- Fransa’da yeni başbakan Sébastien Lecornu, kabinesini açıkladıktan sadece saatler sonra istifa etti.
- Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, siyasi yalnızlığı derinleşirken muhalefet erken seçim veya istifa çağrılarını yükseltti.
- Kriz, bütçe planlarını aksatırken piyasalarda dalgalanma ve yatırımcı güveninde sarsıntı yarattı.
Fransa, Beşinci Cumhuriyet’in en kısa ömürlü hükümet krizine sahne oldu. Yeni başbakan Sébastien Lecornu, kabinesini duyurmasından sadece birkaç saat sonra istifa ederek ülkeyi siyasi kaosa sürükledi. Bu gelişme, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un manevra alanını daralttı ve siyasi yalnızlığını daha görünür kıldı.
Macron, Lecornu’ya son bir kez müzakere şansı tanısa da parlamentoda destek arayışlarının sonuçsuz kalması muhalefetin elini güçlendirdi. Aşırı sağ ve sol blok, erken seçim çağrılarını artırırken, eski başbakanlar da Macron’un görevi bırakması gerektiğini yüksek sesle dile getirmeye başladı.
Siyasi belirsizlik, ekonomi cephesinde de kendini gösteriyor. Bütçe görüşmeleri kilitlenmiş durumda, kamu borçlanma maliyetleri yükseliyor ve Fransız varlıklarında satış baskısı artıyor. Piyasalar, Macron’un önünde kalan seçenekleri — yeni bir başbakan atamak, erken seçime gitmek ya da istifa baskısını göğüslemek — dikkatle izliyor.
Analiz / Etkiler
- Siyasi Güven Krizi: Beşinci Cumhuriyet tarihinde hükümetlerin bu kadar çabuk düşmesi, sistemsel handikapları gözler önüne seriyor.
- Ekonomik Fırtına Kapıda: Hisselerde sert düşüşler; borçlanma maliyetleri yükseldi; yatırımcı güveni sarsıldı.
- Macron’un Seçimi: Yeni başbakan ataması mı? Parlamento dağıtımı ve erken seçim mi? Ya da Cumhurbaşkanı koltuğunda sarsılma mı?
- Sağ ve sol cephelerin yükselişi: Aşırı sağ (RN) ve sol cephe (NFP) bu istikrarsızlıktan siyasi kazanç sağlamaya çalışacak.
Sonuç
Paris’te kaos bir kez daha güç kazandı. Bu siyasi buhranın merkezinde Macron var. Destekçi ve muhalifleriyle çevrelenmiş lider, ya sistemini yeniden inşa edecek ya da tarih sahnesinden çekilmek zorunda kalacak.
