Enfeksiyonun ilk aşaması, insanların onu ciddiye almamasıdır. Bu sadece bir gösteriydi, değil mi? Sonra, insanlar onu ciddiye almaya başlar, ama hâlâ onunla çalışabileceklerine inanırlar — ki bu da ikinci aşamadır. Bu aşamada insanlar, onunla anlaşmaya çalışır, onu “çevrelemekten” ya da “idare etmekten” bahseder. Üçüncü aşama ise, herkesin kontrolün tamamen yitirildiğini fark ettiği andır.
Hâlâ ikinci aşamadayız. Demokratlar, Trump’a tavizler vererek onun işbirliği yapmasını sağlayabileceklerini düşünüyorlar. Şirket yöneticileri, onun için sevimli görünmenin markaları koruyacağını sanıyor. Bürokratlar, onunla iş yapabileceklerini düşünüyor. Ve yatırımcılar da, yönetimin söylemlerinden anlam çıkarmaya çalışıyor — sanki bunlar tutarlı bir politika çerçevesinde şekilleniyormuş gibi.
Ama Trump’ta bir tutarlılık yok. Trump, yalnızca kendi çıkarlarıyla ilgileniyor. Kendini zenginleştirmek, kendini övmek ve düşmanlarından intikam almak dışında hiçbir sabit yönü yok. Eğer bir politikayı uygulamaya karar verirse — örneğin tarifeler gibi — bunu bir strateji doğrultusunda değil, güç gösterisi olarak yapar. Sonra, bir televizyon sunucusu veya kampanya bağışçısı ona bu fikrin kötü olduğunu söylerse, bir anda vazgeçebilir. Ertesi gün, başka biri onu yeniden bu fikre ikna edebilir.
Bu, Amerika Birleşik Devletleri başkanlığını yürüten bir adam için felaket niteliğinde. Ama yatırımcılar için de büyük bir risk. Çünkü Trump yönetiminden gelen hiçbir mesaj, gerçekten ne olacağına dair güvenilir bir ipucu sunmuyor.
Ve evet, piyasalar zaman zaman bu gerçeği göz ardı edebilir. Çünkü yatırımcılar, “kötü haber yoksa, iyi haber var demektir” mantığıyla hareket etmeye eğilimlidir. Ama bu, gerçeklerin sonunda kendilerini dayatmayacağı anlamına gelmez.
Trump, gerçeklikle bağını koparmış bir başkandır. Onun yönetimi, kaotik, çıkarcı ve öngörülemezdir. Bu koşullar altında yatırım yapmak, zar atmaya benzer — belki kısa vadeli kazançlar sağlanabilir, ama sistematik bir stratejiye dayalı kazanç mümkün değildir. Çünkü ortada bir sistem yoktur. Sadece kaos vardır.
