Altın piyasasında son dönemde dikkat çeken bir gelişme, fiyatların yüksek seviyelerde kalmasına rağmen COMEX vadeli işlemlerinde açık pozisyonların yaklaşık %15 oranında düşmesidir. Bu durum, yatırımcı ilgisinin azaldığını ve fiyat hareketlerinin daha çok kısa pozisyon kapatma işlemleriyle yönlendirildiğini göstermektedir.

Yatırım Talebinde Zayıflama ve Teknik Baskılar
Nisan ayında altın fiyatları ons başına 3.500 dolarla rekor seviyeye ulaştıktan sonra, yatırımcıların kar realizasyonları ve piyasa düzeltmeleriyle birlikte 3.200 dolar seviyelerine geriledi. Bu süreçte, dünyanın en büyük altın ETF’si olan SPDR Gold Trust’ın varlıklarında da düşüş gözlendi . Teknik analizler, fiyatların 3.300 dolar destek seviyesinin altına sarkmasıyla birlikte satış baskısının arttığını ve 3.200 doların kritik bir destek seviyesi olduğunu ortaya koyuyor.
Temel Destek: Merkez Bankaları ve Fiziksel Talep
Fiyatlardaki dalgalanmalara rağmen, altın piyasası temel olarak güçlü kalmaya devam ediyor. Çin ve Hindistan gibi ülkelerdeki fiziksel altın talebi artarken, merkez bankalarının altın rezervlerini artırma eğilimi sürüyor. Özellikle Çin ve BRICS ülkeleri, doların değer kaybına karşı korunmak amacıyla altın alımlarını artırıyor.
Geleceğe Dair Beklentiler
Piyasa analistleri, mevcut fiyat düzeltmelerinin teknik nedenlerle gerçekleştiğini ve altının uzun vadeli yükseliş trendini koruduğunu belirtiyor. ABD ekonomisindeki yavaşlama sinyalleri ve Federal Rezerv’in faiz indirimlerine gitme olasılığı, altının cazibesini artırıyor. Bu faktörler, altın fiyatlarının yeniden yükselişe geçebileceği beklentisini güçlendiriyor.
Sonuç olarak, kısa vadeli dalgalanmalara rağmen, altın piyasası güçlü temeller üzerine inşa edilmiş durumda. Yatırımcılar, bu dönemi stratejik alım fırsatı olarak değerlendirebilir.