• Trump, Asya turunun son durağı Japonya’da İmparator Naruhito ile görüştü ve Tokyo’dan 550 milyar dolarlık yatırım sözü aldı.
• ABD Başkanı, Malezya’da dört ülke ile kritik mineraller ve ticaret anlaşmaları imzaladı; perşembe günü Xi Jinping’le görüşmeye hazırlanıyor.
• Tokyo, savunma ve enerji altyapısında ABD ile işbirliğini genişletirken, Washington ticaret ateşkesi için diplomatik zemini güçlendiriyor.
ABD Başkanı Donald Trump, beş günlük Asya turunun son ayağında Japonya’ya ulaştı. Tokyo’da kraliyet ailesi tarafından karşılanan Trump, İmparator Naruhito ile bir araya geldi ve Başbakan Sanae Takaichi’nin hükümetiyle yatırım ve güvenlik alanlarını kapsayan yeni bir işbirliği sürecinin startını verdi.
Trump, Japonya’ya gelmeden önce Malezya’da Güneydoğu Asya’daki dört ülke ile ticaret ve kritik mineraller konusunda bir dizi anlaşma imzalamıştı. Beyaz Saray kaynaklarına göre bu anlaşmalar, ABD’nin Asya-Pasifik tedarik zincirinde Çin’e olan bağımlılığını azaltma hedefinin ilk adımı olarak görülüyor. ABD’li yetkililer, Çin ve ABD müzakerecilerinin Pazar günü, karşılıklı gümrük vergilerinin artırılmasını ve nadir toprak elementleri üzerindeki ihracat kısıtlamalarını durduracak bir çerçeve üzerinde uzlaştıklarını bildirdi. Bu haberin ardından Asya borsaları rekor seviyelere ulaştı.
Trump, Japonya’ya inişi öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, “Başkan Xi’ye çok saygı duyuyorum ve bir anlaşmayla ayrılacağımızı düşünüyorum” dedi. Pazartesi günü İmparatorluk Sarayı’nda Naruhito ile tokalaşarak fotoğraf veren Trump, daha sonra Japonya Başbakanı Takaichi ile ekonomik ve güvenlik işbirliğini görüştü. Tokyo yönetimi, ABD’ye 550 milyar dolarlık yatırım sözü verirken, bu fonun enerji altyapısı, elektrik şebekeleri ve gemi inşası projelerinde kullanılacağı kaydedildi.
Yerel basına göre, Ticaret Bakanı Howard Lutnick ile Japon mevkidaşı Ryosei Akazawa, Tokyo’daki bir çalışma yemeğinde elektrik şebekelerine yönelik yatırım planlarını ele aldı. Hazine Bakanı Scott Bessent’in Japon Maliye Bakanı Satsuki Katayama ile yaptığı görüşmede ise Japonya’nın mali genişleme politikası ve ABD tahvil piyasalarındaki işbirliği gündeme geldi. Katayama, Japonya Merkez Bankası’nın para politikası hakkında doğrudan görüşme yapılmadığını, ancak yatırım taahhütlerinin değerlendirildiğini açıkladı.
Japonya Başbakanı Takaichi’nin, ülkesinin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük savunma yapılanmasını hızlandıracağını söylemesi, Washington’da olumlu yankı buldu. Trump, Tokyo’nun Çin karşısında savunma yükünü paylaşmasını uzun süredir talep ediyordu. Takaichi hükümetinin savunma harcamalarını GSYİH’nin yüzde 2’sine çıkarma hedefi, ABD’nin bölgedeki güvenlik öncelikleriyle paralel bir çizgi oluşturuyor.
Bununla birlikte, Japonya’daki koalisyon dengeleri Trump’ın daha ileri taleplerine sınır getirebilir. Parlamento çoğunluğunun olmaması, savunma bütçesinde ilave artışların onayını zorlaştırıyor. Ancak Tokyo’nun Asya-Pasifik’teki jeopolitik risklere karşı ABD’yle daha sıkı işbirliği mesajı, Washington’ın stratejik kazanımı olarak görülüyor.
Trump, Japonya ziyaretinin ardından çarşamba günü Güney Kore’nin Gyeongju kentine geçecek. Burada Devlet Başkanı Lee Jae Myung ile ticaret ve savunma konularında temaslarda bulunacak. Perşembe günü ise Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile yapacağı görüşme, Washington ve Pekin’in ticaret savaşı sonrası ilişkilerinde yeni bir dönemin kapısını aralayabilir.
Şu ana kadar iki taraftan da “tam kapsamlı bir anlaşma” beklentisi dile getirilmiş değil. Ancak mevcut temaslar, hem ABD’nin ithalat tarifelerini hem de Çin’in ihracat kontrollerini duraklatabilecek bir geçici uzlaşıya işaret ediyor.
Trump yönetiminin Asya turu, hem ekonomik hem de stratejik açıdan iki katmanlı bir hedef taşıyor: bir yandan tedarik zincirlerini çeşitlendirmek ve enerji erişimini güvence altına almak, diğer yandan bölgesel savunma ittifaklarını yeniden inşa etmek. Japonya’nın yatırım sözü, bu stratejinin ilk somut adımı oldu.
