• Çin’e soya fasulyesi satamayan Başkan Trump, Amerikan çiftçileri desteklemek için 10 milyar dolarlık kurtarma paketi hazırlıyor.
• 1930’lardaki tarım krizine benzer şekilde, bu kez de misilleme tarifeleri çiftçileri zor durumda bırakıyor.
• Tarımsal kredilerde temerrüt riski artarken, bölgesel çiftçi bankalarının finansal sağlığı yeniden gündemde.
Trump’ın Çiftçi Kurtarma Planı: Tarih Tekerrür Ediyor mu?
Başkan Donald Trump, ABD’li çiftçiler için 10 milyar dolarlık bir kurtarma paketi üzerinde çalışıyor. Beyaz Saray kaynaklarına göre paket, özellikle Çin pazarına satış yapamayan soya fasulyesi üreticilerine yönelik olacak. Washington’un ticaret savaşları nedeniyle Pekin’in uyguladığı misilleme tarifeleri, çiftçilerin ihracat gelirlerini keskin biçimde azaltmış durumda.
ABD’nin Ortabatı eyaletlerindeki üreticiler, bu yazdan itibaren Çin’e yönelen ihracat kapılarının kapanmasıyla ciddi likidite sıkışıklığına girdi. Tarım kredilerini çevirmekte zorlanan çiftçilerin sayısındaki artış, Trump yönetimini doğrudan mali destek planı açıklamaya zorladı.
1930’ların Yankısı: Bankalar Yine Riskte
Tarihsel paralellik dikkat çekiyor. 1930’larda, tarım ürünlerine konulan gümrük tarifeleri ve küresel talep daralması yüzünden ilk iflas edenler bölgesel çiftçi bankaları olmuştu. Çiftçiler ihracat yapamayınca borçlarını çevirememiş, domino etkisi finans sektörünü vurmuştu. Bugün de benzer bir tablo ortaya çıkıyor: tarımsal kredi portföyü yüksek bankaların temerrüt riski yeniden tartışmaya açıldı.
Wall Street analistleri, tarım kuşağındaki finansal kurumların bilanço stresine dikkat çekerken, kurtarma paketinin sadece çiftçilere değil, tarıma dayalı bankacılık sistemine de “nefes borusu” işlevi göreceğini belirtiyor.
Ticaret Savaşlarının Siyasi Bedeli
Trump’ın bu adımı yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda politik bir manevra olarak da görülüyor. Zira Ortabatı eyaletleri, ABD seçimlerinde “salıncak eyaletler” olarak biliniyor ve çiftçilerin memnuniyetsizliği başkanın oy tabanını doğrudan etkileyebilir. 2018’de benzer bir yardım paketi devreye sokulmuş, ancak ticaret savaşının süresi uzadıkça bu desteklerin sürekli hale gelmesi gündeme gelmişti.
Sonuç olarak, ABD tarımının geleceği yalnızca ürün fiyatlarına değil, Washington ile Pekin arasındaki ticaret diplomasisinin gidişatına bağlı hale geldi. Trump’ın 10 milyar dolarlık paketi, bu kırılgan tabloyu şimdilik stabilize edebilir; ancak kalıcı çözüm için tarifelerin ve küresel ticaret dengelerinin yeniden şekillenmesi gerekiyor.