BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
SLUTTY CHEFF, anonim bir kadın aşçı, bir itirafta bulunuyor: obur. Yemekleri “yemek”ten çok onları “yutmak” istediğini söylüyor. İştahı, “ortalama bir Batılı kadının” iştahından çok “açlıktan ölmüş bir domuzunki”ne benziyor. Ancak takma adının da gösterdiği gibi, yemeklerden bile daha çok istediğini iddia ettiği bir şey var: seks.
“Tart” adlı anı kitabı ikisini de anlatan hedonist bir hikâye. Slutty (arkadaşlarının ona hitabı) kitabında, kariyerinin ilk iki yılını, çoğunlukla Londra’nın lüks restoranlarında geçiriyor. “Elitist, dışlayıcı” ve “ne pişirdiğinizle değil, kimi tanıdığınızla ilgili” olan “sosyetik şef” dünyasına göz atıyor. Kendisiyle ilgili çok şey keşfediyor, örneğin “Aşçılığı seviyorum – aşçılığa ihtiyacım var” dediğinde. Ve –sürpriz değil– seksle ilgili de çok şey keşfediyor. Bir şefle cinsel ilişki, “bir şef olmaktan daha heyecan verici” diye ilan ediyor.
Hayranları anlattıklarını iştahla tüketiyor. On binlerce Instagram takipçisine ve British Vogue’daki köşe yazılarına şehvetli ayrıntılar sunuyor. “Tart”ın film ve televizyon hakları şimdiden “Bridget Jones” filmlerinin yapımcılarından Working Title tarafından satın alındı. Hatta “Girls” dizisinin yaratıcısı Lena Dunham’ın kitabı ekrana uyarlamaya yardımcı olacağına dair söylentiler var.
“Tart”, ekran ve sosyal medyada seksi şeflerin popülerliğinden besleniyor. Jeremy Allen White’ın başrolünde olduğu “The Bear” dizisi, bir sandviç dükkânını Michelin yıldızlı bir restorana dönüştürmek isteyen karizmatik bir şefiyle, profesyonel aşçıları terli olmaktan çok seksi gösterdi. “Emily in Paris” dizisinde yakışıklı bir şefi içeren aşk üçgeni var. Sosyal medyada ise “hot chefs” kameralar karşısında gömleksiz şekilde sote yapıyor, mühürlüyor ve adeta poz veriyor.
Anı kitabı, Anthony Bourdain’in 2000’de yayımlanan “Kitchen Confidential” kitabının kadın bakış açısıyla yazılmış bir versiyonu olarak övüldü. Amerikalı şef ve yazar da okuyucuları şaşırtan ve cezbeden hikâyeler paylaşmıştı. (Bunlardan birinde, utangaç bir gelinin mutfak çöp kutularının yanında bir şeften “doğaçlama bir uğurlama” aldığı anlatılıyordu.) Slutty Cheff, asi şefe olan tutkusundan bahsediyor. “Tart’ta, 2018’de 61 yaşında intihar eden Bourdain’i, kendisine “dört saatlik şehvet şölenine, yedi şişe şaraba, birkaç aspirin çizgisine ve büyük bir sevişmeye” katılırken hayal ettiğini yazıyor.
Teşekkür kısmında yazar, Bourdain’e ve “bonkbuster” romanlarının Britanyalı kraliçesi Jilly Cooper’a saygı duruşunda bulunuyor. Cooper’ın etkisi açıkça görülüyor. Bourdain, bölümleri “Başlangıç”, “Birinci Yemek” gibi sade başlıklarla adlandırırken, Slutty Cheff içerik sayfasında “Michelin Yıldızlı Vajina Suyu” ve “Hazır Ol Çabuk Sıç” gibi müstehcen başlıkları tercih ediyor. Kabakların “fallik formunu” ve ravent saplarının “büyük ereksiyonunu” uzun uzun anlatıyor.
“Kitchen Confidential” restoran sektörünün kirli sırlarını ortaya sermeyi hedefliyordu. Bourdain, tereyağının tekrar tekrar kullanıldığını, yenmeyen ekmeklerin bir sonraki masaya gönderildiğini yazmıştı. Pazartesi günleri servis edilen deniz ürünlerinin dört-beş günlük olabileceğini, hollandaise sosunun bakterilerle dolu olduğunu söylemişti. Okuyucular kitabı bitirdiğinde, bir dahaki dışarı yemeklerinde neyi sipariş edip etmemeleri gerektiğini daha iyi bildiklerini hissediyorlardı.
“Tart” ise çoğunlukla bir seks macerası. Slutty Cheff böylesi ifşalar sunmuyor. Çalıştığı mutfaklar temiz ve hijyenik görünüyor: en rahatsız edici ayrıntı, “ayaklarımın yanından geçen gri bir farenin parıltısı” oluyor. Uyuşturucuları ve cinselliği mutfak dışında yaşıyor.
En çarpıcı bölümler seksin kendisi değil, cinsel taciz üzerine. Slutty Cheff sık sık mutfaktaki tek kadın. “Sapık” bir erkeğin kalçasına dokunduğunu, o kadar yaklaştığını ki “nefesini hissedebildiğini” anlatıyor. Erkek meslektaşlarının saygısını kazanmak için “güçlü ve etkilenmemiş” görünmesi gerektiğini hissediyor. “Tart”, hayatın bir kesitini sunuyor, ama bu deneyimler okuyucunun ağzında acı bir tat bırakıyor.