BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Donald Trump, Gazze’de tutulan İsrailli rehinelerin “Pazartesi ya da Salı günü” serbest bırakılacağını söyledi. Amerikan Başkanı, kendi yönetimi tarafından hazırlanan barış anlaşmasını “tarihi bir dönüm noktası” olarak tanımladı ve görüşmelerin yapıldığı Mısır’ı ziyaret edebileceğini belirtti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesinin “büyük bir gün” yaşadığını söylerken, Hamas ise Gazzelilerin savaş boyunca “eşi benzeri görülmemiş bir cesaret” gösterdiğini açıkladı.
Bu arada İsrail Güvenlik Kabinesi, Hamas ile ateşkes anlaşmasını oylamak üzere toplandı. Ardından geniş kabinede de oylamaya sunulacak. Bazı sağcı bakanlar karşı oy kullansa bile, anlaşmanın onaylanması bekleniyor. Plan kapsamında İsrail askerleri Gazze’den çekilecek ve yaklaşık 2.000 Filistinli mahkûm serbest bırakılacak.
ABD Adalet Bakanlığı, New York’un Demokrat Başsavcısı Letitia James’i, ipotek dolandırıcılığı iddialarıyla ilgili bir soruşturma sonucunda suçladı. James, 2023 yılında Başkan Trump’ın emlak şirketi hakkında açtığı dolandırıcılık davasını kazanmıştı. Federal savcı Lindsey Halligan, geçtiğimiz haftalarda Trump’ın bir diğer siyasi rakibi olan eski FBI Direktörü James Comey’e de dava açtı (Comey suçlamaları reddetti).
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Amerika’nın Arjantin ekonomisini desteklemek amacıyla Arjantin pesosu satın aldığını ve ülkenin merkez bankasıyla 20 milyar dolarlık bir swap hattı anlaşmasını tamamladığını açıkladı. Bu adımlar, Bessent’in geçen ay yaptığı “Arjantin parasını istikrara kavuşturmak için gerekeni yapacağız” açıklamasını takip ediyor. Başkan Trump’ın, önümüzdeki hafta Arjantin’in liberteryen lideri Javier Milei ile görüşmesi planlanıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Aralık ayında yanlışlıkla bir Azerbaycan Hava Yolları uçağını düşürdüklerini, uçağı Ukrayna İHA’sı sandıklarını itiraf etti. Kazada 38 kişi hayatını kaybetmişti. Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile yaptığı görüşmede, Rusya’nın bu olayla ilgili “nesnel bir değerlendirme yapmak ve gerçek nedenleri ortaya çıkarmakla yükümlü olduğunu” söyledi.
Britanya’nın eski başbakanı ve mevcut Muhafazakâr milletvekili Rishi Sunak, yapay zekâ laboratuvarı Anthropic ve Microsoft için üst düzey danışman olarak atandı. Sunak, görevdeyken Britanya’nın “bilim ve teknoloji süper gücü” haline gelmesi hedefini açıklamış ve Microsoft’un İngiltere’deki veri merkezlerine 2,5 milyar sterlinlik yatırım duyurusuna öncülük etmişti. Sunak ayrıca yatırım bankası Goldman Sachs’a da danışmanlık yapıyor.
Macar yazar László Krasznahorkai, Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandı. 1954 doğumlu yazar, Samuel Beckett’in eserleriyle karşılaştırılan karanlık romanlarıyla tanınıyor. İlk romanı “Sátántangó” (1985), izole bir köyde geçen melankolik bir hikâyeyi anlatıyor. Krasznahorkai, bu romanı 1994’te yedi saatlik siyah-beyaz bir filme uyarlayan yönetmen Béla Tarr ile uzun süredir işbirliği yapıyor.

İsrail ve Filistin için yeni bir başlangıç
Orta Doğu, Cuma sabahına yeniden yeşeren barış umutlarıyla uyanacak. Perşembe akşamı İsrail kabinesinin, Donald Trump tarafından önerilen ve Mısır’da Hamas’la yürütülen müzakereler sonucunda şekillenen ateşkes anlaşmasını onaylaması bekleniyordu. Birkaç aşırı sağcı bakan anlaşmaya karşı oy kullanacağını veya çekimser kalacağını belirtse de, çoğunluk anlaşmayı destekliyor.
Anlaşmaya göre İsrail ordusu, 24 saat içinde Gazze Şeridi’ndeki ana yerleşimlerin dışındaki geçici hatta çekilecek. Ardından Hamas’ın, Gazze’de tutulan 20 İsrailli rehineyi serbest bırakması için 72 saati olacak. Bu aşamadan sonra İsrail yaklaşık 2.000 Filistinli mahkûmu serbest bırakacak ve Gazze’ye çok daha fazla insani yardım girmeye başlayacak.
Ancak sorunlar bitmiş değil. Barış planının ikinci aşaması —İsrail’in daha kapsamlı bir çekilmesi, Gazze’de teknokrat bir hükümetin kurulması, bir barış gücünün bölgeye yerleştirilmesi ve Hamas’ın silahsızlandırılması— yeni bir müzakere süreci gerektirecek.
Buna rağmen Trump son derece coşkulu. Pazar günü, kendi tasarladığı bu anlaşmayı kutlamak için Kudüs’e gitmesi bekleniyor.

Amerikan ekonomisine yönelik bir sıcaklık ölçümü
Ekonomide neler olup bittiğini anlamak, en iyi zamanlarda bile zordur. Ancak Amerika’daki hükümetin kapanması, resmi veri akışının büyük bölümünü durdurdu. Geçen hafta açıklanması gereken istihdam verileri ertelendi. Kapanma devam ederse, gelecek haftaki enflasyon rakamları da yayımlanamayabilir. Böyle bir ortamda ekonomiyi anlamaya çalışan politika yapıcıların işi gerçekten zor.
Bu nedenle, ekonomiyi izleyenler özel sektör kaynaklı verilere her zamankinden daha fazla başvuruyor. Cuma günü, Michigan Üniversitesi, uzun yıllardır yayımladığı tüketici güven endeksinin Ekim ayı öncü verisini açıklayacak. Bu gösterge, “Kurtuluş Günü” tarifelerinin ilan edildiği Nisan ayında sert bir düşüş yaşamış ve hâlâ zayıf seyrediyor. Tahminciler, tüketici hissiyatının zayıf kalmasını bekliyor.
Yine de, hanehalkının karamsar havasına rağmen, Amerikan ekonomisi güçlü görünmeye devam ediyor. Atlanta Merkez Bankası’nın (Fed) hazırladığı, büyümeyi yakından takip eden bir model, üçüncü çeyrek için yıllıklandırılmış %3,8’lik büyüme oranı öngörüyor. Gerçek büyüme bu orana yaklaşırsa, tüketicilerin morali de yeniden yükselebilir.

Keşiş krallığın büyük yıldönümü
Kuzey Kore, Cuma günü iktidardaki Kore İşçi Partisi’nin 80. yıldönümünü kutlayacak. Başkent Pyongyang’daki Kim İl Sung Meydanı’nda büyük bir askeri geçit töreni düzenlenecek. Güney Kore istihbaratı, binlerce askerin katıldığı provaları tespit etti. Gösterinin bir parçası olarak insansız araçlar ve yapay zekâ destekli sistemler dâhil olmak üzere ileri düzey silahların sergilenmesi bekleniyor.
Geçtiğimiz ay Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, ülkenin en yeni kıtalararası balistik füzesi olan Hwasong-20 için geliştirilen yüksek itişli katı yakıt motorunun testine bizzat nezaret etmişti.
Etkinlik aynı zamanda diplomatik açıdan da büyük önem taşıyor. Çin ve Rusya’dan üst düzey isimlerin törene katılması bekleniyor; bu durum, üç ülke arasındaki ısınan ilişkilerin bir yansıması. Katılım, Kim Jong Un’un geçen ay Pekin’deki askerî geçit töreninde, Çin lideri Şi Cinping ve Rusya lideri Vladimir Putin ile birlikte verdiği pozun ardından geliyor.
Kim’in kızı Kim Ju Ae de o törende babasının yanında yer almıştı; bu da onun olası halefi olabileceği yönündeki spekülasyonları güçlendirmişti. Bu hafta sonu onu yeniden sahnede görmek şaşırtıcı olmayacak.

İstikrarın bedelini Rus ekonomisi ödüyor
Kısa bir süre öncesine kadar Rusya’daki enflasyon kontrolden çıkmış görünüyordu. Mart ayında fiyatlar, devasa mali teşviklerin özellikle işgücü arzındaki darlıkla çakışması sonucu, yıllık bazda %10’dan fazla artmıştı. Ancak son dönemde fiyat baskısı azalmaya başladı.
Cuma günü açıklanacak veriler, Eylül ayı itibarıyla yıllık enflasyon oranının %7 civarına keskin bir şekilde gerilediğini gösterebilir.
Bu iyi haber mi? Kısmen. Zira bu dezenflasyon sürecini sağlayan, Merkez Bankası’nın olağanüstü sıkı para politikası oldu. Banka, Haziran ayında politika faizini %21’lik zirveden düşürmeye başladı. Ancak oran hâlâ %17 seviyesinde — yani dünyanın en yüksek faiz oranlarından biri. Bu durum tasarrufu teşvik ederken yatırımı pahalı hale getirdi.
Ne var ki enflasyon düşerken ekonomi de yavaşladı. Ağustos ayında GSYİH yalnızca %0,4 arttı (yıllık bazda). Ücret artış hızı da yavaşlıyor.
Şimdi büyük soru şu: Merkez Bankası, enflasyonu ezmeden ekonomiyi ezmeden — yani bir “yumuşak iniş” sağlayabilir mi?

NBA Çin’e geri dönüyor
Hazırlık maçları genellikle büyük ilgi çekmez, ancak Cuma günü oynanacak karşılaşma özel bir anlam taşıyor. Bu maç, Amerikan basketbolunun en üst ligi olan NBA’in, yaklaşık altı yıl aradan sonra Çin’e dönüşünü simgeliyor.
2019 yılında, dönemin Houston Rockets genel menajeri Daryl Morey, sosyal medyada Hong Kong’daki demokrasi yanlısı protestolara destek veren bir paylaşım yaparak Çin yönetimini öfkelendirmişti. Bunun üzerine Çin devlet kanalları NBA yayınlarını durdurmuş, sponsorlar ise fonlarını çekmişti. NBA, bu krizin yüz milyonlarca dolarlık kayba yol açtığını açıklamıştı.
İlişkilerin onarılması yıllar aldı, ancak NBA’in Çin’e dönüşü dev bir kazanç anlamına geliyor. Yaklaşık 450 milyon basketbol hayranına ev sahipliği yapan Çin, ligin büyüme planları açısından kilit bir pazar.
Daha da önemlisi, jeopolitik gerilimlerin arttığı bir dönemde, Çin’in NBA’e yeniden kucak açması Amerikalı ve diğer yabancı şirketlere net bir mesaj veriyor:
“Çin’e hoş geldiniz — yeter ki kurallarımıza göre oynayın.”