Donald Trump, İsrail-İran savaşı nedeniyle G7 zirvesinden erken ayrılacağını açıkladı. İran’ın Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması’ndan çekilme tehdidinde bulunmasının ardından Trump, Tahran’ın derhal tahliye edilmesi çağrısında bulundu. “İRAN’IN NÜKLEER SİLAHI OLAMAZ,” diye yazdı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise, İran başkentindeki daha önce verilen tahliye emrini yineledi ve İsrail hava kuvvetlerinin artık Tahran semalarında tam kontrol sahibi olduğunu, “rejim hedeflerini” vuracağını belirtti.
Trump ayrıca, Ukrayna savaşının “asla başlamayacağını” öne sürerek Rusya’nın G8’e yeniden kabul edilmesi gerektiğini savundu. Rusya, 2014’te Kırım’ı ilhak ettikten sonra G8’den çıkarılmıştı. Başkan, bu karardan Barack Obama ve Justin Trudeau’yu sorumlu tuttu (Trudeau o dönemde başbakan değildi). Avrupa liderlerinin bugün Rusya’ya yeni yaptırımlar açıklaması bekleniyor; Trump ise bunlara destek vermekten kaçınıyor.
Amerika ve Britanya arasında yeni ticaret adımları
G7 zirvesi çerçevesinde Amerika ve Britanya geçen ay duyurulan ticaret anlaşmasının bazı bölümlerini resmiyete döktü. 100.000 adet İngiliz otomobiline uygulanan %25’lik Amerikan gümrüğü %10’a indirilecek. Ancak çelik ve alüminyum ithalatındaki tarifeler, geçen ayki anlaşmanın önemli bir parçası olmasına rağmen, ele alınmadı. Bazı havacılık ürünlerindeki vergiler ise kaldırıldı. Trump, iki ülke ilişkilerini “muhteşem” olarak nitelendirdi.
Meta, WhatsApp’a reklam getiriyor
Meta, WhatsApp mesajlaşma uygulamasında ilk kez ücretli reklam göstermeye başlayacağını duyurdu. Reklamlar, kullanıcı sohbetleri bölümünde değil, uygulamanın “Güncellemeler” sekmesinde yer alacak. WhatsApp’ın kurucusu bir zamanlar uygulamada reklam göstermeyeceklerine dair söz vermişti. Ancak Meta, 2014’te satın aldığı ve aylık 3 milyar kullanıcıya ulaşan uygulamadan gelir artırmayı hedefliyor.
Minnesota’da Demokrat siyasetçileri öldüren zanlı idamla yargılanıyor
Minnesota’da iki Demokrat siyasetçiyi öldürmekle suçlanan Vance Boelter, iki kez cinayet suçlamasıyla yargılanacak. Hakkında idam cezası isteniyor. Aynı zamanda takip ve silah suçlamaları da yöneltilen zanlı, eyalet Temsilciler Meclisi eski Başkanı Melissa Hortman ile eşini öldürmekten sorumlu tutuluyor. Bir Demokrat senatör ve eşi de saldırıda yaralanmıştı.
Amerikalıların yarıdan fazlası haberi sosyal medyadan alıyor
Reuters Enstitüsü’nün yıllık raporuna göre, Amerikalıların yarısından fazlası artık haberleri ağırlıklı olarak sosyal medya üzerinden takip ediyor. Geleneksel medyayla etkileşim düşmeye devam ediyor. Bu değişimi en çok gençler yönlendiriyor. Başkan Trump’ın yemin töreninden sonraki hafta, Amerikalıların yaklaşık beşte biri sağ görüşlü podcast yayıncısı Joe Rogan’dan yorum aldı.
Louvre çalışanları greve gitti
Louvre Müzesi, çalışanların ani grevi nedeniyle pazartesi günü kapatıldı. Aylardır su sızıntıları, sıcaklık dalgalanmaları ve aşırı kalabalık gibi sorunları dile getiren çalışanlar, koşulların “dayanılmaz” olduğunu savunuyor. Müzenin çarşamba günü yeniden açılıp açılmayacağı belirsizliğini koruyor.
İran, öldürülen bilim insanları ve komutanları için afişler asıyor
İsrail’in saldırıları sonrası İran’da hayatını kaybeden bilim insanları ve komutanlar onuruna afişler asıldı. Başbakan Netanyahu saldırıların ardından İran halkına hitaben “kurtuluş” vaat etti. Pek çok İranlı ise orduyu hazırlıksız buldu ve suikasta uğrayan generalleri, 2022’deki protestolarda 500 göstericinin öldürülmesinden sorumlu “halk düşmanları” olarak nitelendirdi. Rejimin sadakat sorunları ortaya çıkarken, üst düzey isimlerin yatak odalarında öldürülmesi içeriden bilgi sızdırıldığını gösteriyor.
Yine de bu savaş rejimi güçlendirebilir. Rejim zayıf, ancak halk daha zayıf. Muhalefetin belirgin bir lideri yok. Tahran’daki sıcak yaz günlerinde su ve elektrik kesintileri protestolara yol açabilir. Ancak bazı İranlılar, İsrail’in rejimi değil, doğrudan ülkeyi hedef aldığını düşünürse, bu durum milliyetçi bir tepkiye de yol açabilir.
Japonya Merkez Bankası ikilemde
Japonya uzun süredir deflasyonla mücadele ediyordu. Ancak tüketici fiyatlarının yıllık %4’e yaklaşmasıyla birlikte ülke artık G7’nin en yüksek enflasyon oranlarından birine sahip. Buna rağmen Japonya Merkez Bankası, salı günü sona eren toplantısında politika faizini %0,5 seviyesinde tuttu. Tahvil alımlarını ise yavaşlatacağını açıkladı. Son dönemde 30 yıllık tahvil faizlerinin %3,2 ile rekor seviyeye çıkması, bu adımda etkili oldu.
Bankanın yıllardır sürdürdüğü genişlemeci para politikası sonucu kamu borcu büyük oranda arttı. Net kamu borcu, Japonya GSYİH’sinin %135’ine ulaşmış durumda. Başbakan Ishiba Shigeru, ülkenin mali durumunu “Yunanistan’dan bile kötü” sözleriyle tanımladı. Bu abartılı olabilir, ancak tablo ciddi.
Almanya ekonomisinde iyimserlik sinyalleri
İki yıllık durgunluğun ardından Almanya ekonomisinde iyileşme işaretleri var. Salı günü açıklanacak ekonomik güven endeksine dair beklentiler olumlu. Kiel ve Ifo enstitüleri ekonomik büyüme tahminlerini yukarı yönlü revize etti.
Yine de Amerika’nın gümrük tarifeleri konusundaki belirsizliği, ihracata dayalı Alman ekonomisini baskılıyor. Bundesbank’a göre, bu yıl ihracat düşecek, gelecek yıl ise ancak sınırlı artış gösterecek. İç talep açısından ise yeni hükümetin açıkladığı 12 yıllık, 500 milyar euroluk altyapı yatırımı ve savunma harcamalarındaki artış olumlu etkiler yaratabilir. Almanya kısa sürede dünyanın dördüncü büyük askeri harcama yapan ülkesi haline geldi.
Genetik veriler satışta
Evde DNA testi kitleriyle tanınan 23andMe, salı günü iflas mahkemesine çıkıyor. Mart ayında iflas eden şirket, en değerli varlığı olan milyonlarca müşteriye ait genetik veriyi satmak üzere 305 milyon dolara TTAM Araştırma Enstitüsü’yle anlaşmaya vardı. TTAM, şirketin kurucu ortağı Anne Wojcicki tarafından yönetiliyor.
Mahkeme satışa onay verip vermeyeceğine karar verecek. 27 eyalet, müşterilerin “açık rızası” olmadan satış yapılmaması yönünde itirazda bulundu. Mahkemece atanan gizlilik denetçisi de satış öncesi onay alınması gerektiğini savundu. TTAM ise müşterilere verilerini silme ya da paylaşımı reddetme imkânı tanıyacağını duyurdu. Ancak daha sıkı koşullar satışın gerçekleşmesini tehlikeye atabilir.
Deha Miti
Ormanda harika bir fikir bulsanız ama kimseye anlatamasanız, yine de dahi sayılır mısınız? İngiliz gazeteci Helen Lewis, “The Genius Myth” adlı yeni kitabında, dehanın aslında toplumsal bir statü olduğunu savunuyor. Ona göre, “dahi” olmanız, sizi “laik aziz ile süper kahraman” arasında bir yere yerleştiren bir etiket.
Lewis, “deha” kavramının çeşitli tuhaflıkları meşrulaştırdığını, hatta bazı kişilerin kendi uzmanlık alanlarının dışına taşmasına cesaret verdiğini öne sürüyor. Ters düşmenin bir meziyet, kaba davranışların ise kabul edilebilir bedel sayılması… Elon Musk’ı kastetmese de, Donald Trump’ın “en büyük dahilerimizden biri” olarak tanımladığı bir çağda yaşıyoruz. Bu kitap, bu tür mitlerin sorgulanması için keskin ve eğlenceli bir okuma.