Faiz Sabit, Enflasyon Revizyonu Var
- Japonya Merkez Bankası (BoJ), politika faizini %0,5’te sabit tuttu. Ancak raporunda çekirdek enflasyon beklentisini %2,2’den %2,7’ye yükseltti.
- BoJ, enflasyon risklerinin artık “dengeli” olduğuna işaret ederek, Ekim ayında faiz artışını mümkün kılan ortamın güçlendiğini gösterdi
Küresel Yansımalar: USD/JPY ve ABD Tahvilleri
1. Japon Yeni Güçlendi:
Yükselen enflasyon beklentisiyle birlikte Japon yeni hafif bir değer kazandı ve 150 seviyesine yakınlaştı
2. ABD 10 Yıllık Tahvil Faizi Üzerinde Baskı:
ABD tahvil piyasasında, özellikle uzun vadeli tahvillerde faiz oranları yükselmeye başladı. Bu durum, risk iştahındaki düşüş ve varlık güvenliğine yönelimle birlikte, tahvil getirilerinde geri sayımın başladığını işaret ediyor.
BoJ’un politika normalleşmesi beklentisi, küresel likidite ve sermaye akışlarını etkileyerek ABD tahvillerine yönelik talebi azaltabilir. Bu arada, Moody’s’in kredi not indirimi ile birlikte, piyasada “yield curve re-pricing” (getiri eğrisi yeniden fiyatlaması) eğilimi güçleniyor ve uzun vadeli tahvil getirilerinin %5 düzeyine kadar yükselmesi konuşuluyor
BoJ’da Para Politikası Normalleşmesi Başlıyor
- BoJ’un faiz sabit tutma kararı Bu karar kadar önemli olan, kaleme aldığı ekonomi raporundaki enflasyon revizyonudur.
- Enflasyon görünümündeki revizyon, para politikası normalleşme beklentisini güçlendirdi. Ekim ayı Faiz artırımı için ilk gerçek işaret olabilir
- Bu süreç, Japon ekonomik risklerinin ABD tahvilleri üzerindeki etkisini artırabilir: Yatırımcılar riskleri yeniden değerlendirerek ABD varlıklarına olan güveni test edebilir.
Küresel Etkiler
- ABD Doları yükseliş eğiliminde; temmuz ayında %4,4 değer kazandı ve 2025’in ilk aylık kazancı olabilir
- Küresel finans piyasalarında, BoJ’un enflasyon görünümündeki iyileşme, merkez bankaları arasında diferansiyel faiz arayışını güçlendiriyor.
- ABD tahvil getirileri ve USD/JPY kuru, hem Fed hem BoJ politika beklentileri çerçevesinde daha volatil hale gelebilir.
Özetle:
BoJ faizi sabit bıraksa da, enflasyon tahminindeki revizyon ve Ekim ihtimali dünyada yatırımcı algısını değiştirdi. Bu da sadece Japon ekonomisini değil, ABD tahvil piyasasını ve küresel finansal dengeyi doğrudan etkileyebilecek bir kırılganlık sinyali taşıyor.