösterecek.
Manşet önerisi:
“”






