Ankara–Washington Hattında Sertleşen Suriye Tartışması: Barrack’ın YPG–SDG Mesajı, Yavaş’ın Tepkisi
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ve Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın Suriye’ye ilişkin sözleri, Türkiye’de siyasetin en üst katmanında yankı uyandırdı. Barrack, Suriye’de merkezi devlet ihtimalini zayıf görürken, YPG–SDG hattını “artık PKK ile ilişkili değil” sözleriyle savundu. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ise isim vermeden Barrack’ı hedef alarak, “Eyalet valisi gibi davranıyor” diyerek sert çıktı.
Barrack: “YPG ve SDG PKK ile Bağlı Değil”
ABD’li diplomat, X üzerinden Mario Nevfel’e verdiği röportajda dikkat çekici mesajlar verdi. Barrack, SDG’nin omurgasını oluşturan YPG’ye dair şu ifadeleri kullandı:
“SDG ve YPG artık PKK ile ilişkili değil. Bunlar IŞİD karşıtı savaşta bizim müttefiklerimiz oldu. Kökenleri PKK’ya dayanıyordu, ancak bugün farklı bir yapıya evrildiler.”
Bu sözler, Türkiye’nin uzun süredir dile getirdiği güvenlik kaygılarının Washington tarafından farklı bir çerçevede okunduğunu ortaya koyuyor.
Merkezi Devlet İhtimali Zayıf, Adem-i Merkeziyet Daha Uygun
Barrack, Suriye’de güçlü bir merkezi devlet ihtimalini artık “zayıf” gördüğünü, farklı dini ve etnik grupların taleplerinin birleşik bir yönetimi imkânsız kıldığını söyledi. “Adem-i merkeziyetçilik Suriye’ye daha uygun” vurgusu, ABD’nin kanton veya özerk bölgeler modeline kapıyı araladığını gösteriyor.
Şara’ya Güven Mesajı
Beşar Esad sonrası geçici devlet başkanlığı görevini üstlenen Ahmed eş-Şara hakkında da konuşan Barrack, “Ona güveniyorum, inanıyorum. Günümüzdeki hedeflerinin bizim hedeflerimizle uyumlu olduğundan eminim” dedi. Barrack, Batı’nın Şara yönetimini kaynak ve kapsayıcılık açısından desteklemesi gerektiğini belirtti.
Mansur Yavaş: “Eyalet Valisi Gibi Plan Kuruyor”
Bu açıklamalara Ankara’dan sert bir siyasi çıkış geldi. 30 Ağustos Zafer Bayramı için Nallıhan’da konuşan ABB Başkanı Mansur Yavaş, Barrack’ı isim vermeden hedef aldı:
“Bir büyükelçi, aynı zamanda Suriye’de de görevli. Eyalet valisi gibi. Oralara kendi kendine planlar kuruyor. 100 yıl önce gerçekleştirmek isteyip gerçekleştiremediklerini şimdi orada gerçekleştirecek şekilde eyaletlerden bölünmüş ülkelerden, milli devletlerin çok kötü olduğundan bahsediyor. ‘İsrail’in güvenliği için buralarda güçlü kuvvetli milli devletler zararlıdır’ diyor. Biz buna izin vermeyeceğiz.”
Yavaş, Atatürk’ün mirasına atıfla “Bu cumhuriyeti böldürtmeyeceğiz” derken, “Türk” ve “Türkiyelilik” tartışmalarına da son noktayı koydu: “Ne mutlu Türk’üm diyene.”
Ankara–Washington Gerilimi Derinleşiyor
Barrack’ın YPG–SDG’ye dair mesajları ile Mansur Yavaş’ın “eyalet valisi” çıkışı, Türkiye–ABD hattında Suriye merkezli gerilimin siyaset üstü bir dosya olduğunu gösteriyor. Ankara, milli devletin parçalanmasına yönelik her türlü senaryoya tepki verirken; Washington, “yumuşak bölünme” ve “kontrollü geçiş” stratejisini öne çıkarıyor.
Sonuç: Bir tarafta ABD’nin Suriye’de “PKK’dan ayrışmış” bir SDG söylemi ve adem-i merkeziyetçi vizyonu; diğer tarafta Türkiye’nin milli devlet vurgusu ve “bölünme” uyarısı. Bu tablo, sadece Suriye’nin geleceğini değil, Ankara–Washington ilişkilerinin seyrini de belirleyecek yeni kırılma hattı haline geliyor.
