BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Federal Reserve, gösterge faiz oranını %4,25–4,5 aralığında sabit tuttu. Ancak iki kurul üyesi karşı oy kullandı; bu üyeler faizin çeyrek puan düşürülmesini savundu. Donald Trump, Çarşamba günü açıklanan GSYH verilerine atıf yaparak Fed’e bir kez daha faiz indirimi baskısı yaptı. Amerikan ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde yıllıklandırılmış %3 oranında büyüdü, ilk çeyrekte ise %0,5 oranında daralmıştı. Yılın başlarında şirketler Trump’ın tarifeleri öncesinde ithalatı hızlandırmıştı; ikinci çeyrekte ise ithalatın azalması, büyüme oranını daha yüksek göstermiş oldu.
Bu arada Trump, Brezilya’dan yapılan ithalata uygulanan tarifeleri %10’dan %50’ye çıkardı. Beyaz Saray, Brezilya’daki sol görüşlü hükümetin politikalarının Amerika’nın güvenliği açısından “olağanüstü bir tehdit” oluşturduğunu söyledi. Trump ayrıca, 1 Ağustos’tan itibaren Hindistan’dan yapılan ithalata %25 oranında tarife uygulanacağını duyurdu. Hindistan’ın, Ukrayna’daki savaşa rağmen Rusya’dan büyük miktarda petrol ve silah ithal etmeye devam etmesine karşılık belirsiz bir “ceza” ile karşılaşacağını da belirtti.
Trump yönetimi ayrıca, bazı bakır ürünlerine (borular ve kablolar dahil) %50 oranında tarife uygulanacağını, bu uygulamanın Cuma günü başlayacağını açıkladı. Ancak rafine bakır ürünleri vergiden muaf tutulacak; bu gelişme üzerine bakır fiyatları düştü. Ay başında Trump’ın bu tarifeleri getirmeyi planladığı yönündeki açıklamaları, bakır vadeli işlem fiyatlarının yükselmesine neden olmuştu.
Kanada Başbakanı Mark Carney, Filistin Yönetimi’nin hükümet reformu yapması ve Hamas’sız genel seçimler düzenlemeyi kabul etmesi halinde, ülkesinin Eylül ayında Filistin devletini tanıyacağını söyledi. Britanya ve Fransa da kısa süre önce benzer taahhütlerde bulunmuştu. Öte yandan, İsrail kabinesi üyesi Ze’ev Elkin, Hamas’ı ateşkese zorlamak amacıyla Gazze’nin bazı bölümlerinin ilhak edilmesi tehdidinde bulunulmasını önerdi.
HSBC’nin ikinci çeyrek kârı, yıllık bazda %29 düşerek 6,3 milyar dolara geriledi. Banka, Çin devlet bankası olan Bank of Communications’taki hisselerinin değer kaybı nedeniyle 2,1 milyar dolar zarar etti. Bu zarar, Çin hükümetinin söz konusu bankaya yaptığı yeniden sermayelendirme sonrası yaşandı. Ayrıca işten çıkarmalara bağlı kıdem tazminatları nedeniyle operasyonel giderler %10 arttı. Buna karşın, HSBC’nin varlık yönetimi birimi, yeniden canlanan yatırım iştahı sayesinde güçlü performans sergiledi.
Fransız lüks markası Hermès, ikinci çeyrekte satışlarını yıllık bazda %9 artırdı; bu artışta zengin müşterilerin Birkin çantalarına olan talebi etkili oldu. Şirket, bu yılın başlarında rakibi LVMH’yi geride bırakarak dünyanın en değerli lüks markası haline gelmişti. Ancak bu güçlü sonuçlara rağmen, Hermès hisseleri %4 değer kaybetti. Bu düşüş, genel lüks tüketim sektöründeki yavaşlama endişelerini yansıtıyor.
Harley-Davidson hisseleri %15’ten fazla yükseldi. Bu artış, şirketin kredi portföyünün %10’unu yatırım şirketleri KKR ve PIMCO’ya satacağını açıklamasının ardından geldi. Amerikan motosiklet üreticisi ayrıca, bu firmalara 5 milyar dolarlık kredi satışı gerçekleştirecek. Şirketin satışları düşmesine rağmen, bu gelişme yatırımcıları memnun etti; zira ticaret gerilimleri nedeniyle tüketicilerin büyük alımlardan kaçındığı bir dönemde gerçekleşti.

Apple’ın Zor Günleri
Apple’ın Perşembe günü açıklayacağı çeyrek dönem kazanç raporunun beklentilerin altında kalması bekleniyor. Çin’den ithal edilen ürünlere yönelik yakında devreye girecek tarifelerin, iPhone, Mac ve iPad’lere olan talebi öne çekmiş olabileceği düşünülüyor. Ancak yatırımcılar, bu tarifelerin önümüzdeki aylarda Apple’ın kâr marjlarını olumsuz etkilemesinden endişe ediyor.
Ayrıca bu çeyrek, Amerikan rekabet hukuku kapsamında verilen bir kararla uygulama geliştiricilerin artık App Store’un yüksek komisyon ücretlerini atlayabilmesine olanak tanıyan ilk dönem oldu. Bu durum, Apple’ın önemli gelir kalemlerinden biri olan servisler iş kolunu zayıflatabilir.
Daha uzun vadede Apple’ı bekleyen daha büyük sorunlar var. Şirketin yapay zekâ stratejisi rotasız görünüyor. Önemli yapay zekâ uzmanları başka şirketlere transfer olmuş durumda. Google’a karşı açılan bir antitröst davası ise, Apple’ın cihazlarında varsayılan arama motoru olma karşılığında Google’dan aldığı yaklaşık 20 milyar dolarlık özel anlaşma gelirini riske atabilir.
Şirketin bu yıl içinde piyasaya sürmesi beklenen hafifletilmiş yeni bir iPhone modeli, özellikle satışların zayıf olduğu Çin’de talebi yeniden canlandırma umudu taşıyor. Ancak Apple’ın içinde bulunduğu durgunluktan çıkabilmesi için, çok daha cesur bir stratejiye ihtiyaç duyduğu açık.


Ukrayna’nın Demokratik Geleceği İçin Kritik Oylama
Perşembe günü, Ukrayna parlamentosu Rada’nın yeni bir yolsuzlukla mücadele yasası için oylama yapması bekleniyor. Bu yasa, 22 Temmuz’da aceleyle geçirilen ve ülkenin iki ana yolsuzlukla mücadele kurumunun bağımsızlığını zayıflatan önceki yasanın fiilen geri alınmasını öngörüyor. Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin girişimiyle kabul edilen ilk yasa, yolsuzlukla mücadele açısından geri bir adım olarak değerlendirildi. Yasa protestolara yol açtı ve Avrupa Birliği’nden uyarılar geldi. AB, bu politikanın Ukrayna’nın yönetişim reformlarına bağlı mali yardımları riske atabileceğini ve birliğe katılma umutlarını zedeleyeceğini belirtti.
Zelenskiy’nin bu yasayı neden desteklediği hâlâ bir muamma. Kendisinin açıklamasına göre, söz konusu kurumlar Rus etkisi altına girmişti. Ancak bazıları, bu kurumların yürüttüğü soruşturmaların Zelenskiy’nin yakın çevresine tehlikeli derecede yaklaştığını düşünüyor. Şimdi Zelenskiy, parlamentonun bu U dönüşünü desteklemesini umuyor. Ancak, gelecekte olası yolsuzluk soruşturmalarına kendilerinin de karışabileceğinden endişe eden bazı milletvekillerinin yeni yasaya karşı çıkabileceği belirtiliyor. Bu nedenle oylamanın çok çekişmeli geçmesi bekleniyor.

Myanmar Cuntasının İleri Hamlesi
Perşembe günü Myanmar cuntasının, iktidarına meşruiyet görüntüsü kazandırmak amacıyla sahte olağanüstü hâl rejimini sekizinci kez uzatması bekleniyor. Rejim, 2021’de gerçekleştirdiği darbe ile yönetime el koymuş; bu da yaklaşık 10.000 sivilin ölümüne ve 2 milyon insanın açlık sınırına gelmesine neden olan bir iç savaşı tetiklemişti.
Ancak cunta için işler son dönemde olumlu yönde ilerliyor. En güçlü destekçisi olan Çin, isyancı grupları generallerle anlaşma yapmaları için başarıyla baskı altına aldı. Öte yandan Amerika Birleşik Devletleri de Myanmar’a karşı tutumunu yumuşatıyor. ABD’nin, ülkenin nadir toprak elementlerine erişim sağlamak amacıyla görüşmeler yürüttüğü bildiriliyor.
24 Temmuz’da, Myanmar cuntasının müttefiklerine yönelik yaptırımlar kaldırıldı. Bu adım, cunta lideri Min Aung Hlaing’in Donald Trump’ı övmesinden ve ondan yaptırımların kaldırılmasını istemesinden kısa süre sonra geldi. İki taraf arasında yürütülen resmi temaslar, Amerika’nın artık cuntanın yönetimini tanıyabileceğine işaret ediyor.
Generaller, Trump’ın “alışverişe dayalı diplomasisi”nden kazançlı çıkabilir gibi görünüyor.

Trump’ın Tarifeleri Yargı Önünde
Amerika’nın ticaret ortakları, Donald Trump’ın 1 Ağustos olarak belirlediği keyfi tarihten önce onunla anlaşmalar yapabilmek ve gönderdikleri ürünlere daha yüksek tarifeler uygulanmasını önlemek için adeta yarışıyor. Ancak Trump’ın bu tehditleri boş çıkabilir mi? Perşembe günü bir federal temyiz mahkemesi, Trump’ın birçok tarifeyi uygulama hakkının olup olmadığına ilişkin sözlü savunmaları dinleyecek.
Trump, Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasası’nın (IEEPA) kendisine acil durumlarda tarife uygulama yetkisi verdiğini iddia ediyor. Ancak Amerikan Uluslararası Ticaret Mahkemesi, Mayıs ayında bu iddiayı geçersiz kılmıştı. Temyiz mahkemesi, hükümete itiraz hakkı tanımak için bu kararı askıya almıştı.
Hızlı bir çözüm beklenmemeli. Davayı kaybeden tarafın muhtemelen Yüksek Mahkeme’ye başvurması bekleniyor. Üstelik, hükümet bu davayı kazansa bile, Trump’ın tarifelerine yönelik benzer birçok yasal itirazın da yolda olduğu biliniyor.

Veri Parçası: Asya’nın Yeni Özel Jet Gücü
Hindistan’da artık birinci sınıf bile yeterli görülmüyor. 2020 ile 2024 yılları arasında, ülkedeki aylık özel jet uçuşlarının sayısı üç katına çıkarak 2.400’ün üzerine ulaştı – bu rakam, Asya kıtasında herhangi bir ülkeden daha yüksek . Mart 2025’e kadar olan bir yıllık dönemde, Asya’daki en popüler 10 özel jet rotasının dördü Hindistan iç hatlarındandı. Bu rotalar, Mumbai’yi Delhi, Bangalore, Ahmedabad ve Pune ile bağlayan uçuşlardı.
Hindistan’ın özel jet dünyasında Çin’i nasıl geride bıraktığının tamamını okumak için tam habere göz atın.
