ABD Senatosu’nda, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşını finanse etmesini engellemek amacıyla yeni bir yasa tasarısı gündeme geldi. “Sanctioning Russia Act of 2025” adı verilen bu tasarı, Rusya’dan petrol, doğal gaz, uranyum veya petrokimya ürünleri ithal eden ülkelere yüzde 500’e varan gümrük vergileri uygulanmasını öngörüyor. Tasarı, Türkiye ve birçok Avrupa Birliği ülkesini doğrudan etkileyebilir.
Tasarı Detayları ve Hedefleri
Senatörler Lindsey Graham ve Richard Blumenthal tarafından sunulan yasa tasarısı, Rusya’nın enerji ihracatından elde ettiği gelirleri azaltmayı hedefliyor. Tasarı, Rusya’dan enerji ithal eden ülkelere yüksek gümrük vergileri getirerek, bu ülkeleri Rusya ile ticareti sonlandırmaya zorlamayı amaçlıyor. Ayrıca, Rus şirketleriyle mali işlemleri yasaklayarak Kremlin’e yönelik ekonomik baskıyı artırmayı planlıyor.
Türkiye ve AB Ülkeleri Üzerindeki Etkileri
Tasarı, Türkiye gibi Rusya’dan enerji ithal eden ülkeleri doğrudan hedef alıyor. Türkiye’nin enerji ihtiyacının büyük bir kısmı Rusya’dan karşılanıyor ve bu tasarının yasalaşması halinde Türkiye’nin enerji maliyetlerinde ciddi artışlar yaşanabilir. Aynı şekilde, Almanya, Fransa, Belçika ve İspanya gibi AB ülkeleri de Rusya’dan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithal etmeye devam ediyor. Bu ülkeler de tasarıdan olumsuz etkilenebilir.
ABD Yönetiminin Tutumu ve Uluslararası Tepkiler
Tasarı, Senato’da geniş bir destek bulsa da, Başkan Donald Trump’ın bu konuda nasıl bir tavır alacağı belirsizliğini koruyor. Trump’ın, Rusya’ya yönelik daha sert yaptırımlara karşı temkinli bir yaklaşım sergilediği biliniyor. Avrupa ülkeleri ise tasarının kendi ekonomilerine zarar vereceği endişesiyle tasarıya karşı çıkıyor. Almanya ve Avusturya gibi ülkeler, ABD’nin enerji politikalarının Avrupa’nın enerji güvenliğini tehdit ettiğini savunuyor.
Sonuç ve Olası Gelişmeler
Tasarı, yasalaşması halinde, Rusya’dan enerji ithal eden ülkeler üzerinde büyük bir baskı oluşturabilir. Bu durum, Türkiye ve AB ülkelerinin enerji politikalarını yeniden gözden geçirmelerine neden olabilir. Ancak, tasarının yasalaşması ve uygulanması sürecinde uluslararası diplomatik ilişkilerde gerilimlerin artması da muhtemel görünüyor.