BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
“Antoshka” adlı drone, bir Rus drone tarafından düşürülmeden önce hedefini vurmasına saniyeler kalmıştı. Cephede yalnızca üç gün geçirmiş olan Antoshka, şimdiden 20 sorti gerçekleştirmişti. Timon olarak bilinen pilot, iPad’inde Google Meet bağlantısı üzerinden görevi takip eden diğer on kişiyle birlikte küfür etmeye başladı. Dizüstü bilgisayarındaki görüntüde Timon, Ukrayna yapımı “Vampir” model bomba taşıyan altı pervaneli insansız hava aracına verdiği isim olan Antoshka’nın enkazını görebiliyordu. Timon’u drone’u kaybetmekten daha fazla üzen şey, drone’un üzerinde süzüldüğü Rus sığınağına iki bombayı bırakmayı başaramamış olmasıydı.
Timon ve ekibi, 44. Mekanize Tugayı’na bağlı olarak görev yapıyordu ve bulundukları yerin açıklanmamasını isteyen bir yerleşim bölgesindeki sığınaklarında mevzilenmişlerdi. Konumları, doğudaki çatışmaların yoğunlaştığı Kostiantynivka kasabasının birkaç kilometre kuzeyinde, cephe hattının yakınındaydı. Hedef aldıkları sığınak altı ay öncesine kadar Ukrayna’nın kontrolündeydi. Ukrayna istihbaratına göre Rus birlikleri yaz aylarında Donbas bölgesindeki iki büyük şehir olan Kostiantynivka ve Pokrovsk’u ele geçirmeyi amaçlamıştı. Sonbaharın gelişiyle ağaç yapraklarının dökülmesi her iki tarafa da kamuflaj avantajını kaybettirmişti ve bu durum, Rusların söz konusu hedeflerine ulaşamadığını ortaya koymuştu. Ancak Ruslar, ağır kayıplar vermelerine rağmen Ukrayna birliklerini iki cephede de geri püskürtmeyi başardılar.
Timon ve birlikte görev yaptığı Tsigan ve Picasso kod adlı askerler Antoshka için fazla zaman kaybetmediler. Küçük bir kamp ocağında çay demlediler ve kırk dakika içinde yeni bir drone ellerine ulaştı. 13.000 dolar değerindeki yeni Vampir modeli drone, bir pikap aracının kasasından indirildi. Timon ve ekibi drone’u yeni bir hedef seçer seçmez yeniden operasyon için hazırlamaya koyuldu.
Yeni drone başarıyla indirildikten sonra teslimatı yapan ekip bölgede daha fazla kalmak istemedi çünkü Rus keşif drone’ları tarafından tespit edilmekten endişe ediyorlardı. Yalnızca birkaç dakika içinde 120 kilometre hızla üslerine dönmek üzere yola çıktılar. Araçlarının kasasına dolanarak kopmuş halde sürüklenen fiber optik drone yönlendirme kabloları araçla birlikte hareket ediyordu. Pikabın arka kısmında oturan iki asker gökyüzünü izliyordu. Araç, anti-drone sinyal bozucu sistemle donatılmıştı ve bombalanmış köylerin, öfkeli ve terk edilmiş köpeklerin, hurdaya dönmüş araçların ve bazı bölümleri yırtılmış olan kilometrelerce uzunluktaki anti-drone ağ tünellerinin arasından geçti.
Bu bölgedeki çatışmalar kesintisiz şekilde sürüyor. Topçu atışı ve havan sesleri tarlalardan yankılanıyor. Rus güçlerinin namlu parlamasını tespit etmesini engellemek için ateş mevzileri yer seviyesinin altına kazılıyor. Bu siperler, üzerleri yapraklarla kamufle edilmiş kapaklarla gizleniyor. Ateş emri verildiğinde bir asker kapağı kaldırıyor, diğer asker ateş açıyor ve ardından kapak anında tekrar kapatılıyor.
- Mekanize Tugayı’na bağlı drone biriminin komutanı Binbaşı Viacheslav Shutenko’ya göre Kostiantynivka yakın zamanda düşme tehlikesiyle karşı karşıya değil ancak son birkaç ayda durum dramatik bir şekilde değişti. Rus birlikleri oldukça yaklaştı ve sistematik şekilde şehrin sivil altyapısını yok ediyor. Aynı durum yaz başında Pokrovsk için de geçerliydi. Rusların yavaş ilerlemesi sonucu yakındaki Druzhkivka da yoğun ateş altına girdi ve 6 Ekim’den bu yana kasabada günde 20 saat sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İzyum’a uzanan ana yolun bir bölümü drone saldırılarına karşı savunmasız hale geldiğinden trafik tali yollara yönlendiriliyor.
Yaklaşık beş kilometre doğuda başka bir drone birliği motorlarını çalıştırıyordu. Bir drone eğitim okulunun uçuş eğitmeni olan Krail, eski bir kamyonun arkasına monte edilmiş bir terminal aracılığıyla keşif dronunu havalandırmakla meşguldü. Krail, hedefine doğru ilerlerken konvoyun rotası boyunca sabit bir hızda ilerledi. Telsizden mırıldanarak verdiği komutlarla drone’u yönlendiriyor, fırlatma rampasının etrafında yarım ay şeklinde dizilmiş yedi kişilik ekibiyle koordinasyon sağlıyordu. Birliğin çoğu üyesi çatışma deneyimi olan risk almayı seven kişilerdi fakat iki kişi daha yeni katılmış gönüllülerdi. Bu gönüllülerden biri olan Demetra, askerliği üç ay önce seçtiğini ve “ofiste çalışmaktan bıkmış bir satış müdürü” olduğunu söyledi. Arkadaşlarının çoğu kararını saçma bulsa da kendisi mutsuz olduğu bir hayatta kalmaktansa cepheye gelip savaşa katkı sunmayı tercih ettiğini belirtti.
Krail’in birliğinin zayiatı büyük olmuştu. Ekip, kamyonun altında ve etrafındaki zeminde duran “şehit” çivilerini gösterdi. Bunlar, birlik içinde öldürülen drone pilotlarının anısını yaşatmak için çakılan küçük metal çubuklardı. Krail, “Bu durum acımasız, çünkü burada drone uçurmayı öğrenirken aynı zamanda savaşmayı öğreniyorsunuz. Eğer savaşta ölüm riskinizin olmadığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz,” dedi.
Drone savaşı Donbas’ın doğu cephesinde hızla evrim geçiriyor. İki taraf da giderek daha yaratıcı yöntemler kullanıyor. Rus kuvvetleri, gelişmiş elektronik harp sistemleriyle Ukrayna drone’larını etkisiz hale getirmeye çalışıyor. Ukrayna ise bu tür sistemlerin menzili dışından saldırı yapabilmek için fiber optik yönlendirme gibi taktikler geliştiriyor. Özellikle “first-person view” (FPV) olarak bilinen bir tür drone, kopan ya da bozulan sinyal bağlantılarına rağmen düşmanın üzerine dalış yaparak çarpma yoluyla hedefi imha edebiliyor. Bunların çoğu ticari drone’ların modifiye edilmiş hâlleri ancak bazıları Ukrayna üretimi özel sistemler.
Mekanize Tugay’ın bulunduğu bölgedeki mühendisler, Rus elektronik harp sistemlerine yakalanmamak için sürekli olarak yeni çözümler geliştiriyor. Bir teçhizat operatörü olan Picasso, “Bu bir teknoloji yarışı ve burada geride kalmak ölümcül olabilir” diye konuştu. Fiber bağlantılı drone’lar sinyal kesintisi riski olmadan kullanılabiliyor ancak hareket alanları kablonun uzunluğuyla sınırlı. Bu nedenle uzun menzilli görevlerde hâlâ GPS ve radyo bağlantısına ihtiyaç var ve bu da droneları tespit edilme riskine tekrar açık hale getiriyor.
Drone savaşının mali boyutu da giderek büyüyor. Timon’un kaybettiği drone’un maliyeti 13.000 dolardı ve ekip bunu sadece bir gün içinde telafi etmek zorunda kaldı. Savaş koşullarında bu dronelar ortalama bir hafta dayanabiliyor; bazıları ilk gün düşürülüyor, bazıları ise 30 ila 40 sorti uçuş yapabiliyor. Ukrayna birlikleri drone tedarikini sürdürmek için hem hükümet desteğine hem de bağış kampanyalarına güveniyor. Bazı bölükler sosyal medya üzerinden bağış topluyor, bazıları ise diaspora desteğiyle ekipman sağlıyor.
Sahadaki askerler, drone savaşının psikolojik etkileri olduğunu da söylüyor. Artık cephede hiçbir hareket gizli kalamıyor. Her tank, her mevzi, her araç, havadan izlenme riski taşıyor ve bu sürekli stres yaratıyor. Bir asker, “Eskiden düşman hattına yaklaşmadan önce keşif yapılırdı. Şimdi her an gözetim altındayız. Drone sesini duymak artık bize ölüm korkusunu hatırlatıyor,” dedi. Bir başkası ise “Artık gökyüzü bizden değil” ifadelerini kullandı.
Buna rağmen Ukraynalı birlikler drone savaşında hâlâ avantajlı olduklarını düşünüyor. Majör Shutenko’ya göre Ukrayna kuvvetleri sahada daha çevik ve taktiksel olarak daha yaratıcı. “Bizim üstünlüğümüz organizasyon değil, adaptasyon yeteneği,” diyor. Bu esneklik, sahada hızlı karar almayı ve küçük ekiplerle etkili operasyon yürütmeyi mümkün kılıyor. Ancak daha uzun vadede Rusya’nın daha fazla kaynak ve mühimmat avantajı nedeniyle durumun değişebileceğinden endişe duyuluyor.
Kostiantynivka’daki birliklerin asıl kaygısı yaklaşan kış. Çamura dönüşen tarlalar hareket kabiliyetini sınırlarken donmuş hava koşulları drone operasyonlarını zorlaştıracak. Piller soğukta daha hızlı tükeniyor ve rüzgâr kontrolü daha riskli hale getiriyor. Birlikler hem araçlarını hem cihazlarını hem de barınma alanlarını kışa hazırlamak zorunda. Timon, bir sonraki göreve hazırlanırken kısa bir değerlendirme yaptı: “Bu savaş yavaş yavaş pozisyon savaşından teknoloji savaşına dönüşüyor. Burada hayatta kalmak, sadece cesur olmaya değil, aynı zamanda akıllı olmaya bağlı.”





