BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Japonya Başbakanı Ishiba Shigeru, Liberal Demokrat Parti içindeki bölünmeleri yatıştırmak amacıyla istifa etti. Ekim ayında göreve gelen Ishiba, partisinin koalisyonunun parlamento’nun iki kanadında da çoğunluğu kaybettiği ağır seçim yenilgisi sonrası yoğun baskı altındaydı. LDP yeni liderini seçene kadar görevde kalacağını açıkladı.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya’nın ülkesine düzenlediği en büyük hava saldırısını “acımasız” ve “savaşı uzatma girişimi” olarak nitelendirdi. Saldırılar ülke genelindeki şehirleri hedef alırken, bunlardan biri Kiev’deki ana hükümet binasında yangına yol açtı. Toplamda aralarında bir çocuğun da bulunduğu en az dört kişi hayatını kaybetti. Ukrayna hava kuvvetleri, kullanılan 805 insansız hava aracından 751’ini, fırlatılan 13 füzeden ise dördünü düşürdüğünü açıkladı.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve müttefikleri, Ekim ayında günlük petrol üretimini 137 bin varil artıracaklarını duyurdu. Kartel bu yıl beklentilerin üzerinde hızlı kota artışına gitmesine rağmen fiyatlarda ciddi bir düşüş olmadı. Ancak analistler, küresel talebin yakında gerilemesini bekliyor. OPEC+ piyasa koşullarını yakından izleyeceğini bildirdi.
Norveçliler, iktidardaki sol koalisyon ile popülist İlerleme Partisi ve merkez sağ Muhafazakâr Parti’den oluşan muhalefet bloku arasında başa baş geçmesi beklenen seçimlerde oy kullanmaya başladı. Kampanya sürecine hayat pahalılığı ve jeopolitik kaygılar, özellikle de Norveç’in 2 trilyon sterlinlik varlık fonu damga vurdu. Oylama Pazartesi akşamı sona erecek.
Evrensel Posta Birliği, Trump yönetiminin “de minimis” muafiyetini kaldırmasının ardından Amerika’ya giden posta hacminde %80 düşüş yaşandığını açıkladı. BM ajansı, küçük paketlerin vergiye tabi tutulduğu 29 Ağustos günü ile bir hafta öncesini kıyasladı. 88 posta işletmesinin Amerika’ya hizmetlerini tamamen ya da kısmen askıya aldığı belirtildi.
Güney Kore, Cuma günü Georgia eyaletinde gerçekleştirilen bir göçmen operasyonunda gözaltına alınan 300’den fazla Koreli işçiyle ilgili olarak Amerika ile görüşmeler yaptığını açıkladı. Seul yönetimi, işçileri almak üzere bir uçak göndermeyi planladığını bildirdi. Gözaltına alınan kişiler Hyundai’ye ait bir batarya fabrikasının inşaatında çalışıyordu; Amerikan yetkililer bu kişilerin çalışma izninin bulunmadığını söyledi.
Britanya polisi, Filistin Eylemi adlı grubun yasaklanmasını protesto eden yaklaşık 900 kişiyi tutukladı. Hükümet, Temmuz ayında bu pro-Gazze kampanya grubunu savunma sanayi tesislerine yönelik saldırılar ve bir hava üssüne girilmesi nedeniyle terör örgütü ilan etmişti. Bu adım, mülkleri değil ama altyapıyı hedef alan gruba destek vermeyi suç haline getirdi. Protestocular ise bunun ifade özgürlüğüne yönelik ağır bir kısıtlama olduğunu savunuyor.

Japonya için sırada ne var?
Pazar günü Japonya Başbakanı Ishiba Shigeru istifa etti. Aylar boyunca, Liberal Demokrat Parti’nin (LDP) ve koalisyonunun parlamentonun her iki kanadında da çoğunluğu kaybetmesine yol açan iki ağır seçim yenilgisine rağmen görevde kalacağını savunmuştu. Ancak LDP içinden gelen baskı dayanılmaz hale geldi. Ishiba, partide bölünme yaşanmasını önlemek istediğini söyledi.
LDP yeni liderini seçene kadar geçici olarak görevde kalacağını belirtti. Bu seçim yalnızca partinin değil, Japonya’nın da yönünü belirleyecek. LDP, son yetmiş yılın büyük kısmında çok çeşitli görüşlere alan açarak iktidarda kalmayı başardı. Ishiba, liberal bir ılımlı olarak görülüyordu. Halefi de benzer çizgide olabilir: Telegenik bir merkezci olan Koizumi Shinjiro, önde gelen adaylardan biri. Ancak parti, Japonya’nın ilk kadın başbakanı olmak isteyen ve sert çizgide bir milliyetçi olan Takaichi Sanae’nin liderliğiyle sağa da keskin bir dönüş yapabilir.

Çin, tarifelerle yaşamayı öğreniyor
Amerika, Çin ile yıpratıcı bir ticaret savaşı yürüttükten sonra şimdi Asya’nın diğer milyarlık gücüyle bir tarife kavgasına girişti. 27 Ağustos’ta, Rusya’dan petrol satın aldığı için Hindistan’a uygulanan tarifeler %50’ye çıkarıldı. Başkan Donald Trump’ın son “karşılıklı” tarifeleri de ay başında yürürlüğe girdi ve Vietnam, Tayland ve Malezya dahil birçok ticaret ortağına yönelik vergileri artırdı.
Tüm bunlar, Çin’in artık tek başına hedef alınmadığı anlamına geliyor. Pazartesi günü açıklanacak ticaret verilerinin, Çin’in ihracatının Ağustos ayında yıllık bazda en az %5 arttığını ve güçlü seyrini sürdürdüğünü göstermesi bekleniyor. Amerika hâlâ “yeniden sevkiyat”a—yani Çin’den çıkıp üçüncü ülkeler üzerinden Amerika’ya ulaşan mallara—karşı harekete geçme tehdidinde bulunuyor. Ancak bu terimi net biçimde tanımlamış değil. Ayrıca, Çin’in komşularına da tarife getirerek malları başka yollarla yönlendirme teşvikini zaten azaltmış oldu. Trump’ın tarifeleri kaçılacak değil, katlanılacak bir gerçek.


Fransa hükümeti yine çöküşün eşiğinde
Fransa’da bir hükümetin daha Pazartesi günü düşmesi bekleniyor; alt meclis, güven oylaması yapacak. Merkezci Başbakan François Bayrou, 2026’da bütçe açığını azaltmaya yönelik, şu anda GSYİH’nin %5,4’üne denk gelen ve 44 milyar avro (51 milyar dolar) tasarruf içeren popüler olmayan planları nedeniyle oylamayı gündeme getirdi. Bayrou’nun hayatta kalma şansı son derece düşük görünüyor. Onun merkezci grubu mecliste azınlıkta ve hem sol hem de aşırı sağ muhalefet destek vermeyeceğini açıkladı.
Oylama beklendiği gibi sonuçlanırsa, bu parlamentonun dokuz ay içinde ikinci kez bir hükümeti düşürmesi olacak. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yeni seçim çağrısı yapmak zorunda değil; Bayrou’nun yerine kendi seçeceği birini atayabilir. Ancak göreve kim gelirse gelsin, aynı yapısal sorunla yüzleşecek: bütçe açığını nasıl kapatacağı konusunda uzlaşamayan ve üç bloğa bölünmüş, kilitlenmiş bir parlamento. Bu da Fransa’yı euro bölgesindeki en yüksek bütçe açığıyla baş başa bırakıyor.

“Only Murders in the Building”in kazanan formülü
Çoğu insan için “Only Murders in the Building” dizisinin isminde en önemli kelime ikinci olan “Murders”. New Yorklular içinse sonuncusu, yani “Building”. Diziyi izlerkenki eğlencenin bir kısmı, başrollerdeki bir aktör (Steve Martin), yönetmen (Martin Short) ve sanatçının (Selena Gomez) nasıl olup da bu kadar güzel dairelerde yaşayabildiğini alaycı bir şekilde sorgulamaktan geliyor—özellikle de hepsi yeterince “boş” oldukları için saatlerce suç araştırıp bunun üzerine podcast yapabiliyorken.
Bu hafta Hulu’da başlayacak beşinci sezonda yine kıskandıran iç mekânlar, keskin diyaloglar ve ünlü konuk oyuncular bekleniyor. Meryl Streep, Martin Short’un eşini canlandırarak geri dönüyor; Renée Zellweger ve Christoph Waltz ise zengin apartman sakinlerini (ve şüphelileri) oynuyor. Dizi, keyifli polisiye kurguyu yıldız oyuncuların rol yapma gösterisiyle harmanlıyor: Ana karakterlerin podcast’i öyle popüler oluyor ki film uyarlamasına ilham veriyor—bu da ünlü oyuncuların, ünlü oyuncuların oynadığı karakterleri oynaması anlamına geliyor. Kulağa karmaşık ve kendini beğenmiş bir fikir gibi gelse de aslında izlemesi son derece eğlenceli.