BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
İKİ KADIN kuaförde oturuyor. Biri diğerine, kocasının doğum gününü kutlamak için dışarı çıkmak istediğini ama evden ayrıldığı anda yakalanıp zorla askere alınmaktan korktuğu için bunu yapamadığını söylüyor. İkinci kadın ise eşiyle birlikte İtalya’ya seyahate çıkmayı planladıklarını anlatıyor. İlk kadın şaşkınlıkla, “Ciddi misin? Kocan muafiyet mi aldı?” diye soruyor. “Hayır,” diyor diğeri. “O Azov’da.”
Zorunlu askerlikten kaçanları tiye alan ve izleyicilere, orduya katılan erkeklerin bazılarının izin dönemlerinde yurt dışına çıkabildiğini hatırlatan bu video, Ukrayna’nın en çok övgü alan üç askeri biriminin medya ekibinin son örneklerinden biri: Azov, Üçüncü Taarruz ve Khartiia.
Üçü de başlangıçta yerel ve küçük oluşumlardı. Üçüncü Taarruz ve Khartiia, Rusya Şubat 2022’de geniş çaplı işgal başlattığında kuruldu. Üçüncü Taarruz, bir zamanlar aşırı sağ görüşleriyle bilinen ancak bugün sakin üslubuyla dikkat çeken eski veya muhtemel milletvekili Andriy Biletsky tarafından kuruldu. Khartiia ise doğudaki tehdit altındaki bölgelerde geniş arazilere sahip büyük bir tarım şirketinin sahibi Vsevolod Kozhemyako tarafından oluşturuldu. Biletsky’nin ilk komutanlığını yaptığı Azov ise daha eski; kökeni Rusya’nın 2014’te Donbas bölgesini işgaline dayanıyor. 2022’deki üç aylık Mariupol savunmasında büyük kayıplar verdikten sonra sıfırdan yeniden inşa edildi.
Kendi personel alımı ve bağış kampanyalarına yaslanan bu üç birlik hızla büyüyerek tabur, ardından tugay seviyesine ulaştı. Bu bahar yapılan ordunun yeniden yapılanması kapsamında her birine dört veya beş yeni tugay verildi ve tam donanımlı birer kolorduya dönüştüler. Her biri 20 binden fazla askere sahip. Bu üç kolordu Ukrayna’nın olağanüstü öz örgütlenme kapasitesinin ve iş yönetimi becerilerinin savaş alanına nasıl uyarlanabileceğinin birer örneği. Ayrıca toplumdaki kült statüleri sayesinde savaş sonrası dönemde güçlü siyasi kariyerlerin sıçrama tahtası da olabilirler.
Başarılarının arkasında iyi eğitim ve iyi yönetim var. Kozhemyako’ya göre en büyük avantajları, Sovyet kökenli eski askeri hiyerarşiden neredeyse hiç subay barındırmamaları. Eski sistemin aksine Khartiia, “insanları tüketilecek kaynak gibi kullanmıyor. Adamlarımız planlamaya dahil, ne yaptıklarını biliyorlar, görevin yüzde 100 parçası” diyor. Tıpkı özel sektördeki yöneticiler gibi tabur komutanları “öldürme başına maliyet” ve “cephede geçirilen gün başına maliyet” gibi performans kriterleriyle ölçülüyor. Terfileri subayların eş-dost ilişkilerine bırakmayan profesyonel bir insan kaynakları departmanına sahipler. Kozhemyako’nun sıradaki hedefi ise kurumsal kaynak planlama yazılımı kullanmak. Eski kafa subaylarla uğraşmanın, eski kolhoz yöneticilerine pazarlamanın ve muhasebenin önemini anlatmaya çalıştığı günleri hatırlattığını söylüyor.
Bu birlikler, yaralı asker ve ailelerine sundukları destek hizmetleriyle de dikkat çekiyor. Azov Care programı, Rus esaretinden yeni çıkan bir teğmenin sözleriyle övgü topluyor: “Otobüsten indiğim anda beni karşıladılar, en iyi hastaneyi ve en iyi protezi buldular, 7/24 yanımdalardı.” Göreve dönemeyenlere savaş dışı roller veriliyor. Hayatını kaybedenlerin cenazeleri organize edilip masrafları karşılanıyor, ailelerine tazminat konusunda yardımcı olunuyor.
Bu sağlam yönetim omurgası üzerine güçlü markalar inşa edildi. YouTube ve sosyal medyada aktifler, profesyonel pazarlama ekipleriyle çalışıyorlar. Sitelerinde müzisyen ve sporcularla yaptıkları iş birlikleri yer alıyor ve bağış yapmak tek tıkla mümkün. Khartiia’nın pazarlama ekibi, Ai Weiwei gibi isimlerle iş birliği yapmayı hedefleyecek kadar iddialı.
Üçüncü Taarruz Kolordusu ise daha sert bir imaj tercih ediyor. Kiev’in dışındaki KillHouse adlı drone okulunda 18-25 yaş hedefleniyor. Katılanların dörtte biri eğitimi tamamladıktan sonra orduya yazılıyor. Geçen yıl düzenlenen “Top Gun” tarzı billboard kampanyası seksist bulunduğu için eleştirilse de başvuru rekoru kırdı. Medya şefi Khrystyna Bondarenko’ya göre günlük başvuru sayısı 200’ü aştı. Kolordu, ayrıca Oscar ödüllü Mstyslav Chernov ile savaş alanı kamerası görüntülerinin yer aldığı çarpıcı bir belgesel yayımladı.
Reklam kampanyaları savaşın değişen ruh halini yansıtıyor. İlk dönemlerde sloganlarda sertlik ve mücadele vurgulanırken daha sonra esprili ve motive edici içeriklere geçildi. Karamsarlığın hakim olduğu bir dönemde zombili bir kampanyayla, “Şimdi savaşmazsan karanlık kazanır” mesajı verildi. Bugün ise vurgu askerliğin bir yaşam tarzı olduğunda. Khartiia’nın sloganı: “Khartiia’da Büyü”. Üçüncü Taarruz’unki: “Buradayız çünkü yaşıyoruz.” Bu kampanyaların siyasi reklamları andırdığı açık; tesadüf olmadığı da kesin.






