Trump Yedi Günlük Sessizliğin Ardından Sert Mesajlarla Döndü
ABD Başkanı Donald Trump, yedi gündür kamuoyu önüne çıkmamasının ardından bir dizi sert açıklama ile yeniden ekranlara döndü. Sağlığına dair dedikoduları “sahte haber” diye niteleyen Trump, hem güvenlik politikalarında hem de ekonomi başlıklarında dikkat çekici mesajlar verdi. Venezuela’dan gelen uyuşturucu yüklü gemiye düzenlenen operasyondan, Yüksek Mahkeme sürecine, tarifelerden Uzay Komutanlığı kararına kadar uzanan açıklamalar, Washington gündemini bir kez daha hareketlendirdi.
Karayipler’de Ölümcül Operasyon
Trump, “Ülkemize uzun süredir çok fazla uyuşturucu giriyor. Ve… bunlar Venezuela’dan geldi” diyerek ABD ordusunun Karayipler’de düzenlediği bir operasyona dikkat çekti. Pentagon’un teyit ettiği baskında, Venezuela’dan gelen uyuşturucu yüklü bir gemiye “ölümcül saldırı” düzenlendi. Trump, detayların yakında açıklanacağını belirtti. Bu operasyon, Trump yönetiminin Latin Amerika kaynaklı uyuşturucu akışına karşı sertleşen tavrını gösteriyor.
Gümrük Tarifeleri: Yüksek Mahkeme Resti
Trump, 29 Ağustos’ta federal temyiz mahkemesinin kendi gümrük vergilerini “yasa dışı” ilan eden kararına sert tepki verdi. “Son 35 yıldır bizi soyup soğana çeviren ülkelere trilyonlarca dolar geri vermek zorunda kalacağız. Bunun yasal bir zeminde gerçekleşeceğini hayal bile edemiyorum. Hiçbir yasal dayanakları yok” dedi.
Trump, süreci hızlandırmak için Yüksek Mahkeme’ye başvuracaklarını da açıkladı: “Gümrük vergileri konusunda yarın Yüksek Mahkeme’ye gideceğimizi düşünüyoruz çünkü erken bir karara ihtiyacımız var. Yönetim olarak hızlandırılmış bir karar talep edeceğiz” ifadelerini kullandı. Trump, tarifelerin kendisine “muazzam bir müzakere gücü” verdiğini vurguladı.
Chicago’ya Ulusal Muhafız Planı
İç güvenlik gündemine de değinen Trump, suç oranlarının yüksek olduğu Chicago için sert bir mesaj verdi: “Giriyoruz. Ne zaman gireceğimizi söylemedim ama giriyoruz” dedi. Ulusal Muhafızların Chicago’ya gönderileceğini ima eden bu çıkış, kamu düzenine dair daha merkezi müdahalelerin gelebileceği sinyalini verdi.
Colorado’dan Alabama’ya Taşınan Uzay Komutanlığı
Trump, ABD Uzay Komutanlığı’nın karargâhını Colorado Springs’ten Alabama Huntsville’e taşıma kararını yeniden duyurdu. Bu adım, 2023’te Biden yönetimi tarafından iptal edilmişti. Trump, gerekçesini ise doğrudan seçim güvenliğine bağladı: “Colorado ile ilgili en büyük sorunum, posta yoluyla oy kullanmaları, tamamen posta yoluyla oy kullanmaya geçmeleri. Yani otomatik olarak hileli seçimler yapmış oluyorlar” dedi.
Colorado’nun posta yoluyla oylama sistemine olan güvensizliğini yineleyen Trump, bu hamlenin aslında siyasal bir mesaj olduğunu da gizlemedi. Uzay Komutanlığı’nda 1.700 personel görev yaparken, yeni karargâhın Alabama’ya kaydırılması, Trump’ın seçim haritasına stratejik bir dokunuş olarak yorumlanıyor.
Altın Kubbe Füze Savunma Projesi
Trump, Alabama’daki yeni komutanlığın, “Altın Kubbe” adlı 175 milyar dolarlık füze savunma sisteminin inşasında kilit rol oynayacağını açıkladı. “Bildiğiniz gibi bu büyük bir olay olacak. Herkes buna katılmak istiyor. Daha önce kimsenin görmediği bir altın kubbeye sahip olacağız. Kanada aradı, bunun bir parçası olmak istiyorlar. Bu harika olacak” sözleriyle projeye uluslararası ilgiyi de aktardı.
Sistem, Çin, İran, Kuzey Kore veya Rusya’dan fırlatılabilecek füzeleri yüzlerce uydudan oluşan bir ağ ile etkisiz hale getirmeyi hedefliyor. ABD savunma sanayisi için devasa ölçekli bu projenin, Trump’ın “ikinci dönem mirası” olarak konumlanması bekleniyor.
Putin ve Ukrayna Açıklamaları
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e dair de konuşan Trump, “Çok hayal kırıklığına uğradım” dedi. Ukrayna savaşında Moskova’nın daha yapıcı bir tutum alması gerektiğini belirterek, “İnsanların yaşamasına yardımcı olacak bir şeyler yapacak” sözleriyle Putin’den beklenti içinde olduğunu dile getirdi.
Öte yandan Trump, Çin ve Rusya’nın ABD’ye karşı bir eksen oluşturmasından “hiç endişe duymadığını” söyledi. Bu açıklama, Pekin ve Moskova’nın son dönemdeki yakınlaşmasına rağmen Washington’un stratejik üstünlüğüne vurgu olarak değerlendirildi.
Sağlık Söylentilerine Doğrudan Yanıt
Trump’ın yedi gün boyunca ekranlardan uzak kalması, sosyal medyada öldüğü ya da ağır hasta olduğuna dair söylentilere yol açmıştı. Trump, bu iddialara basın toplantısında “Sahte haberler” diyerek karşılık verdi. “İki gün boyunca bir şey yapmadım, onlar da ‘Bunda kesin bir sorun var’ dediler. Biden aylarca yapmazdı. Kimse bir şey demezdi” ifadeleriyle de durumu alaya aldı.
Aynı günlerde Beyaz Saray, Trump’ın sağlık durumuna ilişkin yalnızca standart açıklamalar yaparken, Trump bu kez kameralar karşısına çıkarak tartışmalara kendisi son vermek istedi. “Ülkemiz o kadar güçlü, o kadar büyük ki. ABD olmasa dünyadaki her şey ölürdü” sözleriyle hem sağlık iddialarını reddetti hem de kendi liderliğini yüceltti.
Kritik Başlıklar Birbirine Bağlanıyor
Trump’ın yedi gün aradan sonra yaptığı bu yoğun çıkış, ABD siyasetinde kritik başlıkların birbirine ne kadar sıkı bağlandığını gösteriyor. Bir yanda Venezuela merkezli uyuşturucu operasyonu ve Chicago planı gibi iç güvenlik hamleleri; diğer yanda Yüksek Mahkeme’deki tarife davası ve Altın Kubbe projesi gibi ekonomi-savunma hattındaki kararlar öne çıkıyor.
Trump’ın sağlık söylentileriyle gölgelenen bu haftanın sonunda yeniden güçlü bir imaj çizme çabası dikkat çekiyor. Hem taraftarlarına “eskisinden daha iyi” mesajı verdi hem de seçim öncesi politik gündemi kendi lehine domine etti.