BS Ekonomi Bağımsız Medyasını Destekleyin
Eğer abone iseniz giriş yapınız.
Ancak bu modelleri çalıştırmakta zorlanıyor.
Trump’ın çip ihracat kısıtlamalarındaki geri adımı, Çin için büyük bir fırsat olabilir.
Altı ay önce Çinli bir yapay zekâ (YZ) firması olan DeepSeek, v3 modeli ve halefleriyle dünyayı etkiledi. İlk kez, Amerika dışından bir ülke—hem de Amerika’nın en üst düzey yarı iletken çip tedariğini kestiği bir ülke—Silicon Valley’de tasarlananlarla yarışabilecek açık kaynaklı modeller üretiyordu.
Kısıtlamalara rağmen Çinli firmalar, dünya standartlarını zorlayan yapay zekâ modelleri geliştirmeye devam etti. Moonshot AI adlı Pekin merkezli laboratuvarın temmuz ayında tanıttığı Kimi K2 modeli, doğrudan küresel sıralamaların zirvesine yerleşti. Google ve Meta geçmişine sahip bir girişimcinin kurduğu Moonshot AI, Kimi K2’yi öyle çok sayıda parametreyle (bir yapay zekâ modelinde yapay nöronlar arası bağlantılar) donattı ki, bu model açık kaynaklı tüm rakipleri geride bıraktı. Kimi K2, kodlama testlerinde ChatGPT 4.1, bilimsel bilgi testlerinde ise Claude 4 Opus’tan daha iyi performans gösterdi.
Ancak modellerin gerçekten etkileyici olabilmesi için kullanılmaları gerekir. İşte bu noktada, çip kısıtlamalarının en sert etkisi görülüyor. Eğitim tamamlandıktan sonra modelleri çalıştırmak için gereken veri merkezleri çip yetersizliğinden etkilenmiş durumda. Yavaşlamalar, kullanım sınırlamaları ve bağlantı kesilmeleri yaygın hale geldi. Moonshot AI, lansmandan sadece birkaç gün sonra X’te “Geri bildirimlerinizi aldık—Kimi K2 ÇOOOOOOOOOK YAVAŞ” diye paylaşım yaptı. Öte yandan, The Information’ın haberine göre DeepSeek, benzer performans sorunlarını önlemek için en son yapay zekâ modelinin lansmanını erteledi. Bu nedenle her iki şirket de, iki hafta önce Beyaz Saray’ın en son ihracat kısıtlamasını geri çekmesini kutlamakta haklıydı: Artık Nvidia’nın H20 çiplerinin Çin’e satışı yeniden serbest. Bu çiplerin teknoloji şirketlerine ulaşması, şu anda büyümeyi yavaşlatan engellerin önünü kaldırabilir.
Çin, yapay zekâ patlaması için verimli bir zemin sunuyor: milyonlarca bilim ve mühendislik mezunu, yedek elektrik şebekesi kapasitesi, veri merkezlerinin beton dökülür dökülmez kurulmasını mümkün kılan siyasi irade ve Batı’nın kamuya açık veri kaynaklarının tümüne ve kendi yerel kaynaklarına tam erişim. Ancak, yerli üretim bilgi işlem gücünden yoksun oluşu, şu ana kadar sektörün gelişimini şekillendiren temel bir kısıtlama olarak öne çıkıyor.
Son aylarda Çinli firmalar, Amerikan kısıtlamalarını aşmak için birçok yol buldu. Nisan ayından bu yana yaklaşık 1 milyar dolarlık yasaklı çip ülkeye giriş yaptı. Huawei gibi yerli şirketler ise Nvidia’nın üst segment çipleriyle bazı yönlerden rekabet edebilecek çipler geliştirdi (her ne kadar daha küçük ölçeklerde olsa da). Ayrıca verimliliğe yönelik yoğun odaklanma da bazı teknik atılımlar getirdi.
Sınırlı çip erişimi, Çin yapay zekâ sektörünün dış gözlemcileri şaşırtan başka bir özelliğini de açıklıyor: açık kaynaklı modellere duyulan bağlılık. DeepSeek v3 ve Kimi K2, hem New York merkezli Hugging Face gibi üçüncü taraf platformlar üzerinden hem de kullanıcıların kendi donanımlarında çalıştırabilecekleri şekilde indirilebilir olarak sunuluyor. Bu sayede şirketin doğrudan kullanıcıya hizmet verecek kadar güçlü altyapısı olmasa bile modeller başka yerlerde desteklenebiliyor. Açık kaynak paylaşımı, donanım yasaklarını dolaylı yoldan aşmak için de bir araç: DeepSeek doğrudan Nvidia çiplerine ulaşamasa da, Hugging Face ulaşabiliyor.
Tüm Çinli firmalar bu kısıtlamalardan eşit derecede etkilenmedi. Cuma günü Alibaba, Qwen3 ailesinin en yeni modelini tanıttı: Qwen3-235B-A22B-Thinking-2507 adlı açık kaynaklı akıl yürütme modeli. Bu model, sadece en iyi açık kaynaklı modellerle değil, tüm yapay zekâ modelleriyle yarışacak düzeyde.
Alibaba’nın sistemi, Kimi K2’nin yaklaşık dörtte biri boyutunda ve bu sayede daha az hesaplama gücü gerektiriyor. Üstelik DeepSeek ve Moonshot’un aksine, Alibaba modellerini çalıştırmak için güçlü bir bulut altyapısına sahip. Modelleri daha hızlı ve verimli hâle getirme yarışı, Çin’in yapay zekâ alanında yeni odak noktası hâline gelmiş durumda: Pazartesi günü, Z.ai adlı başka bir laboratuvar, hız ve verimlilik odaklı iki model yayınladı: GLM-4.5 ve 4.5 Air.
Ancak bu akıllıca geliştirilen modeller ve çevresel çözümler, sınırlı kaynakları ancak bir yere kadar esnetebilir. Ve Nisan ayından bu yana, Çin yapay zekâ endüstrisini en çok zorlayan kısıt, Nvidia H20 çiplerine erişimin kaybı oldu.
Başarılı bir yapay zekâ şirketinin iki şeyi başarabilmesi gerekir: modelleri eğitmek ve ardından çalıştırmak. Bu ikinci süreç, yani modelin çıktılar üretmesi (inference), çok daha hassas. Çin’in en iyi finanse edilen laboratuvarları, eğitim aşamasında hâlâ Batı’daki rakipleriyle aynı ölçekte projeler başlatabiliyor. Ancak çalıştırma (inference) kısmı çok daha zorlu çıktı. Eğitim için yüksek güçlü tek tip çip kümeleri gerekirken, inference için enerji verimliliği, hız ve veri akışı arasında denge kuran çipler gerekir. Nisan ayına kadar, bu amaç için ideal olan çip Nvidia’nın H20 modeliydi.
Dahası, eğitim süreci bir defalık maliyetken, inference süreci sürekli gider yaratır. Model kullanımdayken para kaybeden bir şirket, bu zararı telafi edemez. Bu nedenle Çin’in yapay zekâ büyümesini asıl sınırlayan unsur, eğitim değil, çalıştırma çiplerine erişim eksikliğidir.
Bu duruma karşılık, Trump yönetimi karışık sinyaller verdi. Temmuz başında yayınlanan yapay zekâ eylem planı, bazı çip kontrollerini daha da sıkılaştırdı ve “ileri düzey YZ hesaplamalarını” düşmanlara kapatmanın hem jeostratejik rekabet hem de ulusal güvenlik açısından zorunlu olduğunu vurguladı. Aynı zamanda ise H20 ihracat yasağını kaldırdı. Bu kararın gerekçesi şuydu: Çin’in, tüm teknolojik ihtiyaçları için Amerikan şirketlerine bağımlı kalması, eşdeğer yerli çözümler geliştirmesinden daha iyidir.
Kısa vadede bu gevşeme, Çin için ancak sınırlı bir teselli olabilir. Çünkü Nvidia’nın kendi üretim kapasitesi de kısıtlı ve Çin’in çip talebini en erken yılın son çeyreğinde karşılayabilecek. Bu da, kısa vadede telefon ve dizüstü bilgisayarda çalışabilen verimli modellerin öncelikli kalacağı anlamına geliyor. Ancak Amerikan çip ihracatı yeniden hız kazanırsa, Çin’in yapay zekâ sektörü nihayet 2026’ya çok daha az kısıtla girebilir.