Rusya–Ukrayna savaşında sahadan gelen haberler, diplomasi masasında söylenenlerle sahadaki gerçekler arasındaki derin çelişkiyi bir kez daha gözler önüne serdi.
Önce cephe, sonra müzakere
Perşembe günü, Ukrayna’nın düzenlediği insansız hava aracı saldırısı sonrası Rusya’nın Novoshakhtinsk rafinerisinde çıkan yangın dördüncü gününe girdi. Bölge valisinin aktardığına göre, kapasitesi günde 100 bin varil petrol işleyen rafineri neredeyse tamamen devre dışı kaldı. Bu saldırı, Moskova’nın enerji kalbine yönelik yeni bir hatırlatma oldu.
Aynı günlerde Donetsk bölgesinde çatışmalar daha da yoğunlaştı. Rusya Savunma Bakanlığı, cephe hattında iki yerleşimin daha kontrol altına alındığını, böylece son iki gün içinde toplam beş köyün ele geçirildiğini duyurdu. 620 millik cephe boyunca ağır çatışmalar sürerken, topçu atışları ve karşılıklı kayıplar devam ediyor.
Bir yanda esir takası, diğer yanda süren savaş
Tam da bu tablo içinde, Birleşik Arap Emirlikleri’nin arabuluculuğunda Rusya ve Ukrayna Pazar günü 146’şar savaş esirini takas etti. Rusya Dışişleri Bakanlığı, serbest bırakılan askerlerin Belarus’ta psikolojik ve tıbbi yardım aldığını açıkladı. Kağıt üzerinde insani bir adım atılmış gibi görünse de, sahadan gelen haberler barışa dair umutları gölgeliyor.
Sonuç: Barış mı, çelişki mi?
Bir yanda insansız hava araçlarıyla vurulan rafineriler, cephe hattında el değiştiren köyler… Diğer yanda arabulucular eşliğinde gerçekleştirilen esir takası. Diplomasi masasında insani jestler yapılırken, sahada çatışmaların şiddeti artıyor.
İşte bu yüzden sorulması gereken soru aynı:
“Bu nasıl barış?”
