Kemer sıkma kesintileri sürerken, 580 milletvekiline aylık 3.075 $ “konut yardımı” açıklaması Endonezya genelinde protestoları tetikledi. Yardımın asgari ücretin neredeyse 10 katı olması “sosyal adalet” tartışmasını büyüttü. Cakarta başta birçok şehirde belediye binaları ve karakollar ateşe verildi; olaylarda en az 3 kişi yaşamını yitirdi, 600’den fazla kişi gözaltına alındı. Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto, tepkiler üzerine milletvekili ödemeleri ve ayrıcalıklarının iptalini açıkladı; polis şiddeti iddiaları için ayrıntılı soruşturma sözü verdi.
Ne oldu?
- Mecliste 580 milletvekiline aylık 3.075 $ tutarında konut yardımı kararı kamuoyuna duyuruldu. Tutarın asgari ücretin neredeyse 10 katı olduğu vurgusu, yüzde 20’ye varan eğitim–sağlık–kamu hizmeti kesintileri ile aynı döneme denk gelince tepki büyüdü.
- Sokağın tepkisi: Bir gencin polis aracınca ezilerek ölmesi görüntüleri öfkeyi tırmandırdı. Cakarta ve çok sayıda şehirde yoğun protestolar yaşandı; bazı belediye binaları ve karakollar ateşe verildi. Resmî bilgilere göre en az 3 can kaybı, 600+ gözaltı var; bazı milletvekilleri de partilerinden ihraç edildi.
- Siyasi geri adım: Cumhurbaşkanı Prabowo, “ödemeler ve ayrıcalıklar iptal” dedi; polis için bağımsız ve kapsamlı soruşturma taahhüdünde bulundu. Parlamento yeniden toplandı, toplu taşıma ve okullar kademeli normale dönüyor. Hükümet, doğrudan diyalog kanalları açılacağını duyurdu.
Rakamlarla tablo (bsekonomi)
- Milletvekili sayısı: 580
- Konut yardımı: 3.075 $/ay (iptal edildi)
- Asgari ücretle fark: yaklaşık 10x
- Bütçe kesintileri: Eğitim–sağlık–kamu hizmetlerinde yüzde 20’ye varan azaltım
- Olayların bilançosu: en az 3 ölü, en az 600 gözaltı
Neden bu kadar sert tepki?
- Zamanlama çakışması: Tasarruf çağrıları ve kamu hizmeti kesintileri sürerken, siyasetçilere yüksek nakdi ayrıcalık verilmesi, toplumda “bedel halka, konfor seçilmişlere” algısını güçlendirdi.
- Gelir adaleti gerilimi: Yardımın asgari ücretin neredeyse 10 katı olması, ücretlilerde “geçim–enflasyon” baskısı varken sınıfsal adalet tartışmasını alevlendirdi.
- Güvenlik boyutu: Polis aracının ezdiği genç vakası, yalnızca ekonomik değil hak–özgürlük eksenli tepkiyi de büyüttü; güvenlik güçlerine hesap verme talebi öne çıktı.
İptal neyi değiştirir?
- Siyasi tansiyon: Ödeneklerin derhâl iptali, sokağın kısa vadeli öfkesini yatıştırdı; ancak kemer sıkma mimarisi (kesintilerin kapsamı, öncelik sırası) gözden geçirilmeden kalıcı normalleşme sınırlı kalabilir.
- Şeffaflık beklentisi: Toplum, milletvekili ve bürokrasi yan haklarının tüm kalemleri için şeffaf liste ve üst sınır istiyor. Bağımsız soruşturmanın somut yaptırımla tamamlanması, güven tesisi için kritik.
- Ekonomi yönetimi: Kesintilerin eğitim–sağlık gibi çarpan etkisi yüksek alanlardan idari verimsizlik ve lüks kalemlere kaydırılması, hem büyüme kalitesi hem de sosyal huzur açısından önümüzdeki dönemin test alanı olacak.
Sonuç
Endonezya’da krizin merkezinde “temsilin maliyeti” var: Kemer sıkmanın faturası halka kesilirken, 3.075 $/ay gibi yüksek bir ayrıcalığın açıklanması meşruiyet krizine dönüştü. İptal kararı, siyaset–toplum arasındaki fay hattını geçici olarak kapatsa da, şeffaf ücret rejimi, öncelikleri yeniden yazılmış bir tasarruf programı ve hesap verebilir güvenlik reformu olmadan tansiyonun kalıcı düşüşü zor görünüyor. Hükümetin “doğrudan diyalog” ve bağımsız soruşturma sözleri, bu nedenle yalnızca başlangıç.