J.P. Morgan, 2025’in dördüncü çeyreğinde altının ortalama 3.675 dolar/ons seviyesine ulaşacağını ve 2026’nın ikinci çeyreğinde 4.000 dolar/ons eşiğini aşacağını öngörüyor. Bu tahmin, merkez bankaları ve yatırımcıların güçlü altın talebine dayanıyor. Banka, 2025 boyunca çeyreklik ortalama 710 ton net altın talebi bekliyor. Analizlerine göre, fiyatların sabit kalabilmesi için çeyreklik en az 350 ton net talep gerekiyor; her 100 tonluk artış ise fiyatlara çeyreklik bazda yaklaşık %2’lik bir artış getiriyor.
Merkez Bankalarının Altın Alımları
J.P. Morgan, 2025’te merkez bankalarının yaklaşık 900 ton altın alımı yapacağını tahmin ediyor. Bu alımlar, ABD’nin ekonomik ve ticaret politikalarındaki belirsizlikler, doların rezerv para statüsündeki sorgulamalar ve jeopolitik eksen kaymaları gibi faktörlerle teşvik ediliyor. Özellikle Çin gibi ülkelerin dolara alternatif arayışında altın rezervlerini artırma eğiliminde olduğu vurgulanıyor.
Yatırımcılar İçin Güvenli Liman
Altın, yatırımcılar için stagflasyon, resesyon, para birimi değer kaybı ve ABD politikalarındaki belirsizlikler gibi risklere karşı en uygun korunma aracı olarak görülüyor. ABD-Çin ticaret savaşının derinleşmesi ve artan tarifeler, yatırımcıları daha güvenli varlıklara yönlendiriyor. Ayrıca, Çin’deki bireysel yatırımcı talebinin güçlü kalması ve ETF’ler aracılığıyla altına yeni girişlerin artması, altın fiyatlarını destekleyen diğer faktörler arasında yer alıyor.
Potansiyel Riskler
J.P. Morgan, altın fiyatları için iki ana risk faktörü belirtiyor: merkez bankalarının altın alımlarında beklenmedik bir düşüş ve ABD ekonomisinin tarifelere rağmen dirençli kalması. Bu durum, Federal Rezerv’in enflasyonla mücadelede daha agresif bir tutum benimsemesine ve faiz oranlarını artırmasına neden olabilir, bu da altın fiyatlarını olumsuz etkileyebilir.
Sonuç
J.P. Morgan’ın analizine göre, altın fiyatlarının 2026’da 4.000 dolar/ons seviyesini aşması muhtemel. Bu öngörü, merkez bankaları ve yatırımcıların güçlü talebi, jeopolitik belirsizlikler ve ekonomik riskler gibi faktörlere dayanıyor. Ancak, merkez bankalarının alımlarında beklenmedik bir düşüş veya ABD ekonomisinin beklenenden daha güçlü olması gibi riskler, bu tahminin gerçekleşmesini engelleyebilir.