Çin’in elindeki ABD Hazine tahvili miktarı, 775 milyar dolara düşerek 2009’dan bu yana en düşük seviyeye geriledi. ABD Hazine Bakanlığı’nın yayımladığı verilere göre, 2023 yılı başında 850 milyar dolar seviyesinde olan tahvil varlıkları bir yıl içinde yaklaşık %9 azaldı. Bu durum, Pekin’in ABD devlet tahvillerine yönelik stratejisinde önemli bir değişiklik yaşandığını gösteriyor.

ABD-Çin Ekonomik Gerilimi ve Etkileri
Çin, uzun yıllar boyunca ABD Hazine tahvillerinin en büyük yabancı alıcılarından biri oldu. Ancak son dönemde, Pekin dolar bağımlılığını azaltmaya çalışıyor. Çin hükümeti, yuanın küresel ticaretteki rolünü artırmaya ve ekonomik riskleri çeşitlendirmeye odaklanıyor.
Ekonomistler, bu geri çekilmenin ABD-Çin ticaret savaşları, yaptırımlar ve küresel ekonomik dalgalanmalarla bağlantılı olduğunu belirtiyor. Nomura Baş Ekonomisti Ting Lu‘ya göre, Pekin olası ekonomik baskılara karşı önlem alıyor. Çin, ABD tahvillerini azaltarak rezervlerini altın ve farklı para birimlerine dayalı varlıklarla çeşitlendiriyor.
Alternatif Yatırımlara Yöneliş
Çin’in ABD tahvillerinden uzaklaşması, rezerv yönetiminde yeni bir dönemin başladığını gösteriyor. Pekin, son yıllarda altın rezervlerini artırarak güvenli limanlara yöneldi. Ayrıca, Asya ve Avrupa’daki tahvil piyasalarına olan ilgisi de giderek artıyor. Körfez ülkeleri ve Latin Amerika tahvilleri, Çin’in yatırım radarına giren alternatifler arasında yer alıyor.
ABD Piyasalarına Olası Etkiler
Çin’in ABD tahvillerindeki payını azaltması, tahvil getirilerinde artışa yol açabilir. Ancak Japonya halen ABD tahvillerinin en büyük yabancı alıcısı konumunda. Bu nedenle, Çin’in geri çekilmesi kısa vadede büyük bir piyasa şokuna neden olmayabilir. Uzmanlar, uzun vadede Washington’un borç finansmanı stratejilerinin bu durumdan etkilenebileceğini belirtiyor.
Çin’in ABD tahvillerinden uzaklaşması, yalnızca ekonomik değil, jeopolitik bir değişimin de işareti. Küresel piyasalar, Pekin’in gelecekteki hamlelerini yakından izlemeye devam edecek.