BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Tyler Cowen, George Mason Üniversitesi’nde ekonomi profesörü. Onu tanımlamak için kullanılan ifadeler arasında “her şeyi bilmek isteyen adam” ve “Silicon Valley’in en sevdiği ekonomist” var. Ancak ilgi alanları yapay zekânın çok ötesine, sanat, edebiyat ve yemek dünyasına kadar uzanıyor. Gazeteci Alice Fulwood, Cowen’i Virginia’daki evinde ziyaret ederek, büyük dil modellerinin (LLM) gerçekten söylendiği kadar devrimsel olup olmayacağını sordu. Bu sohbet, The Economist’in “Money Talks” adlı ekonomi ve iş dünyası podcastinde yayınlandı.
Tyler Cowen’in Kişiliği ve Tarzı
Tyler Cowen, hem akademisyen hem de blog yazarı, podcast sunucusu ve ünlü bir “polymath” yani çok yönlü bir entelektüel olarak biliniyor. Onun blogu Marginal Revolution ve podcasti Conversations with Tyler, farklı ve beklenmedik sorularıyla tanınıyor. Konuklarını Beethoven senfonisi seçmeye zorlayan ilginç giriş soruları, onun tarzının bir parçası. Bu özellik, onun hem “insan ChatGPT’si” olarak anılmasına hem de “her şey hakkında biraz ya da çok şey bilen adam” olarak tanımlanmasına yol açıyor.
Evinde Alice’i karşılayan Cowen’in yaşam alanı da kişiliğiyle uyumlu: kitaplar raflarda ve yerde yığılmış, duvarlarda sanat eserleri, mutfakta ise ilginç dekoratif parçalar var. Köpeği Spinoza, eve gelenleri önce o karşılıyor. Yani Cowen’in kişisel ortamı, zihninin iç dünyasının yansıması gibi.
Yapay Zekâ Üzerine Görüşleri
Cowen, yapay zekâya dair oldukça iyimser. Ona göre GPT-5 ve benzeri modeller hâlihazırda “doktora seviyesinde” bilgi sunabiliyor. Belirli konularda dünyadaki en iyi uzman olmayabilirler ama en azından ilk on uzman arasına girecek kadar güçlüler. Ona göre bazı sorular için sistem zaten “maksimuma” ulaşmış durumda. Örneğin “çilekte kaç tane R harfi var?” gibi kesin cevaplı sorularda daha iyiye gitmesi mümkün değil. Ancak büyük veriler, insan uzmanlarla iş birliği ve yeni kurumsal düzenlemeler sayesinde yapay zekâların hız, kalite ve entegrasyon açısından daha da gelişeceğine inanıyor.
Cowen ayrıca yapay zekânın sadece bilgi tekrar etmekle kalmadığını, yeni fikirler de üretebildiğini düşünüyor. Önemli olanın bu fikirleri hayata geçirme becerisi olduğunu söylüyor. Ona göre yapay zekâ, tıpkı mRNA aşılarının kısa sürede milyonlarca hayat kurtarması gibi, “büyük durgunluk” tartışmasını bitirecek teknolojik devrimlerden biri.
Gelecek ve Meslekler
63 yaşındaki Cowen, kendi kariyerini “süreni tamamlamak” olarak görse de gençlere farklı tavsiyeler veriyor. Ona göre gelecekte hiçbir meslek bugünkü haliyle var olmayacak. Örneğin beş yıl sonra avukatların çoğu, belgeleri imzalayan ama esas iş yükünü yapay zekâya bırakan bir rol üstlenebilir. Bu kötü bir şey olmak zorunda değil; önemli olan insanların esnek olması ve değişime uyum sağlaması.
Cowen, gençlere şunu öneriyor: sürekli yapay zekâ gelişmelerini takip edin, zihinsel esnek olun ve güçlü bir sosyal ağ kurun. Çünkü gelecekte iş başvuruları binlerce yapay zekâ tarafından yazılmış “mükemmel” özgeçmişle dolu olacak. Bu durumda kişisel referanslar, güvenilirlik ve ilişkiler çok daha önemli hale gelecek.
Trump’ın Politikaları
Sohbet, Donald Trump’ın ekonomi politikalarına da uzanıyor. Cowen, ABD’nin çoğu ülkeye yüzde 10-15 oranında kalıcı tarifeler uygulayabileceğini, bunun da Demokrat bir başkan döneminde bile sürebileceğini söylüyor. Göçmen akışlarının azalmasını ise geçici görüyor, kitlesel sınır dışıların gerçekleşmeyeceğini düşünüyor.
Cowen’a göre Trump’ın mirası, belirsizliği artırmak olacak. Ticaretin yavaşlaması, doğrudan yabancı yatırımların düşmesi ve moral liderlik kaybı gibi sonuçlar göz önünde. Ayrıca Kongre’nin etkisizleştiğini, buna karşılık mahkemelerin daha aktif hale geldiğini belirtiyor.
Rastgele Sorular
Tyler Cowen’in tarzını yansıtmak için Alice Fulwood ona birkaç “rastgele” soru yöneltiyor.
- İnsanlık için daha büyük devrim hangisiydi: yazı mı, tarım mı? Cowen’e göre tarım, çünkü toplumsal fazlalık ve yerleşik hayatı getirdi.
- Sanayi Devrimi, borç icat edilmeden mümkün olur muydu? Cowen’e göre olmazdı; sermaye piyasaları, borç ve girişim sermayesi hep birlikte gerekliydi.
- 30 yıllık sabit faizli mortgage ABD için iyi mi? Evet, diyor Cowen. Tüketici talebini dengeliyor, ev sahipliğini artırıyor. Ancak krizlerde devlet kurumlarını çıkmaza sokabiliyor.
Yemek ve Ekonomi
Cowen, yemek konusundaki ününü de konuşturuyor. Ona göre en iyi mutfaklar, orta gelirli ama yüksek eşitsizlik barındıran ülkelerde bulunuyor. Çin, Hindistan, Meksika ve Türkiye bunun örnekleri. Çünkü zenginlerin harcayacak parası, fakirlerin ise yemek yapmak için yoğun emeği var. Bu ikisinin birleşimi, olağanüstü mutfak kültürleri ortaya çıkarıyor.
Geleceğe Bakış
Cowen, geleceğin belirsizliklerle dolu olduğunu kabul etse de kötümser değil. İnsanların uyum sağlama kabiliyetine güveniyor. Üniversiteye fazla insan gittiğini, AI sayesinde daha çok kişinin zanaatlara ve hizmet sektörüne kayabileceğini düşünüyor. Ona göre avukatlık gibi “kelime satışına” dayalı işler yapay zekâya kayarken, bahçıvanlık veya marangozluk gibi fiziksel işler daha değerli hale gelebilir.
Sonraki Tartışmalar
Podcastin devamında Alice ve Ethan, Tyler Cowen’in görüşlerini değerlendiriyor. Özellikle “orta gelirli, yüksek eşitsizlikli ülkelerin yemek kültürü daha iyidir” iddiasını tartışıyorlar. Ayrıca yapay zekânın üretkenlik üzerindeki etkileri, pandemi sonrası ABD’de görülen verimlilik artışı ve kamu yatırımlarının rolü ele alınıyor.
Ethan, yapay zekâ yatırımında büyük bir “balon” olasılığını gündeme getiriyor. Tarihsel veriler balonların nadir olduğunu gösterse de, piyasadaki aşırı beklentiler şüphe uyandırıyor. Alice ise Dr. Pepper’ın ABD gazlı içecek pazarında Pepsi’yi geçerek ikinci sıraya yükselmesini ilginç bir örnek olarak paylaşıyor.
Program, yapay zekânın geleceği, üretkenlik, küresel ticaret ve kültürel meseleler üzerine geniş bir tartışmayla sona eriyor. Tyler Cowen’in mesajı net: değişim kaçınılmaz, önemli olan bireylerin esnek, meraklı ve ilişkilerini güçlü tutarak bu yeni dünyada yerini alması.