● Altın fiyatlarının son yükselişi 1970’lerin sonundaki tarihi ralliyle benzerlik gösteriyor
● 1980 zirvesinden sonra altın üç ayda %43 değer kaybetmişti
● Ancak bugün, ralliyi destekleyen dinamikler hâlâ güçlü: para değersizleşmesi, merkez bankaları ve jeopolitik riskler
Bloomberg’in karşılaştırmalı grafiği, 1970–1980 altın döngüsüyle 2016–2026 arasındaki mevcut hareketin dikkat çekici biçimde örtüştüğünü ortaya koyuyor. 1970’lerin sonunda altın fiyatları, enflasyonun patladığı, doların değer kaybettiği ve küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde tarihi zirveye ulaşmıştı. 21 Ocak 1980’de ons fiyatı tepeye çıktıktan sonra yalnızca üç ay içinde %43 düşmüştü.
Bugünkü döngüde de tablo benzer dinamiklerle şekilleniyor: Para birimlerinin reel değer kaybı, merkez bankalarının rezerv çeşitlendirme amaçlı altın alımları ve jeopolitik kırılmalar, altın talebini destekleyen ana itici güçler. Bu nedenle kısa vadeli düzeltmeler yaşansa da, yapısal olarak altın hâlâ güçlü bir destek alanına sahip.
Analistler, özellikle merkez bankası talebinin 2024-2025 döneminde tarihi seviyelere ulaşmasının, fiyatları 4.000 dolar bandına taşıyan en önemli etken olduğunu belirtiyor. Ancak tarihsel benzetmeye göre bu seviyeler, rallinin “olgunlaşma evresi” olarak da değerlendirilebilir.
Sonuç olarak grafik, 1970’lerdeki fiyat döngüsünün bugünkü altın piyasasına hem tarihsel hem psikolojik bir ayna tuttuğunu gösteriyor: O dönemde olduğu gibi bugün de “güvenli liman” altına yönelim artarken, asıl belirleyici unsur yine merkez bankaları ve küresel risk algısı olacak.






