ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, para politikası ve küresel piyasalara ilişkin değerlendirmelerinde dikkat çekici mesajlar verdi. Bessent, “FED’in büyük ölçekli tahvil alımlarına geri dönmesi gerektiğini düşünmüyorum” diyerek, likidite destek programlarının yeniden başlatılmasına sıcak bakmadığını vurguladı. ABD faiz görünümüne değinirken, “ABD’deki tüm getiri eğrisi aşağı doğru kayabilir” ifadesini kullanan Bessent, küresel enflasyon cephesinde ise “Japonya’nın enflasyon sorununu kontrol altına alması lazım” değerlendirmesinde bulundu. Tahvil piyasasına yönelik olarak, “10 yıllık tahvil getirileri Hazine’nin kredibilitesini gösteriyor” diyen Bessent, mevcut faiz seviyelerinin yeterince gevşemiş olmadığını belirterek, “Faiz oranının şu an 150, 175 baz puan daha düşük olması gerekirdi” sözleriyle güçlü bir faiz indirimi çağrısı yaptı.
Dün açıklanan ABD TÜFE verisi, yıllık bazda %2,7 ile beklentilerin altında geldi. Piyasa aktörleri, aynı dönemde %3,1 seviyesine yükselen çekirdek TÜFE verisini aldı.
(Bkz. Tablo 1 – TÜFE ve Çekirdek TÜFE Karşılaştırması)

(Bkz. Tablo 2 – Olası Faiz İndirimi Senaryosu)

Bu gelişmeler yatırımcı açısından birkaç önemli mesaj içeriyor:
1. Enflasyon Görünümü ve FED’in Tepkisi
- Manşet TÜFE’nin %2,7 ile beklenti altı gelmesi, enflasyonun hedefe yaklaşmakta olduğuna dair olumlu sinyal veriyor.
- Ancak çekirdek TÜFE’nin %3,1’e yükselmesi, fiyat baskılarının hâlâ tamamen ortadan kalkmadığını gösteriyor. FED, kısa vadeli veriye değil, trendin istikrarına bakacağından, bu ikili tablo piyasa ile FED arasında algı farkı yaratabilir.
2. Faiz İndirimi Beklentileri
- Bessent’in “Eylül’de 50 bp başla, toplamda 150 bp indir” çağrısı, piyasada agresif gevşeme beklentisini güçlendirebilir.
- Eğer FED bu yönde hareket ederse, tahvil faizleri düşebilir, uzun vadeli borçlanma maliyetleri azalabilir. Bu, özellikle faiz hassasiyeti yüksek sektörler (konut, otomotiv, teknoloji) için pozitif olur.
3. Piyasa Fiyatlaması
- Piyasalar manşet enflasyonu öne çıkarıp çekirdek veriyi görmezden geldiği için, kısa vadede risk iştahı yükselebilir. Bu, hisse senedi endekslerinde yükselişi destekleyebilir ancak beklentiler gerçekleşmezse düzeltme riski de barındırır.
- Dolar endeksinde (DXY) baskı oluşabilir; bu da gelişen ülke para birimlerine ve emtialara (özellikle altın) destek sağlayabilir.
4. Stratejik Yatırım Mesajı
- Kısa vadede: Risk iştahı artışıyla hisse senetlerinde, özellikle büyüme odaklı sektörlerde fırsatlar olabilir.
- Orta vadede: FED’in hızla faiz indirmemesi veya çekirdek enflasyonun inatçı seyretmesi, pozisyonlarda dalgalanma yaratabilir.
- Koruma tarafında: Portföylerde altın ve kaliteli tahviller gibi defansif varlıklar bulundurmak, ani fiyatlama değişimlerine karşı denge sağlayabilir.