
Venezuela hükümeti, Donald Trump’ın Amerikan havayollarına “Venezuela hava sahasını tamamen kapalı kabul edin” uyarısını “sömürgeci tehdit” olarak tanımladı. Trump, mesajını “uyuşturucu satıcıları ve insan kaçakçılarına” da yönelterek Maduro yönetimini sert şekilde hedef aldı. Washington–Caracas hattı yeniden askeri gerilim seviyesine yaklaşırken, olası yaptırımlar ve hava sahası kısıtlamaları bölgesel ticareti etkileyebilir.
Latin Amerika’nın tansiyonu yeniden yükseliyor.
Donald Trump’ın havayollarına yönelik “Venezuela hava sahasını tamamen kapalı kabul edin” çağrısı, Caracas tarafından egemenliğe müdahale olarak okundu. Hükümet açıklaması sertti: “Sömürgeci bir tehdit.”
Bu, iki ülke arasında uzun süredir düşük seviyede seyreden diplomatik soğukluğun yeniden askeri söyleme evrilmesi anlamına gelebilir.
Trump mesajında yalnızca sivil havacılığa değil, uyuşturucu ve insan kaçakçılığı rotalarına da atıf yaptı. Aynı açıklamada “Maduro rejimine karşı askeri harekât seçeneği” masada tutuldu ve uyuşturucu taşıdığı iddia edilen teknelere müdahale emri verdiğini belirtti. Bu ifade, ABD’nin Karayiplerde daha agresif bir devriye düzenine geçebileceği anlamına geliyor.
Ekonomik açıdan tablo daha geniş bir çerçeveye işaret ediyor:
• Venezuela hava sahasının fiili kapanması, bölgesel uçuş rotalarını uzatır
• Petrol ve rafine ürün taşımacılığında gecikme riskini artırır
• ABD’nin operasyonel varlığı güçlenirse, Karayip–Atlantik ticaret hattı maliyetleri yükselebilir
Maduro yönetimi içeride ekonomik istikrarsızlıkla uğraşırken, dışarıdan gelen bu baskı petrol gelirine bağımlı bütçeyi kırılganlaştırabilir. Eğer Washington yaptırımları yeniden sertleştirirse, Caracas için dolar akışı daha da zorlaşır.
Bu başlık jeopolitik değil, aynı zamanda finansal bir hikâye.
Hava sahası, askeri baskı ve yaptırımlar aynı noktaya dönüyor: Petrol, ticaret rotaları ve dolar likiditesi.
