Nvidia: Bir Şirketten Fazlası, Küresel Bir Fenomen
Bugün teknoloji piyasasında “şirket” demek Nvidia’ya haksızlık olur. Çünkü Nvidia artık yalnızca bir teknoloji devi değil; piyasa değeriyle Almanya’nın toplam borsasını sollayan, Fransa ekonomisinin yarısına yaklaşan, Japonya’nın Sony’sini birkaç kez katlayan bir küresel fenomene dönüştü. 4,3 trilyon dolarlık piyasa değeriyle dünyanın en değerli halka açık şirketi olma yolunda ilerlerken, tek başına S&P 500’ün yüzde 8’ini oluşturuyor. Yani yatırım fonu alan bir Amerikalı, farkında olmadan Nvidia’ya da yatırım yapıyor. Bir ülke gibi büyüklük, bir merkez bankası gibi piyasa gücü, bir teknoloji laboratuvarı gibi inovasyon kapasitesi… Nvidia tam ortada.
Bu yüzden Çarşamba günü açıklanacak olan ikinci çeyrek bilançosu sadece bir şirket raporu değil, küresel finans ve teknolojinin nabzı olacak. Wall Street’ten Asya borsalarına, fon yöneticilerinden kripto yatırımcılarına kadar herkes Nvidia’nın tek kelimesine kulak kesilmiş durumda. Çünkü bugün oy sandığını değil, sermayenin sandığını açan şey, Jensen Huang’ın sahneye çıkıp vereceği mesajlar olacak.
Bilanço Öncesi Beklentiler: Rakamların Oyunu
Analistlerin beklentileri bir hayli yüksek. Konsensüs, Nvidia’nın 45,97 milyar dolar gelir açıklayacağı ve hisse başına kârın 1,01 dolar olacağı yönünde. Hatırlatalım, şirket son 8 çeyreğin tamamında hem gelir hem de kâr tahminlerini aştı. Bu nedenle piyasa adeta “yine aşacak mı?” diye bekliyor.
Ancak dikkat çekici bir yavaşlama sinyali var. İlk çeyrekte veri merkezi gelirleri yüzde 73 büyümüştü; bu çeyrekte büyümenin yüzde 54’e düşmesi bekleniyor. Yani hız hâlâ muazzam, ama ivmede bir azalma var. İşte bu detay, fiyatı 200 doların üzerine mi taşıyacak yoksa 146 dolara mı çekecek sorusunun kilidi.
Değerleme Tartışması: Mükemmel Fiyatlama mı, Aşırı Balon mu?
Şirketin fiyat/kazanç oranı 42, fiyat/satış oranı 33. Yani Nvidia’yı satın alan yatırımcı, şu anda normal bir sanayi şirketine göre 10 kat daha fazla bedel ödüyor. SA yazarı Hawkinvest bu yüzden “olağanüstü bir şirket, ama mükemmel fiyatlanmış” diyerek güçlü satış stratejisini sürdürüyor.
Seeking Alpha’nın Quant sistemi de “Beklet” notunu koruyor. Çünkü yapay zekâ çipleri patlamış olsa da, şirketin değerlemesi tarihsel standartlara göre “hava inceliğinde” görünüyor. Yani bir yandan “geleceğin petrolü” üretiliyor, öte yandan “bugünün fiyatı” aşırı şişmiş durumda.
Buna karşın Wall Street’in büyük kısmı hâlâ Güçlü Al tarafında. Zira Nvidia’nın gelir ve kâr büyümesi, klasik değerleme ölçütlerini adeta “geçersiz” kılıyor. Tarihsel örnekler akla geliyor: 2000’lerin başında Amazon, “çok pahalı” diye eleştiriliyordu. Bugün ise dünyanın en değerli perakende markası. Nvidia da benzer şekilde “çok pahalı” kategorisinden “yeni standart” kategorisine geçebilir.
Çin Faktörü: En Büyük Risk
ABD’nin kısıtlamaları Nvidia’yı Çin pazarında sert vurdu. Şirket, toplam satışlarının yüzde 15’ini kaybetti. Çin geçtiğimiz günlerde “yerli optimize edilmiş yeni çip” tanıttı ve Nvidia ürünlerinde “güvenlik sorunu” var diyerek kullanımını sınırladı. Bu, ABD–Çin teknoloji savaşının tam göbeğinde Nvidia’nın adının geçtiğini gösteriyor.
Daha önemlisi, Çin sadece üretimle sınırlı kalmıyor. Geçen hafta açıklanan karar ile ilkokuldan itibaren yapay zekâ eğitimi zorunlu hale getirildi. Yani Çin yalnızca donanımda değil, insan kaynağında da yapay zekâ ordusu yetiştiriyor. Bu da orta-uzun vadede Nvidia’nın oyun alanını daraltabilecek en kritik faktör.
Hindistan: Yeni Pazar mı, Yeni Risk mi?
Kasım ayında Hindistan’a özel GeForce ürününü duyuran Nvidia, yeni bir büyüme kapısı açmayı hedefledi. Ancak aynı dönemde ABD yönetimi Hindistan’ı ucuz Rus petrolü alımı üzerinden sert eleştirdi. Yani Hindistan pazarı bir yandan fırsat, öte yandan jeopolitik risklerle dolu. Nvidia bu pazara girerken Washington’un baskısını, Yeni Delhi’nin stratejisini ve küresel enerji denklemindeki rolünü hesaba katmak zorunda.
Rekabet: Kartlar Yeniden Dağıtılıyor
Nvidia sahneyi tek başına domine etmiyor artık. Broadcom, Huawei ve diğer Çinli üreticiler hızla kendi çözümlerini piyasaya sürüyor. Hatta Google, Amazon ve Microsoft gibi hiper ölçekli şirketler, kendi bünyelerinde yapay zekâ çipi geliştirmeye başladı. Yani Nvidia’nın en büyük müşterileri, aynı zamanda potansiyel rakipleri. Bu da şirketin uzun vadeli marjlarını baskılayabilecek ciddi bir tehdit.
CEO Jensen Huang’ın Kritik Rolü
Nvidia denince akla sadece çipler değil, sahnede deri ceketiyle konuşan Jensen Huang geliyor. Çarşamba günü açıklanacak raporda Huang’ın vereceği mesajlar, rakamların kendisi kadar önemli olacak. Özellikle:
- Yeni Blackwell platformunun performansı,
- Ultra AI sistemlerinin ticarileşme süreci,
- Çip arzı ve talep dengesi,
piyasanın yönünü belirleyecek başlıklar. Daha önce arz sıkıntısı yaşayan Nvidia artık talep tarafında test ediliyor. Bu yüzden “talep doyuma mı ulaşıyor?” sorusuna Huang’ın vereceği yanıt, piyasanın geleceğini şekillendirecek.
Fiyat Senaryoları: 200 Dolar mı, 146 Dolar mı?
Cuma kapanışında 177 dolar seviyesinde olan Nvidia hissesi için analistler 200–220 dolar hedef fiyat veriyor. Eğer bilanço beklentileri aşarsa, 200 doların üzerine bir sıçrama mümkün. Tersi durumda, yani beklentilerin altında bir tablo çıkarsa, hisse 146 dolarlara doğru hızlı bir geri çekilme yaşayabilir.
Sonuç: Bir Şirketin Ötesinde, Sermayenin Nabzı
Nvidia artık yalnızca bir teknoloji devi değil, küresel sermayenin kalp atışlarını belirleyen bir merkez. O yüzden Çarşamba günü açıklanacak bilanço, sadece yatırımcıların değil, hükümetlerin, merkez bankalarının ve teknoloji rakiplerinin de dikkatle takip ettiği bir olay olacak.
Bir oy sandığı gibi görünüyor: Üzerinde “kazanç raporu” yazıyor, içinde doların kaderi saklı. Sonunda seçmen değil, sermaye karar veriyor. Ve Nvidia’nın bilançosu, bu sermayenin en yüksek sesle konuştuğu anlardan biri olacak.
