Trump’tan Tartışmalı Karar: Afet Fonlarına “İsrail Şartı” Geldi
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail’e olan siyasi desteğini kurumsal düzeye taşıyarak, federal afet fonlarını İsrail’le iş yapma şartına bağladı. Federal Acil Durum Yönetim Ajansı (FEMA), Trump’ın talimatıyla, İsrail ile ticari ilişkileri askıya alan eyalet ve şehirlerin, afet hazırlık bütçelerinden yararlanamayacağını açıkladı.
Bu gelişme, yalnızca dış politika yansıması değil; ABD iç hukuk düzeni, yerel yönetim bağımsızlığı ve bütçesel adalet açısından da büyük bir kırılma riski yaratıyor.
Kararın İçeriği Ne?
- FEMA’nın fon başvuru kriterlerine, İsrail ile ekonomik ilişkileri askıya almamış olma şartı eklendi.
- Yerel yönetimler, İsrailli şirketlerle doğrudan veya dolaylı işbirliğini sürdürdüklerine dair yazılı taahhüt vermek zorunda bırakılıyor.
- Bu taahhüt verilmediği takdirde, doğal afet öncesi hazırlık bütçesi, ekipman alımı ve müdahale fonları dondurulabiliyor.
Anayasal ve Bütçesel Gerilim
Anayasal Tepkiler:
- Amerikan hukukçuları, söz konusu uygulamanın anayasanın “ifade özgürlüğü” ve “federalizm” ilkelerine aykırı olduğunu savunuyor.
- BDS (Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar) gibi politik hareketlere katılım, ABD’de anayasal bir hak kapsamında değerlendiriliyor.
Bütçesel Aksama Riski:
- FEMA’nın yıllık bütçesi 20 milyar doları buluyor. Bu kaynağın siyasi sadakatle dağıtılması, doğal afetlere karşı kurumsal hazırlıkta zafiyet yaratabilir.
- Özellikle kıyı eyaletleri (Kaliforniya, New York gibi), bu şarttan etkilenme potansiyeli taşıyor.