ABD Başkanı Donald Trump’ın dün İngiltere ile yaptığı duyurusu “ticaret anlaşması” olmaktan çok bir gösteri niteliğindeydi. Britanya’ya yönelik genel ithalat tarifeleri %10 seviyesinde korunurken, yalnızca çelik ve otomobil gibi üst segment ürünlere yönelik ek vergiler kaldırıldı. İngiltere tarafı ise bazı ABD tarım ürünlerine erişimi artırma sözü verdi ve Boeing uçaklarından alım yapabileceğini belirtti. Ancak detaylı içerikten yoksun bu “anlaşma”, Trump’ın tarifelerle somut bir başarı elde ettiği algısını yaratmaya yönelikti.
Kripto Yasasına Senato Engeli
Öte yandan Washington’da daha ciddi bir gelişme yaşandı. Kripto paralara sabit değerli destek sunmayı amaçlayan ve “stablecoin”lerin kullanımını genişletmeyi hedefleyen GENIUS yasası, Senato’daki oylamada ilerleyemedi. Demokratların tamamı ve 3 Cumhuriyetçinin “hayır” demesiyle, yasa sadece 48 oyda kaldı.
Yasanın metinsiz bir şekilde dayatılmak istenmesi, kriptoya olumlu bakan bazı Demokratlar için bile fazla geldi. Ayrıca Trump ailesine ait World Liberty Financial şirketinin çıkardığı USD1 isimli stablecoin ve Trump ile Melania adına piyasaya sürülen “memecoin”lerin, siyasi rüşvet aracı olarak kullanıldığı iddiaları da kriptoya olan güveni sarstı.
Trump ve Kripto: Yolsuzluk İddiaları Genişliyor
Trump’ın ailesine doğrudan milyarlarca dolarlık ödeme yapıldığı iddiaları gündemdeki yerini korurken, bu paranın sadece zengin bireylerden değil, yabancı hükümetlerden de geldiği öne sürülüyor. Washington Post’un araştırmasına göre, Trump adını taşıyan kripto paralara yatırım yapan on binlerce küçük yatırımcı büyük zarar ederken, sınırlı sayıda büyük yatırımcı ciddi kazançlar elde etti.
Bu tablo karşısında Demokratlar, Cumhuriyetçilerin hızla geçirmeye çalıştığı kripto yasasına destek vermekte tereddüt ediyor. Ancak bazı gözlemciler, önümüzdeki hafta yasada yapılacak küçük değişikliklerle Demokratların desteğinin alınabileceğini öngörüyor. Bu durumda bile, kripto düzenlemesinin yolsuzlukla mücadeleye katkı sağlamayacağı, aksine “büyük saadet zincirini” meşrulaştıracağı vurgulanıyor.
Kriptoya Yönelik Sert Eleştiriler: “Tüm Yapı Yolsuzluk Üzerine Kurulu”
Makalenin yazarı, kriptonun 17 yıl önce ortaya çıkmasına rağmen hâlâ yasal ve yaygın bir kullanım alanı bulamamasını temel bir başarısızlık olarak nitelendiriyor. El Salvador’un Bitcoin’i resmi ödeme aracı haline getirme çabası bile sonuçsuz kalırken, kripto paraların esas kullanım alanı hâlâ kara para aklama, fidye talepleri ve siyasi rüşvet gibi yasadışı faaliyetler olarak öne çıkıyor.
Kripto endüstrisinin politik etki satın alma kapasitesi ise hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi cephede endişe verici boyutlara ulaşmış durumda. Yazar, özellikle Demokratlara çağrıda bulunarak, bu yapının meşruiyet kazandırılmaması gerektiğini ve endüstrinin temelden “sahtekârlık” üzerine kurulu olduğunu ifade ediyor.
Sonuç: Bir “Anlaşma” ve Bir Uyarı
Trump’ın İngiltere ile gösteri niteliğindeki “anlaşması” ve kriptoya dair Kongre’de yaşanan gelişmeler, ABD siyasetinde hem ekonomi politikalarının hem de yolsuzluk iddialarının ne denli iç içe geçtiğini bir kez daha ortaya koyuyor.