- Charlie Kirk suikastı ABD’yi sarstı: Muhafazakâr aktivist ve Trump’ın yakın müttefiki Charlie Kirk, Utah’ta bir üniversite forumunda keskin nişancı ateşiyle öldürüldü.
- Şüpheli yakalandı: 22 yaşındaki Tyler Robinson, 33 saatlik insan avı sonrası gözaltına alındı; tüfek, mühimmat ve Discord mesajları kritik deliller arasında.
- 1960’lar benzetmesi: Utah Valisi Cox, suikastı Kennedy ve Martin Luther King cinayetlerine benzeterek “Amerikan deneyimine saldırı” dedi.
Şüpheli ve Soruşturma
FBI Direktörü Kash Patel’in verdiği bilgiye göre, saldırıdan 33 saat sonra 22 yaşındaki Tyler Robinson yakalandı. Robinson’ın yakalanması, bir aile dostuna yaptığı ima niteliğinde itirafın ardından mümkün oldu.
Soruşturmada, Robinson’ın kullandığı tüfek ve mühimmat ele geçirildi. Mühimmatın üzerinde yazılı mesajlar dikkat çekti: “Bella Ciao” marşı, hakaret içerikli ifadeler ve oyunlara gönderme yapan semboller. Ayrıca, Robinson’ın Discord mesajlarında silahı olay sonrası bir çalılığa bıraktığını anlattığı ortaya çıktı.
Yetkililer, Robinson’ın herhangi bir sabıka kaydı olmadığını, ancak son dönemde politik söylemlerinin sertleştiğini belirtti. Ağırlaştırılmış cinayet ve adaleti engelleme suçlamalarıyla tutuklanan Robinson, Utah İlçe Hapishanesi’nde tutuluyor.
Siyasi Tepkiler ve Anlamı
Donald Trump, olayı “iğrenç bir suikast” olarak niteledi. Trump’ın ifadesine göre, Kirk genç seçmenlerin 2024 seçimlerinde Cumhuriyetçilere yönelmesinde kritik rol oynamıştı. FBI Direktörü Patel ise “Valhalla’da görüşürüz” diyerek ölen aktiviste kişisel bir saygı mesajı verdi.
Utah Valisi Cox’un suikastı Kennedy ve Martin Luther King cinayetleriyle karşılaştırması, olayın ABD siyasi tarihi açısından kritik bir eşikte yaşandığını gösteriyor. Reuters verilerine göre, 6 Ocak Kongre baskınından bu yana ülkede ideolojik temelli 300’den fazla siyasi şiddet vakası kayda geçti.
Sonuç
Charlie Kirk’ün öldürülmesi, ABD’de siyasetin giderek sertleşen ve şiddetle iç içe geçen bir döneme girdiğini ortaya koydu. Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında suçlamalar sürerken, kamuoyunda “Amerikan demokrasisinin kırılganlığı” tartışması yeniden gündeme taşındı.