
Japonya ekonomisinin üçüncü çeyrekte daralmasının ardından Tokyo yönetiminin açıkladığı 110 milyar dolarlık dev teşvik paketi, piyasada “mali sürdürülebilirlik” alarmını tetikledi. Harcama paketinin büyüklüğü yatırımcılarda ciddi bir borçlanma artışı beklentisi yarattı ve sonuç anında tahvil piyasasına yansıdı.
Grafiklerde net şekilde görüldüğü gibi Japon devlet tahvilleri sert satışla karşılaştı:
– 10 yıllık getiri altı ayda yaklaşık %1,40’tan %1,82’ye tırmanarak son yılların en hızlı sıçramasını yaptı.
– 40 yıllık uzun vadeli tahvil getirisi ise %3,10’dan %3,75’e yükselerek rekor seviyeye yaklaştı.
Bu hareket yalnızca tahvil piyasası için değil, küresel finans mimarisi için de kritik. Çünkü Japonya’nın ultra düşük faiz politikası üzerine kurulu 20 trilyon dolarlık yen carry trade mekanizması, yükselen getirilerle ciddi baskı altında. Yen’in küresel fonlama para birimi rolü, faizlerdeki bu hızlı normalleşme ile birlikte tehdit hissediyor.
Tokyo’nun büyümeyi desteklemek için açıkladığı paket, kısa vadede resesyona karşı tampon oluşturabilir; ancak yüksek borç yükü ve tahvil satışları Japonya’nın finansal istikrarını küresel bir kırılganlık başlığına dönüştürüyor. Gelecek dönemde yatırımcıların yen taşıma iştahı, Japon tahvil piyasasının yönünü büyük ölçüde belirleyecek.
