● Avrupa Merkez Bankası’nın eski “Gölge Konseyi” üyesi Richard Werner, Bitcoin’in kurucusu olarak bilinen Satoshi Nakamoto isminin Japonca anlamının “Merkezi İstihbarat” olduğunu iddia etti.
● Werner, gizli servislerin “bazen ipucu vermeyi sevdiklerini, çünkü gizlice çalışmak zorundalar ama yine de haklarında konuşulmasını istediklerini” söyledi.
● Konuşma, 2022’de düzenlenen International Science Summit (Uncensored) etkinliğinde yapıldı.
● Öte yandan eski Fox News sunucusu Tucker Carlson, “Bitcoin CIA tarafından yaratıldı” şeklindeki sözleriyle kripto piyasasında büyük yankı uyandırdı.
Werner, uzun yıllar Japonya’da yaşamış bir ekonomist olarak, Satoshi Nakamoto ismini Japonca kökenine göre incelediğini ve bu ismin rastgele seçilmiş olamayacağını öne sürdü. Konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Bitcoin’in kökenleri hakkında bazı ipuçları veriyorlar. Örneğin, bunu yıllar önce söylemiştim. Japonya’da 12 yıl yaşadım, bu yüzden Bitcoin’in efsanevi kurucusu olarak bilinen ‘Satoshi Nakamoto’ ismi ilgimi çekti. Ortada gerçek bir kişi yoktu; insanlar ‘şu kişi mi, bu kişi mi?’ diyordu ama hiç kimse gerçekten Satoshi Nakamoto değildi.
Bu kullanılan bir isimdi, Japonca bir isim. Öyleyse Japonya’daki isim sırasına göre düşünelim: önce soyadı, sonra isim. Yani ‘Nakamoto Satoshi’.
Şimdi bunu Japonca karakterlerle (kanji) yazalım. ‘Naka’, ‘merkez’ anlamına gelir — tıpkı Çin’in adındaki ‘Orta Krallık’ ifadesi gibi. ‘Moto’ ise ‘kaynak’ veya ‘başlangıç’ anlamına gelir. Yani birlikte ‘merkez’ ve ‘kaynak’, yani ‘merkezi köken’ demektir.
‘Satoshi’ kelimesi ise ‘bilgelik’ veya ‘zekâ’ anlamına gelir. Japoncada bazen iki karakter bir kavramı güçlendirmek için kullanılır. Bu durumda ‘naka’ ve ‘moto’ birleşince ‘çok merkezi’ ya da ‘tam merkez’ anlamını verir, ‘satoshi’ de ‘zekâ’yı temsil eder.
Yani aslında bu ismin anlamı ‘merkezi zekâ’dır — İngilizce olarak Central Intelligence.
Bence gizli servisler bazen böyle küçük ipuçları bırakmayı sever. Çünkü gizlice çalışmak zorundalar ama haklarında konuşulmasını isterler.”
Carlson ise özel bir etkinlikte yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Tabii ki Bitcoin’i CIA yaptı, bunu hepimiz biliyoruz. Tıpkı Signal gibi, oraya ilk onlar ulaştı. Bu bir tuzak!”
Analiz:
Werner ve Carlson’ın açıklamaları, kripto para dünyasında alışılmış teknik anlatıların ötesine geçen bir tartışmayı gündeme taşıdı. İki farklı figürün aynı eksende buluşması, Bitcoin’in yalnızca finansal bir inovasyon değil, aynı zamanda gözetim ve istihbarat stratejilerinin parçası olabileceği ihtimalini güçlendiriyor.
Werner’in “Satoshi Nakamoto’nun anlamı Merkezi İstihbarat’tır” yorumu, Bitcoin’in “merkeziyetsizlik” vaadiyle sembolik bir tezat oluşturuyor. Carlson’ın “CIA yapımı” çıkışı ise, bu tartışmayı artık akademik bir merak değil, politik bir şüphe haline getiriyor.
Sonuç:
Bitcoin’in anonim yaratıcısı, gerçekten bireysel bir dâhi mi yoksa devlet düzeyinde bir proje mi?
Bu soru, artık sadece finans çevrelerinin değil, küresel istihbarat tartışmalarının da merkezinde. Werner’in dilsel çözümlemesi ve Carlson’ın siyasi yorumu birleşince tablo netleşiyor: Bitcoin’in hikâyesi, özgürlük ile gözetim arasındaki sınırın yeniden çizildiği yer olabilir.






